Fil Hastalığı (lenfödem) tedavisi nedir?

Toplumda fil hastalığı olarak bilinen lenfödem hastalığı uzuvların anormal derecede şişmesi, yüzük ya da bileziğin sıkması, ciltte gerginlik ve parlaklık gibi çeşitli belirtilerle ortaya çıkıyor. Hastaların yaşam kalitelerinde önemli azalmalar görülür. Tedavi görmemiş, tedavisi yarım kalmış veya yanlış tedavi görmüş kişilerde şişlikler artmaya devam eder. Bu nedenle doğru tedavi ve doğru zaman büyük önem taşımaktadır.

Fil Hastalığı (lenfödem) tedavisi nedir?
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 04.08.2023 - 07:00

Çoğunlukla cerrahi girişimler, kemoterapi veya radyoterapi sonrasında görülen lenfödem, uzuvların anormal derecede şişmesi, yüzük ya da bileziğin sıkması, ciltte gerginlik ve parlaklık gibi çeşitli belirtilerle ortaya çıkıyor. Hastaların durumu geç fark etmesi, tedavinin zorlaşmasına ve daha uzun sürmesine sebep oluyor. 

Fizyoterapist Enes Koçoğlu, lenfödem hastalığının; doğru tanı, doğru tedavi ve hasta uyumu ile tedavi edilebildiğinin altını çizdi. Lenf tedavisi için dünyada altın standart kabul edilen kompleks dekonjestif tedaviyi (Boşaltıcı terapi) hakkında bilgi veren Fizyoterapist Koçoğlu:

“Tedavi iki fazdan oluşmaktadır. Birinci fazda hastamızı bilgilendiriyoruz. Daha sonra hastamıza halk arasında lenf masajı olarak bilinen manuel lenf drenajı uyguluyoruz. Bu yöntem lenf sistemini vücutta aktive etmiş oluyor. Hasta bölgeyi, sağlam tarafa yönlendiriyoruz. Ardından çok tabakalı bandajlama uygulayarak, lenf sistemini tam anlamıyla desteklemiş oluyoruz.” şeklinde konuştu.

Bandaj sonrasında hastalara mutlaka egzersiz vererek, lenf akışını tam anlamıyla desteklediklerini vurgulayan Koçoğlu, “Hastamızın ödemi de maksimal seviyede azaldıktan sonra hekimimizle koordine ederek, ikinci faza geçiyoruz. İkinci fazda da hastamıza bası giysisi planlıyoruz. Hastamız, bu bası giysisini ömür boyunca kullanarak, tedavisini bu şekilde devam ettirmiş oluyor. Bu şekilde şikâyetlerinin önüne geçmiş oluyoruz” dedi.

TANI KONULDUKTAN SONRA NELERE DİKKAT EDİLMELİ

Lenfödem tanısı konduktan sonra dikkat edilmesi gereken noktaları sıralayan Fizyoterapist Koçoğlu, “Hastalarımızın kesinlikle hamam kaplıca saunaya gitmelerini istemiyoruz. Aşırı sıcak, aşırı soğuk uygulamalardan kaçınılmasını, duş alırken o vücut bölgesini ılık suyla yıkanmasını tırnakları ile kaşımamasını, kese yapılmamasını mutlaka hastalarımıza öneriyoruz. Çünkü dokular arası biriken proteinden zengin sıvı enfeksiyon kapmaya çok yatkın olduğu için hastalarımızın buna çok özen göstermesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Lenfödem tedavisi gören 72 yaşındaki Kadriye Bilgin, 10 yıl önce olduğu kanser ameliyatından iki yıl sonra kolunun şiştiğini ve lenfödem tanısı aldığını ifade etti. gördüğü tedavi ile ilgili konuşan Bilgin:

“Kolumun şişliği indi. Hem mordu hem şişti. Şimdi öncekinden çok çok daha iyiyim. Elimi hiç ağzıma götüremiyordum. Şimdi biraz daha getiriyorum. Su falan içeyim diye uğraşabiliyorum. Onları içe biliyorum.” dedi.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon