Silivri’deki yargılama trafiği ve yüzlerce sanığı bulunan İBB duruşmalarının yaratacağı yoğunluk, mevcut mahkeme salonlarının kapasitesinin yetersiz kalabileceği tartışmasını gündeme taşıyor. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre, Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü içinde yeni bir salon yapılması ihtimali masada.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik “yolsuzluk” iddiasıyla yaklaşık 8 ayda hazırlanan 3 bin 739 sayfalık iddianamenin İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmesinin ardından Silivri’de yoğun bir hareketlilik başlayacak. Yeni adıyla Marmara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nde görülecek İBB duruşmaları için mevcut salonların kapasitesinin yetersiz kalacağı değerlendiriliyor.
402 sanıklı davada, her bir sanığın en az bir avukat tarafından temsil edileceği düşünüldüğünde yalnızca müdafilerle birlikte 800 kişiyi geçiyor. Sanık yakınları da eklendiğinde sayı 1200’e çıkarken; izleyiciler ve basın mensuplarıyla birlikte duruşma günü yoğunluğunun 1500–2000 kişiye dayanacağı öngörülüyor.
Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre bu tablo nedeniyle, Silivri’de İBB yargılamalarına özel yeni ve yüksek kapasiteli bir mahkeme salonu yapılması seçeneği, bağlı bulunduğu Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın gündemine girmiş durumda.
İMAMOĞLU DURUŞMALARINDA DA SALON KRİZİ YAŞANDI
23 Mart’tan bu yana tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun Silivri’de görülen duruşmalarında da salon yetersizliği tartışma konusu oldu. Bu duruşmalarda yaşanan büyük salon–küçük salon tartışmaları, süreci zorlaştırdı; hem kamuoyunda hem de savunma gruplarında tepkiye yol açtı.
MEVCUT SALONLAR YETERSİZ
İBB iddianamesindeki 402 sanık; müdafiler, aileler, izleyiciler ve basın mensuplarıyla birleşince duruşma günü için öngörülen 2 bin kişilik yoğunluk, Silivri’nin mevcut fiziki kapasitesini aşıyor. 27 Ocak 2026’da başlayacak Aziz İhsan Aktaş Suç Örgütü davası ile birlikte yoğunluk daha da artacak.
Kampüste bulunan en büyük mahkeme salonu yaklaşık 800 kişi kapasiteli. O salonun da şu aşamada ses ve görüntü sisteminin arızalı olduğu ve kullanıma uygun olmadığı belirtiliyor. Bu iki dosyanın davalarının birbirine yakın tarihlerde görülecek olması, salon ihtiyacını daha da öncelikli değerlendirme konusu haline getiriyor.
GÖZLER BAKIRKÖY BAŞSAVCILIĞI’NDA
Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü idari olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na bağlı olduğu için fiziki planlama ve yeni salon kararları da bu başsavcılık tarafından yürütülüyor. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre Silivri’ye yeni salon yapılması seçeneği de ihtimaller arasında. Başsavcılık bünyesindeki değerlendirmelerin sürdüğü, yeni salon ihtiyacına ilişkin kararın ilerleyen süreçte netleşeceği belirtiliyor. Silivri’nin, Türkiye gündemini uzun süre etkileyecek yeni yargılamalara sahne olacağı ise kesinleşmiş durumda.
KALABALIK DURUŞMALAR SİLİVRİ’NİN KADERİ: ERGENEKON’DAN BALYOZ’A…
Silivri, Türkiye’nin yakın yargı tarihinde defalarca “salona sığmayan davalar” ile anıldı. Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk davaları sırasında yüzlerce sanık, çok sayıda avukat, geniş güvenlik ekibi ve yoğun basın ilgisi nedeniyle mevcut salonlar uzun süre tartışma konusu olmuştu.