Her zaman benim bayramım olmuştur 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı. Ana nedeni ülkemizi esaret altına alan ve paylaşan düşmana karşı hepimizin "Kurtuluş Savaşı" vermek için yola çıktığımız başlangıçtır. Büyük lider ve "dahi" Atatürk'ün bizzat işgalcilerin şikâyetçi olduğu ayaklanmaları önlemek üzere sözde görev aldığını sananlara karşı, ülkeyi kurtarmak için Kurtuluş Savaşı'nın başlangıcıdır 19 Mayıs! Bandırma Vapuru ile 16 Mayıs'ta yola çıkan ve üç gün sonra Samsun'a ulaşan Atatürk, vatanseverleri, Havza, Amasya Tamimi ve Erzurum, Sivas Kongreleri ile bütünleştirip silahını teslim etmiş, ordusu lağvedilmiş ve Sevr ile paylaşılmış Vatanı kurtarmanın adımıdır 19 Mayıs!

Bu bayramın önemli yanı Atatürk'ün bu başlangıcı Gençlik ve Spor Bayramı olarak daha sonra kurduğu Cumhuriyetimize hediye etmesidir. Ben Genç Milli Takım görevimden sonra Samsunspor'a teknik adam olduğumda, ünlü heykelin karşısında takımıma çok özel bir resmigeçit ve taraftarlarla kutlama yapmıştım. Hâlâ oradayım. Dünya zor bir süreçten geçiyor. Gençlik ve Spor Bayramı "kurtuluş ışığının" ana yoludur. Bu lanet virüs bize sıkıntı verse de, onu inançlarımız ve birliğimizle aşarak yeniden daha güçlü olacağız. Gençlik sadece yaşı ifade etmez burada. Fizyolojik eskilik değil, genç düşünen beyin gençtir. Değişen bugünkü dünyada tüm bayramlar bizi birleştiren önemli günlerdir.

Şimdi yıllarca öğrencilikten itibaren kutladığım 19 Mayıslar, sivil, askeri, öğretmen, teknik direktör olarak yani yönetilen kimliğimizden görev üstlendiğim, yöneten kimliğime ulaşırken şunu ilke edindim: Vatan, bayrak Atatürk'ün emanetlerine saygı ve sahiplenme aileden başlamalıdır. Çünkü dünya durmuyor. Ekonomik çıkar ve para kazanmak bilgi, hesap, kültür ile bütünleşirse yetiştireceğimiz nesil bizi çağa uyan bir şekilde daha iyi anlar! Hedef seçilen bir yolun başlangıcı olarak 19 Mayıs çok önemlidir! Çünkü gençlere emanet edilen kazanımların kıymeti bilinmelidir. Maça 0-0 başlanır ama öyle bitme şansı dahi büyük mücadele sonucunda kazanılır. Sağlıklı ve spor yapan genç akıllıdır, yaratıcıdır, çalışkandır ve mağlubiyeti kabul etmeyen canlılık ile mücadelecidir. Geçmişe bakılıp, bizim ayıp saydığımız yaşamdaki sıkıntıların gelecekte sorun olmaması için 19 Mayısı iyi incelemelidir. Atatürk Samsun'a indiğinde onu sadece bir kadın karşılamış sonra da düşmana karşı tüm milletimiz heyecanla bize bugünleri hediye etmiştir. İnsanoğlu bir şeyin kıymetini kaybedince anlarmış. Bu nedenle ekosu bozulan dünyada, topraklarımızda gözü olanlar ve hatta şimdi daha çok huzur bozan dış güçlere, ekonomik ve sosyal yönden çok uyanık genç, sportmen yapımızla görüntü vermek zorundayız. Korona sonrası "yeni bir dünya kurmak isteyen devletlere" 19 Mayıs'ın verdiği "Gençlik ve Spor meşalesini" iyi ateşlemeliyiz!