Van’ın Tuşba ilçesine bağlı Otluca Mahallesi’nde besiciler, artan üretim maliyetleri ve ürünlerine verilen düşük fiyatlar nedeniyle zor günler geçiriyor. Gübre, mazot ve yem gibi temel girdilerin fiyatlarının her geçen gün arttığını dile getiren besiciler, ürettikleri süt, buğday ve etin maliyetinin karşılığını alamadıklarını belirtti.
Besici Erol Şahar, üretici ile tüketici arasındaki uçuruma dikkat çekerek, “Ürün köylünün elindeyken çöp, markete girince altın oluyor. Ben sütü 15 liraya satıyorum ama şehirde yoğurt 50 liraya satılıyor. Bu nasıl adalet?” diye sordu. Şahar, buğdayın kilosunu 8 liraya sattıklarını, buna rağmen ekmeğin 10 ila 15 liraya tüketiciye sunulduğunu vurguladı.
“DEVLETİN VERDİĞİ FİYAT HAVADA KALIYOR”
Besici Süleyman Şahar ise devletin belirlediği fiyatların üreticiyi korumadığını ifade etti: “Gübre pahalı, mazot aşırı pahalı. Ürünümüzü yeterli fiyata satamıyoruz. Ofis geçen yıl ekinimizi almadı, bir ay geciktirdi. Esnafa mecburen ucuz fiyata verdik. Çiftçi artık ne yapacağını bilmiyor. Herkes bankalara borçlu.”
“YEM VE ÇOBAN BULMAKTA ZORLUK YAŞIYORUZ”
Kenan Şahar da ithal hayvan aldıklarını ancak buna rağmen yem ve çoban bulma konusunda ciddi sıkıntılar yaşadıklarını söyledi: “Girdiler çok maliyetli ama sütümüzü, buzağımızı neredeyse maliyetsiz fiyatlarla satıyoruz. Yine de üretime devam etmeye çalışıyoruz. Devlet desteği olmadan bu iş sürdürülebilir değil.”
“ET VE SÜT KURUMU NE İŞE YARIYOR?”
Besiciler, Et ve Süt Kurumu’na da tepki gösterdi. Erol Şahar, “Bu kurum çiftçiye destek vermeyecekse neden var? Bugüne kadar bizden ne süt aldılar ne et. Işıkları bir ilçeyi aydınlatıyor ama çiftçiye zerre faydası yok. Kimin için çalışıyorlar?” diye sordu.
Besiciler, üretimden tüketime kadar olan zincirde adil bir düzen kurulmadığı sürece hem üreticinin hem de tüketicinin zarar görmeye devam edeceğini belirtti.