İzleyici onu Cannes’da Altın Palmiye alan, film, yönetmen, senaryo, yabancı film Oscar’larını kazanan sosyal dramı Parazit (2019) filmiyle tanıyor. Polisiye Cinayet Günlüğü (Memories of Murder/2003), kara komedi Yaratık (The Host/2006), distopik bilimkurgu Karküreyici (Snowpiercer/2013), bilimkurgu Okja (2017) gibi çeşitli türlerde filmler üreten yönetmen, Parazit’ten sonra kara komedi, bilimkurgu Mickey 17’yi çekti.
Ashton Edwards’ın romanı Mickey 7’den (2022) sinemaya uyarladığı çalışması Karküreyici’yi ve Okja’yı anımsatır.
2054’TEN BİR ÖYKÜ
Mickey 17, Mickey Barnes adlı saf, iyi kalpli, yardımsever, çeşitli işler deneyen ama başaramayan, makaron dükkânı açan, işi batıran, mafyaya haraç ödeyemeyen genç adamın dünyayı terk etmek zorunda kalışının öyküsünü anlatır. Mickey’in varoluş yolculuğu 2054’te geçer, Mickey “harcanabilir” görevli olarak başvuruda bulunur, buz gezegeni Niflheim’a doğru yola çıkar.
Varsıl başarısız politikacı Kenneth Marshall ile karısı Ylfa burada saf, kutsal (!) bir koloni kuracak ve çoğalacaklardır. Dört yıl süren yolculukta Mickey, ölümcül görevlere gönderilir. Radyasyona, çeşitli virüslere maruz kalır, canavarlar tarafından yutulur yenilir, 17 kez ölür, 17 kez dirilir, anılarıyla birlikte yeniden klonlanır. Bu arada komiser Nasha’nın aşkı sayesinde daha kolay ölüp dirilmeye başlar.
YAŞAM-ÖLÜM-DİRİLİŞ DÖNGÜSÜ
Mickey’in döngüsü hiç şaşmaz: Yaşar, ölür, klonlanır. Niflheim’a gelince Mickey 17, gezegenin yerel halkı Korkunçlar’ın yanına yollanır. Bu kabuklu yaratıklar (Yavruları çok sevimlidir) ona yardım edip koloniye geri gönderirler. Dönüşte onu bir sürpriz bekler, öldü sanılan Mickey 17’nin yerine Mickey 18 klonlanmıştır. Böylelikle “Çoğullar” sorun yaratır. İki Mickey taban tabana zıttır, Mickey 18 acımasız, çıkarcı, intikamcıdır.
ABD'Yİ ELEŞTİREN HOLLYWOOD YAPIMI
Mickey 17 proletaryayı, Başkan Marshall ise işçileri sömüren gücü temsil eder. Yönetmen Panama Kanalı’nı, Grönland’ı ABD’ye katmak isteyen Donald Trump’ı, Mars’ta koloni kurmak isteyen Elon Musk’ı açıkça eleştirir. Bu eleştirisine gelmiş geçmiş gelecek tüm totaliter, faşist, askeri rejimleri de katar.
Megaloman, despot Marshall da Trump gibi işgalcidir, kabuklu yaratıklara ait olan gezegeni ele geçirmek ister. Joon Ho. vahşi kapitalizmin her türlü yüzünü vurgular; liberal, tüketici, yönetimsel, bilimsel, sömürgeci, türsel. İnsan ırkından daha duyarlı, zeki olan Korkunçlar, onun doğa bilimini, hayvan âlemini ne denli önemsediğini gösterir. Duncan Jones’un Ay (Moon/2009), Paul Verhoeven’ın Yıldız Gemisi Askerleri (Starship Troopers/1997) filmlerinden de etkilenmiştir.
BÜYÜK BÜTÇE
Bilimkurgu, kara komedi, politik, yergi, taşlama türlerini iç içe geçiren filmin kadrosu olağanüstüdür: Robert Pattinson, Mark Ruffalo, Toni Colette, Naomie Ackie, Anamaria Vartolomei, Steven Yeun. Ünlendikten sonra sanat sineması yapımlarında rol almayı yeğleyen Hollywood yıldızı Pattinson iki karakteri de başarıyla yorumlar.
Yapım tasarımları, görüntü (Darius Khondji), özel efektler etkileyicidir. Hollywood’da 118 milyon dolarlık büyük bütçeyle çektiği Mickey 17’de Bong Joon Ho, ABD ile, dev sinema endüstrisiyle dalga geçer, direnişini alabildiğine sergiler. Kapitalizmden, totalitarizmden, militarizmden, sömürgecilikten, sosyal adaletsizlikten nefret eder, transhümanizmden, doğadan, insandan daha uygar olan hayvan türünden yanadır.
