İzmir'in Buca ilçesinde, kızı ve torunu ile yediği kumpirden zehirlenmesi sonucu yaşamını yitirdiği ileri sürülen Servet Polat’ın (60) ölümüne ilişkin işletme sahibi N.D. taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan tutuklandı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada diğer aile fertlerinin yanı sıra kumpir yiyen başkaca kişilerin de zehirlenme belirtileri göstererek çevre hastanelere başvuruda bulunduğunu bildirildi. Savcılıkça tutuklanması talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen işletme sahibi N.D. taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan tutuklandı. Polat’ın naaşının İzmir Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiğini bildiren savcılık, kumpir dükkanında olay yeri inceleme ve Tarım Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü ekiplerince alınan numunelere yönelik incelemelerde Salmonalla virüsü tespit edildiğini açıkladı.
“SALGINA NEDEN OLABİLİR”
TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Genel Merkez Yöneticisi Uğur Toprak, Salmonella’nın bir bakteri olduğunu ve çeşitli hastalıklara neden olduğunu söyledi. “İnsanlarda tifo gibi salgınlarla seyredebilen hastalıklara neden olan bir türdür. Kaynağı bilinmeyen suların içilmesi, kullanılması, insan ve hayvan atıklarının uygun şekilde bertaraf edilmemesi ve bunların kaynak sularına karışması, Salmonella taşıyan ve iyi pişirilmemiş et, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi gıdaların tükeltilmesi, kirli çiğ sebze ve meyve, baharat ve çerezlerin tüketimi, hasta kümes hayvanları ile temas edilmesi, özellikle yılan, kaplumbağa, kertenkele gibi sürüngenler, kurbağalar, kuşlar ve civciv gibi evcil hayvanlar ile temastan sonra hijyen kurallarına uyulmaması halinde bulaşma olabilir. Hasta insanlardan diğer insanlara da bulaşabilir” dedi. İshal, ateş, bulantı, kusma ve karın krampları şeklinde hastalık belirtilerinin olduğunu aktaran Topral, “Hastalık genellikle 4-7 gün sürer ve çoğu kişi tedavi olmadan iyileşir. Bazı kişilerde, ishal hastanın hastaneye yatmasını gerektirecek kadar şiddetli olabilir. Yaşlılar, bebekler ve bağışıklık sistemi yetersiz olan kişilerde hastalık daha ciddi seyreder. Bakteri suların iyi klorlanması, kaynatılması, gıdaların iyi pişirilmesi ve pastörizasyonla etkisiz hale gelmektedir. Personel hijyeni de önemli. Eldiven kullanımı ve sık sık değişim, düzenli el yıkama çok önemli” ifadelerini kullandı.
