‘Post-Post-Kemalizm’
Demokratik sistemin yozlaşması, tek kişi yönetiminin giderek güçlenmesi, “Post-Kemalist” söylemi ve “ikinci Cumhuriyetçi” düşünceyi sarsmıştır. Temel tartışmalardan birisi de 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbelerinde asıl neden olarak kabul edilen askerlerle Kemalizm düşüncesinin bağı doğru muydu? sorusudur. Yoksa Türkiye’nin ABD ve NATO ile birlikte hareket etmesini sağlamak için Kemalizm meşrulaştırıcı araçlar arasında bir araç olarak mı kullanılmıştı? İlker Aytürk ve Berk Esen’in derlediği Post-Post-Kemalizm: Türkiye Çalışmalarında Yeni Arayışlar (İletişim Yayınları) adlı kitapta, Sencer Ayata, Ersin Kalaycıoğlu, Tanıl Bora, Berrin Koyuncu Lorasdağı, Yüksel Taşkın, İlhan Uzgel ve Şebnem Yardımcı makaleleriyle yer alıyorlar. Üzerinde ciddi olarak durulması gereken bir kitap.
14 Mayıs 1950 seçimleri Türkiye’nin çok partili sisteme girmesinin tarihidir. 1950-1980 yılları arası çok karmaşıktır, darbeler ve toplumsal karmaşalarla geçmiştir. Dış güçlerin tuzakları da belgelerle ortaya konulmuştur. “Post-Kemalizm” kavramının siyasal tartışma alanına girmesi ve yükselmesinin tarihi 1980’li yıllar olarak kabul edilebilir.
Yakın tarih inceleme ve yorumlarında Post-Kemalizm kavramı, bir eleştiri alanına işaret eder. Bu yorumculara göre Türkiye’nin temel sorunlarının anası, “Kemalizm” ve “tek parti” iktidarıdır. Bu dönemin eleştirilmesi demokratikleşmenin anahtarı olarak görülmekteydi. Bu yorumlar temelde ikinci Cumhuriyetçi adı verilen yazarlar tarafından yapılmıştır.
Şimdilerde “Post-Post-Kemalist paradigma” kavramı ortaya atıldı. Bu düşüncenin temel fikri de 2000’li yılların siyasal gelişimi içinde “bir ortodoksinin yerine başka bir ortodoksiyi koyma” eğilimi olarak gözüküyor.
Buna göre, 1908-1945 arası döneme sıkışmamak gerekir. Sonraki dönemlerde toplumu alt üst edici toplumsal ve siyasal gelişmeler de ortaya çıkmıştır. Bu durumda otoriterliği salt Kemalizm’de gören düşünce sarsıntı geçirmiştir.
Demokratik sistemin yozlaşması, tek kişi yönetiminin giderek güçlenmesi, “Post-Kemalist” söylemi ve “ikinci Cumhuriyetçi” düşünceyi sarsmıştır. Kemalizm’in, aslında uygarlaşma ya da dünya uygarlığıyla bütünleşme görüşü etrafında oluşan bir temel amaç taşıdığı, kabul edilir duruma gelmiştir.
Temel tartışmalardan birisi de 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 darbelerinde asıl neden olarak kabul edilen askerlerle Kemalizm düşüncesinin bağı doğru muydu? sorusudur. Yoksa Türkiye’nin ABD ve NATO ile birlikte hareket etmesini sağlamak için Kemalizm meşrulaştırıcı araçlar arasında bir araç olarak mı kullanılmıştı?
İlker Aytürk ve Berk Esen’in derlediği kitapta Sencer Ayata, Ersin Kalaycıoğlu, Tanıl Bora, Berrin Koyuncu Lorasdağı, Yüksel Taşkın, İlhan Uzgel ve Şebnem Yardımcı makaleleriyle yer alıyorlar. Üzerinde ciddi olarak durulması gereken bir kitap.
Post-Post-Kemalizm: Türkiye Çalışmalarında Yeni Arayışlar / Derleyenler: İlker Aytürk, Berk Esen / İletişim Yayınları / 486 s. / 2022.
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama