İBB Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem
İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, sosyal medyadan yaptığı paylaşımla, Adalet
Bakanı Yılmaz Tunç’un kardeşi Yahya Tunç hakkında sosyal medya paylaşımlarında
bulunan iktidara yakınlığı ile bilinen avukat Burak Bekiroğlu’nun
tutuklanmasına tepki gösterdi.
Pehlivan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, siyasi
görüşü ne olursa olsun hiç kimsenin yalnızca hakaret ya da iftira suçlamasıyla
tutuklanması, bırakın tutuklanmasını, gözaltına dahi alınmasının hukuk devleti
ilkeleriyle bağdaşmayacağını belirtti.
“ÇİFTE STANDART…”
Pehlivan, şunları kaydetti:
"Hele ki bu kişi bir avukatsa, durum sadece bireysel
bir hak ihlali değil, doğrudan savunmaya yönelik açık ve ağır bir tehdit haline
gelir. Avukatın gözaltına alınması, tutuklanması hiçbir şekilde kabul edilemez.
Daha da çarpıcı olan ise şudur: İddiaya göre iftiraya uğrayan kişi Adalet
Bakanı’nın kardeşi olunca, gözaltı ve tutuklama işlemlerini ivedilikle
uygulayan yargı makamları; aynı isnat Ekrem İmamoğlu’na yöneltildiğinde aynı
refleksi göstermemekte, adeta hukuki duyarlılığını kaybetmektedir.
Bu açık çifte standardın adı adalet olamaz. Tutuklu bulunan tüm meslektaşlarımın derhal serbest bırakılmasını talep ediyorum. Bu talep sadece bir mesleki dayanışma değil, hukukun onuru için bir çağrıdır.”
NE OLMUŞTU?
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un kardeşi Yahya Tunç’un FETÖ'nün
haberleşme programı ByLock'ta kaydı olduğunu iddia eden paylaşımlar yapan avukat
Burak Bekiroğlu tutuklandı.
Bekiroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, şu
ifadeleri kullanmıştı:
“Öncelikle hukukun üstünlüğü ve kimseye ayrıcalık
tanınmaması gerektiğini beyan ederim. Bu minvalde,
İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINI GÖREVE DAVET EDİYORUM,
Terör örgütü FETÖ’nün eylemlerini gerçekleştirirken ve
cehennemin dibine çukura atılarak yollanan elebaşı Gülen ile haberleşmek
amacıyla kullanılan örgütsel BYLOCK haberleşme programını aktif olarak tam 1454
kere kullandığı, örgütün yurt dışı seyahatlerine katıldığı, sohbet adı
altındaki örgütesel toplantılara katıldığı, örgütün bank Asya isimli terör
örgütü finans kuruluşunda aktif hesap kullandığı iddia edilen ve / fakat her
nasıl olduysa etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandığı iddiası ile verdiği
beyanlar etkin pişmanlık çerçevesinde olmadığı halde , bu beyanların bu
minvalde kabul edilmemesi gerekirken yasa ve usule aykırı şekilde bu kapsamda
değerlendirilen, Yahya Tunç hakkında
yasa ve usule aykırı şekilde ceza verilmesine yer olmadığına dair verilen
kararın, hakkın ve adaletin tecellisi için kaldırması bakımından kanun yararına
bozma yoluna gidilmesi gerekmektedir.
Diğer yandan objektif olmak adına şahsın abisinin bulunduğu
pozisyon itibariyle bu yolu tıkama ihtimali göz önünde bulundurularak, şahıs
hakkında gerekirse iadei muhakeme yoluna gidilmesi gerekmektedir.
Ayrıca bu yolunun kullanılması esnasında şahsın kaçma
ihtimali göz önünde bulundurularak hakkında Cumhuriyet Başsavcılığınca “mevcut
delil durumu, suçun vasıf ve mahiyeti, kaçma şüphesi, kuvvetli suç şüphesi,
delillerin değiştirilmesine teşebbüs edilmesi, isnad olunan suçun alt ve üst
sınırı bakımından, tutuklamaktan elde edilecek faydanın da önemi göz önünde
bulundurularak”, şahıs hakkında tutuklamaya dönük yakalama kararı çıkartılması
gerekmektedir.”