İzmir’de 15 yaşındaki Hacer Çağla Çetinalp’in 168 yerinden bıçaklanarak öldürüldüğü cinayet davasında karar çıktı. Mahkeme, cinayeti işlediği tespit edilen 14 yaşındaki çocuk fail hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası hükmetti; ancak yaş küçüklüğü nedeniyle Türk Ceza Kanunu’nun 31. maddesi uyarınca ceza 15 yıla indirildi.
Cumhuriyet’e konuşan davanın avukatlarından Müslüm Doğruer, karara ilişkin değerlendirmesinde, “Canavarca hisle, tasarlayarak, kadına ve çocuğa karşı işlenmesi gibi nitelikli haller uygulanmış ve herhangi bir indirim yapılmamıştır. Ancak failin 14 yaşında olması nedeniyle kanunen zorunlu indirimle 15 yıl hapis cezasına hükmedildi” dedi.
Doğruer, “Her ne kadar yasal üst sınırdan ceza verilmiş olsa da, bu kararın vicdanlarda bir karşılığı bulunmamaktadır” diyerek tepkisini dile getirdi. Avukat Doğruer, 168 bıçak darbesiyle planlı şekilde işlenen cinayetin failinin “eylem üzerindeki tam hâkimiyetini” gösterdiğini belirterek, “Bu tür ağır suçlarda yaş değil, suçun ağırlığı ve failin kavrama yeteneği esas alınmalı” dedi.
“YAĞMA VE HIRSIZLIK YOK SAYILDI”
Olay sonrasında sanığın genç kıza ait kulaklık ve parayı alarak olay yerinden ayrıldığının dosyada sabit olduğunu kaydeden Doğruer, bu durumun ne yağma ne de hırsızlık kapsamında değerlendirilmediğine dikkat çekti. Mahkemenin bu talepleri reddettiğini belirten Doğruer, “Toplumsal adalet ve caydırıcılık açısından karar eksik ve yetersiz” dedi.
YENİ ŞİKÂYET VE İSTİNAF BAŞVURUSU GELİYOR
Karara karşı istinaf yoluna başvuracaklarını açıklayan avukat Doğruer, “Yargılamanın hem hukuki hem de vicdani boyutlarının üst dereceli mahkemelerce yeniden ele alınmasını talep edeceğiz” dedi. Ayrıca fail hakkında “yağma, hırsızlık ya da suç delillerinin gizlenmesi” gerekçesiyle yeni bir savcılık şikâyetinde bulunacaklarını belirtti. Son olarak Müslüm Doğruer, “Hacer Çağla Çetinalp’in anısı için ve benzer olayların tekrar etmemesi adına hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” diye konuştu.
Öte yandan Türk Ceza Kanunu’na göre 15 yıl hapis cezası alan bir çocuk fail, infaz rejimi kapsamında cezasının yarısını cezaevinde geçiriyor. Denetimli serbestlik uygulamaları da göz önüne alındığında, failin yaklaşık 6 ila 7 yıl sonra tahliye edilmesi mümkün.
