Hatay'a hayat olan 'Aşhane'
Deprem sonrası Hatay’a gelen hayırsever ve gönüllü yurttaşlar, birçok soruna geçici de olsa çözüm yaratmaya çalışıyor. Bunlardan biri de Erdem Tavukçuoğlu.
Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerde Hatay, Adıyaman ile birlikte en büyük yıkımı yaşadı. Hatay’ın durumunu şöyle anlatalım. Bir masa ya da sandalyenin dört ayağından bir ya da ikisi kırıldığında, diğer ayakları destek ayağı yaparak onarmaya çalışabilirsiniz. Ancak dört ayağı birden kırıldıysa, masa ya da sandalye artık işlevinden bağımsız başka bir şeye dönüşür. Hatay, neredeyse dört ayağı birden işlevsiz hale gelmiş masa gibi. O yüzden nereden başlanacağını kestirmek de zor. Koordinasyon sorunu ve plansızlık birçok konuyu çözümsüz kılarken duyarlı vatandaşlar adeta bölgede şapkadan tavşan çıkarıyor.
Bunlardan bir tanesi Erdem Tavukçuoğlu. Kendisinin İstanbul’da eşi Rennan Hanım ile ortak olduğu bir reklam şirketi var. Varlıklı bir yaşam tarzı olduğunu gözlemlemek de zor değil. Kendileri de bunu saklamıyor. Erdem Bey depremin büyüklüğünü fark edince bölgeye gelmek istiyor. O sırada doktor bir arkadaşının bölgeye gideceğini öğrenince, tedavi ve defin işlemleri için gerekli olan malzemeleri yüklenip yola çıkıyorlar. Doktor arkadaşı iki gün sonra dönüyor ama onun için rahat etmiyor.
‘ÜÇ AYDA 200 BİN ÖĞÜN’
Sonrasını şöyle anlatıyor Tavukçuoğlu:
“Hatay’da ayakta kalan ilçelerden mal alıp arabamın arkasına yükleyip ilçe ilçe gezerek 40 gün tek başıma malzeme dağıttım. Sonrasında benden haber olan arkadaşlarımı da organize etmeye başladım ve dışarıdan da bölgeye yardım gelmeye başladı. Bir süre Elbistan tarafına da gittim ama aklım hep Hatay’daydı. Döndüm ve daha kalıcı bir çözüm için aşevi kurmaya karar verdim. Aşhane projesi böyle başladı. Antakya Belediyesi’nden en çok yıkıma uğrayan mahallelerden olan Odabaşı Mahallesi’ndeki parkın yanını istedim. Sağ olsunlar yardımcı oldular. Bölgeden bir aşçı buldum ve ve dedim ki ‘bölge insanı normalde ne yiyorsa o yemekleri yap’.
Üç ayda 200 bin öğün ücretsiz yemek dağıttık. Gündüzleri çorba, akşamları akşam yemeği verdik. Sonrasında daha sosyal ve kooperatif tipi bir yapıya evrilmek istedik. İstanbul’dan kahve getirip ön tarafı kahveci yaptık. Örneğin bölge kadınlarına sırayla malzeme verdik, o da tatlısını yaptı, kahve yanında onu sabit ücretle sattırıp, o günün gelirini tamamen ona kalacak biçimde bir döngü yarattık. Kütüphane oluşturduk. Bu alanda çocuklar ve kadınlara hem eğitim hem de psikososyal alanda destek olacak etkinlikler için uzmanlarla bağlantı kurduk.”
‘DEVLET BU MODELİ KULLANMALI'
Bölgeye dönmek isteyen Odabaşı Mahallesi sakinleri için Aşhane projesi tam anlamıyla “yaşam alanı” olmuş.
Gelinen noktada yardım amaçlı hizmetin, istihdamı da engellediğini söylüyor Tavukçuoğlu. Bu yüzden de artık projenin hem kendi kendine yeten hem de istihdam yaratan bir noktaya evrilmesini kurguluyor. Şirketlere parayla yemek vermeye başlandı. “Eğer bin kişiye de bu biçimde yemek vermeyi sağlarsak, burası kendi kendisini döndürmeye başlar" diyor. Hedefleri en az iki yıl burada kalmak. Ve yetkililere de çağrıda bulunuyor:
“Devlet bu modeli alıp da deprem bölgesine yayarsa, birçok sorunun çözümü sağlanır.”
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!