DEM Parti'den MHP'li Feti Yıldız'a 'kırmızı çizgi' yanıtı

DEM Parti'den MHP'li Feti Yıldız'a 'kırmızı çizgi' yanıtı

25.12.2025 15:54:00
Güncellenme:
ANKA
Takip Et:
DEM Parti'den MHP'li Feti Yıldız'a 'kırmızı çizgi' yanıtı

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız'ın, "İlk 4 madde kırmızı çizgimizdir" açıklamasına yanıt verdi. Doğan, "Kırmızı çizgiler yerine gelin, barış hukukunu ortaya koyalım" dedi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, 'Terörsüz Türkiye' süreci ile ilgili geçtiğimiz günlerde açıklamalarda bulundu.

Yıldız, "İlk 4 madde kırmızı çizgimizdir. Hiçbir parti veya kişi, mevcut anayasal düzenin meşruiyetini tartışmalı hale getirerek, ülkenin temel hukuki çerçevesinin yeniden müzakere edilmesini öneremez. Bu tip önermeler tarafımızdan dinlenmeye değer bulunmaz" dedi.

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan'dan MHP'li Yıldız'a yanıt geldi.

Image

"FETİ YILDIZ'A SÖYLEMEK İSTEDİĞİM BUYDU"

Doğan, konuya ilişkin soru üzerine şöyle konuştu:

"Merkez Yürütme Kurulumuzda da tartışıldığı gibi biz kırmızı çizgilerle masaya gitmek yerine olurlarla masaya gitmek gerektiğini düşünüyoruz. Bu konudaki tavrımız da son derece açık bizim. Hiç bir gizli saklı tarafı da yok. Raporumuzda bildiğiniz gibi komisyona iletildi, farklı şekillerde tartışılmaya çalışıldı. Ayrılıkçı bir rapormuş gibi konuşmaya çalışanlar bile oldu. Aksine biz bir arada yaşamın nasıl mümkün olabileceğine ilişkin sorulara en gerçekçi yanıt veren siyasi parti nasıl olabilir? Eşitlikle olabilir, adaletle olabilir, özgürlükle olabilir.

Bu konuda en tutarlı siyasi parti neden DEM Parti? Bu konuda da bir tevazu göstermemize sanıyorum gerek yok. Mücadelemiz ortada. Partimizin programı, tüzüğü, bugüne kadar bu uğurda ödediği bedeller, göze aldığı riskler ortada. Dolayısıyla bizim Feti Yıldız ve tüm siyasi partilere az önce söylemek istediğim de buydu.

Kırmızı çizgiler yerine gelin böyle çizgiler koymayalım. Barış hukukunu ortaya koyalım. Rasyonel bir biçimde ortaya koyalım. Şimdi silah bırakmış bir örgütten bahsediyoruz. Hatta silahlarını yakmış bir örgütten bahsediyoruz. Böyle bir siyasal irade ortaya koymuş. Kendini fesetmiş bir örgütten bahsediyoruz.

Apaçık bir 27 Şubat çağrısı vardır. Biz bunu Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı olarak ifade ediyoruz. Bir stratejik karardan bahsediyoruz. Bunun bir stratejik karar olduğunu, bunun bu şekilde değerlendirilmesi gerektiğini Sayın Öcalan da defaatle ifade etti.

Türkiye'de silah bırakanlar, bu konuda stratejik karar verenler, fesh olmuş bir örgütün mensupları Türkiye'ye nasıl dönecekler? Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarından bahsediyoruz. Şimdi gerçek bu. Bu gerçeğe çare üretmek siyasetin işi. Kavga ederek değil, konuşarak, diyalogla, temasla, tekrar ediyorum, kırmızı çizgilerle değil, olurlarla, asgari müştereklerle ortak bir dil yaratarak, o dili yöntemde ve uygulamada göstererek, bütüncül bir şekilde parçalayarak, parçalara ayırarak ya da kategorize ederek değil, bir bütün yaklaşarak bir çözüm bulmak durumundayız. 

Hangi parti olursa olsun bu şekilde yaklaşmalı. O yüzden biz DEM Parti olarak ortak rapor yazım sürecinde ilgili komisyonlara ve Meclis Genel Kurulu'na farklı düşünen siyasi partilerin farklılıklarını ve özgürlüklerini koruyarak ancak Türkiye'nin genelinin 86 milyonun geleceği için ortak noktalarda buluşabileceklerini düşünüyoruz."