Hrant Dink davası: Savcı mütalaa hazırlamadı, dosya yeniden kendisine gönderildi

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in katledilmesine ilişkin kamu görevlilerinin, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Anayasal Düzenini Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı ve Yargıtay’ın 15 sanık yönünden kısmen bozduğu davanın yeniden görülmesine devam edildi.

İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu 3 sanık jandarma eşliğinde getirildi. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) bağlandı. Duruşmada sanık avukatları ile Dink ailesinin avukatları da hazır bulundu.

"NAMUSUM VE ŞEREFİM ÜZERİNE..."

Tutuklu sanık Veysal Şahin, mahkemede savunma için söz alarak, uzman çavuş olduğunu, görevinin ise sağda solda duyduğu bilgileri amirlerine iletmek olduğunu belirterek, "Cinayetten 6 ay önce Coşkun İğci'den öğrendiğimiz cinayet bilgisini, başçavuş Okan Şimşek ile birlikte öğrendikten sonra bunu Metin Yıldız'a aktardık. Bizi dinledikten sonra 'Bunu aşırı sağ masasına iletin ben de talimat vereceğim' dedi. Toplantıya ben girmedim. Okan Şimşek toplantıda anlatmış. Komutan Ali Öz'e de iletilmiş. Sonrasında bana bu konuda hiçbir talimat verilmedi" diye konuştu. Sanık Şahin, "Namusum ve şerefim üzerine yemin ederim ki bilgim bu. Toz zerresi kadar dahilim yok" diyerek devam ettiği savunmasında, cinayetin hiçbir safhasında bulunmadığını, bilgi saklamadığını ve cinayeti planlayanların, İstanbul İl Jandarmada adı geçenleri tanımadığını söyledi. Şahin, "Hayatımızı karartılar. Hiç ilgimiz olmayan şeyden dolayı burada maddi ve manevi kayıplarla 5 yılımızı ziyan ettiler. Hiç alakam yok vallahi billahi. Bir cinayet bilgisi her zaman mı geliyor da, değerlendirmediler bilmiyorum" diyerek, tahliyesini istedi.

"İSTANBUL'A BAŞKA BİR KONU İÇİN GELMİŞTİK"

Tutuklu sanık Okan Şimşek ise Trabzon'da görev yaptıkları dönemde, Veysal'ın tanıdığı Coşkun İğci'den aldıkları cinayet bilgisini akşam saatlerinde şube müdürleri olan Metin Yıldız'a aktardıklarını kaydederek, "Bu bilgiyi aşırı sağ komutanı Hüseyin Yılmaz'a verilmesini söyledi. Hüseyin Yılmaz'a kendim önce şifahi olarak aktardım. Daha sonra toplantıda da şube müdürü benim verdiğim bilgiyi aktardı. Ancak komutan Ali Öz özel olarak verilmesini söyleyince konu kapandı" dedi. Sanık Şimşek, İstanbul’a gelişlerinin ve görüşmelerinin başka bir olayla ilgili olduğunu söyleyerek, "FETÖ'cü değilim. Tahliyemi talep ederim. 5 yıldır tutukluyuz, kimseye derdimizi anlatamadık. Biz de istemezdik bir canın gitmesini, dini, dili, ırkı hiç önemli değil. Ev hapsine de razıyız" diye konuştu. Diğer tutuklu sanık Gazi Günay ise herhangi bir Anayasal suç işlemediğini söyleyerek tahliyesini talep etti.  

TUTUKLULUK HALLERİNİND EVAMINA KARAR VERİLDİ

Bir önceki duruşmada mütalaasını hazırlaması için dosyayı alan savcı, mütalaasını hazırlamadığı için mahkeme, mütalaanın hazırlanması için dosyanın bir kez daha duruşma savcısına gönderilmesine karar verdi. Mahkeme heyeti, sanıklar Gazi Günay, Hasan Durmuşoğlu, Muharrem Demirkale, Okan Şimşek, Osman Gülbel, Veysal Şahin ile Yavuz Karakay'nın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Sanık Ali Öz hakkındaki ev hapsi kararının devamına ve bazı tutuksuz sanıklar hakkındaki adli kontrollerin devamına da karar veren heyet, sanık Faruk Sarı hakkındaki yakalama emrinin infazının beklenmesine hükmederek duruşmayı 31 Mayıs'a erteledi.