Haftalar bir bir erirken G.Saray doludizgin gidiyor. Takılır mı bana göre zor. Takipçisi F.Bahçe’nin hocası Jesus’un ezeli rakibi için puan kaybedecek söylemleri zayıf ihtimal. Diyorum ki yöneticiler şu süreçte hiç konuşmasınlar. Bakıyorum maç kazandıklarında dahi konuşuyorlar. Pes vallahi. Alışkanlık oldu bu onlarda. Reklamı seviyor olmalılar. Oysa bizler daha çok saha içini konuşmak istiyoruz. Ama maalesef başkan ya da yöneticiler buna izin vermiyor ve her defasında sözleriyle karşılaşmanın önüne geçiyorlar. Aylardır F.Bahçe-G.Saray arasındaki kayıkçı kavgasına tanıklık ediyoruz. Bu yaptıkları futbolcunun sahada gösterdiği emeğe alın terine saygısızlıktır. Amatörlük işte böyle bir şey olsa gerek. İnanın hakemlerin dahi önüne geçtiler. Hele ligin sonunda sanki kıyamet daha büyük kopacak. Aldığım duyumlar çerçevesinde herkes eteklerindeki taşları dökmek için beklemedeymiş. Başarı ya da başarıları gölgelemekte ün yapmış bir topluluğuz

Lider G.Saray’ın Başakşehir’den (7-0) sonra Kayserispor karşısında aldığı 6-0’lık skor ister istemez F.Bahçelilerin gardının düşmesine neden oldu. Taraftar dün gece maça gelse de tribünlerde iştahsızdı.

Arda Güler’in sergilediği performansa hayran kaldım. Genç yetenek azmiyle, şık paslarıyla, çalımlarıyla takımının kazanması için her şeyi yaptı. Ah bir de 3 kişiyi çalımlayıp kaleciye nişanladığı şut gol olsaydı... Sarı-Lacivertlilerde son maçlarda hep bir şeyler eksik. Jesus eskisi gibi oyunu okuyamıyor. Rakip öne geçince yine istifa sesleri ve ıslıklar yükseliyor tribünden... Kadıköy’deki bu kaos ortamının içinde tam bu iş bitti derken F.Bahçe tıpkı geçen hafta olduğu gibi yine 2-1 kazanmasını bildi. Ama birçok sorunla birlikte...