EMEP Eskişehir İl Örgütü, İsmet İnönü Caddesi’nde yaptığı açıklamada asgari ücret belirleme sürecinin antidemokratik şekilde yürütüldüğünü vurguladı. İl Başkanı Ceren Kökoğlu, açlık sınırının 30 bin TL’ye dayandığını hatırlatarak, “Belirlenen ücret açlık sınırının altındadır. Yoksulluk sınırının ise ancak dörtte birine denk gelmektedir. Bu tablo, asgari ücretin bir geçim ücreti olmaktan tamamen çıkarıldığını açıkça göstermektedir” dedi.

Kökoğlu, iktidarın sermaye lehine bir düzen kurduğunu savunarak, sendikal bürokrasiyi de eleştirdi. “Belirlenen sefalet ücretinde sendikal bürokrasinin sorumluluğu az değildir” diyen Kökoğlu, yalnızca eleştirmenin değil, mücadele örgütlemenin gerekli olduğunu vurguladı.
SOL PARTİ’DEN TEPKİ
SOL Parti Eskişehir İl Örgütü ise Köprübaşı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamaya Tüm Emeklilerin Sendikası üyeleri de destek verdi. SOL Parti adına konuşan Ezgi Can Ceylan, asgari ücretin açlık sınırının altında belirlenmesini “rezalet” olarak tanımladı.

Ceylan, “Türkiye’de bir soygun düzeni kuruldu. Zenginler daha da zenginleşirken milyonlarca insan yoksulluğa itiliyor. Asgari ücret görüşmeleri, sermayenin emekçilere sefalet dayatmaktan başka bir amacı olmadığını bir kez daha gösterdi” dedi.
Türkiye’nin “asgari ücretliler ülkesi”ne dönüştüğünü belirten Ceylan, asgari ücretin ortalama ücrete dönüşmesinin tüm emekçiler için yoksulluk anlamına geldiğini söyledi. SOL Parti açıklamasında ayrıca servet vergisi çağrısı yapılarak, dolaylı vergilerin kaldırılması, kaynakların sermaye yerine halkın temel ihtiyaçlarına ayrılması gerektiği vurgulandı.