Z kuşağı için ruh sağlığı alarmı: Depresyon ve kaygı rekor seviyede

Z kuşağı için ruh sağlığı alarmı: Depresyon ve kaygı rekor seviyede

8.09.2025 17:35:00
Güncellenme:
Furkan Albayrak
Takip Et:
Z kuşağı için ruh sağlığı alarmı: Depresyon ve kaygı rekor seviyede

Yeni bir araştırmaya göre, kuşaklar boyunca orta yaşta görülen “hayat krizi” artık tarihe karışabilir. ABD ve İngiltere verileri, orta yaş bunalımının yerini gençlerde ciddi bir ruh sağlığı krizine bıraktığını ortaya koydu. Gen Z kuşağı, depresyon, kaygı ve umutsuzluk duygularını tarihte hiç olmadığı kadar yoğun yaşıyor.

Yıllardır orta yaşlarda görülen stres, depresyon ve mutsuzluk dalgası “orta yaş krizi” kavramıyla tanımlanıyordu. Ancak Dartmouth College, University College London ve Institute for Fiscal Studies tarafından yürütülen yeni bir araştırma, bu tablonun tersine döndüğünü gösteriyor. PLOS One dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, artık en kırılgan grup orta yaşlılar değil, 25 yaş altındaki gençler.

Image

ORTA YAŞ KRİZİNDEN GENÇLİK KRİZİNE

Araştırmacılar, ABD ve İngiltere’den milyonlarca anket yanıtını inceledi. Geçmişte bu veriler, insanların 40’lı ve 50’li yaşlarda en mutsuz dönemini yaşadığını, yaş ilerledikçe ruh sağlığının yeniden toparlandığını gösteriyordu. Ancak son yıllarda tablo değişti: artık ruhsal “çöküş” orta yaşta değil, genç yaşlarda yaşanıyor.

ABD’de Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin (CDC) 1993-2024 yılları arasında topladığı 10 milyondan fazla yanıt, gençlerin ruhsal açıdan en sorunlu grubu oluşturduğunu ortaya koydu. İngiltere’de 2009-2023 döneminde yaklaşık 40 bin haneden toplanan veriler de aynı sonucu verdi: orta yaş bunalımı kayboldu, gençler en yüksek düzeyde ruhsal sıkıntıyı bildiriyor.

KÜRESEL ÖLÇEKTE AYNI TABLO

Araştırmacılar, bu trendin yalnızca İngilizce konuşulan ülkelerle sınırlı olup olmadığını anlamak için 44 ülkeden 2 milyon anketi de inceledi. 2020-2025 yılları arasında yürütülen Global Minds Project verileri, dünyanın pek çok ülkesinde aynı eğilimi ortaya koydu: orta yaş mutsuzluk eğrisi ortadan kalktı, sorun gençlik yıllarına kaydı.

Uzmanlar, bu değişimin nedenleri konusunda kesin bir görüş birliğine varmasa da birkaç etken öne çıkıyor: ekonomik durgunlukların gençlerin iş ve konut geleceği üzerindeki olumsuz etkileri, sağlık sistemlerindeki finansman kesintileri, COVID-19 pandemisinin kalıcı sonuçları ve özellikle sosyal medya ile akıllı telefon kullanımının artması. Genç kadınlarda bu etkinin daha belirgin olduğu vurgulanıyor.

Image

TOPLUMSAL SONUÇLARI CİDDİ OLABİLİR

Araştırmacılar, “orta yaş krizi” imgesinin artık geçerliliğini yitirdiğini, asıl krizin gençlikte yaşandığını söylüyor. Gen Z kuşağının depresyon, kaygı, umutsuzluk ve intihar düşüncelerinde kayda değer bir artış yaşaması, gelecekte toplumların sosyal yapısını ve üretkenliğini derinden etkileyebilir. Uzmanlara göre, gençlerdeki bu ruh sağlığı krizine acilen yanıt verilmezse, uzun vadede daha ağır toplumsal sorunlarla karşılaşmak kaçınılmaz olacak.