Dolarla işimiz var!
Jale Özgentürk
Son Köşe Yazıları

Dolarla işimiz var!

14.08.2020 06:25
Güncellenme:
Takip Et:

Hazine Bakanı Berat Albayrak’ın döviz yorumuna ihracatçı da şaşırdı

“Dövizdeki artış ihracatta rekabetçiliği getiriyor, vatandaşa ne?” Hazine Bakanı Berat Albayrak’ın dövizdeki artışa ilişkin yorumu özetle böyleydi. Oysa dövizdeki aşırı artış ne ihracatçıya ne de vatandaşa yarıyor. Vatandaşa faturası çarşı pazarda çıkmaya başladı bile.

Bugünlerde bir buzdolabı ihtiyacımız var. Bunun için çeşitli markaları araştırıyoruz. Ancak piyasada fiyatlar belirsiz. Çünkü artan kurları yansıtmak için listeler yeniden belirleniyor. Yaklaşık yüzde 6 zam bekleniyor. Dövizdeki artıştan vatandaşa ne?

Bu soruya kendi özelimden bir yanıt vererek girmek istedim. Dövizdeki artış vatandaşa “zam” demek. Son günlerde ekonomideki olumsuz gidişe ve dövizdeki engellenemeyen yükselişe sessiz kalan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, sonunda hayli neşeli bir sohbetle açıklamalar yaptı. O güldükçe sosyal medyada tansiyon yükseldi.

Özellikle “dövizdeki yükselme vatandaşı ilgilendirmiyor. Dövizle maaş mı alıyorsunuz, döviz borcunuz mu var, yorumu ise biraz da olsa ekonomiye aşina olanları çileden çıkardı. Devletin Hazine Bakanı’na ekonomi öğretecek değiliz tabii ki?

Eminim ki bu sözleri siyasetçi şapkasıyla, tartarak söyledi. Ancak vatandaşın bu durumdan nasıl etkilendiğini hatırlatmak görevimiz diye düşünüyorum. Çok değil iki gün önce bu konuda Cumhuriyet olarak ekonomistlerle görüşerek bir haber hazırlamıştık.

Muhabir arkadaşım Gamze Bal, haberinde vatandaşın nasıl etkilendiği ve etkileneceği şöyle sıralanmıştı:

- Yüksek kur seviyesi, uzun dönemde yüksek enflasyona, sofraya gelen her ürünün zamlanmasına, alım gücünün düşmesine yol açacak.

- İthalatı pahalılaştırıp, yabancı makine ve girdilere gereksinim duyan yatırımları, dolayısıyla büyüme ve istihdamı yavaşlatacak. Bu da işsizliği derinleştirecek.

- Faizler kaçınılmaz biçimde yükselecek. İhtiyaç kredileri, kredi kartı maliyetleri sıçrayacak.

- Dövizin yükselmesi 431 milyar dolar olan Türkiye’nin dış borçlarının ödenmesini zorlaştıracak. Her 10 kuruş artış, 43.1 milyar lira daha fazla nakit çıkışı demek.

- Doğalgaz ve petrolün TL karşılığının artmasıyla önümüzdeki yıl ısınmak daha da pahalılaşacak. Türkiye’de vatandaşın dolarla işi yoksa geçeceği köprüyü, gideceği şehir hastanesini yapan Türk şirketler ödemelerini neden dolarla alıyor? Bu soruya da eğlenceli bir yanıt alırsak vatandaş olarak mutlu olacağız!

Gıda otomatı ile alan el, vereni görmüyor

Süzer Grubu’nun veliahtlarından biri olan Serhan Süzer, holdingi bırakıp kendi kanatlarıyla uçmaya karar vermişti yıllar önce. Greenpeace gibi çevreci örgütlere üye olan Süzer’in en fazla mutlu olduğu konu yoksulluğu ve israfı azaltacak projeler.

İş insanı arkadaşlarıyla kurduğu Temel İhtiyaç Derneği’nin (TİDER) de başkanı olan Süzer, Kadıköy Belediyesi ile yeni bir çalışma başlatmış: “Gıda otomatı projesi.” Kadıköy Belediyesi, TİDER ve Oxivo işbirliği ile gerçekleşen gıda otomatı projesinin amacı hem pandemi nedeniyle artan bulaşım riskini en aza indirmek, hem de yardımlaşma sırasında “alan elin veren eli” görmemesini sağlamak.

Tespit edilen ihtiyaç sahipleri cep telefonlarına gönderilecek SMS’te yer alan şifreyi, otomat üzerindeki panele girerek alabiliyor. İlk etapta 100 haneye ulaşılacak. Son derece anlamlı bir proje. Duyurmadan edemedim.

Rekabetçi kur kaç lira demek?

Doların her yükselişinde aynı bahane gelir gündeme. “İhracatta daha rekabetçi olacağız.” Yıl 2013. Dönemin Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, ihracatçıların kârlılık için rekabetçi kur istediğini söylüyor ve “İhracatçımız, enflasyona göre dengelenmeyen bir kur ile rekabet edemiyor.

TL bazda tüm girdiler enflasyon oranında artarken, kurların ise yatay seyrettiğini görüyoruz. O yüzden döviz kuru sepetinin 2.10 TL seviyesinin üzerine kalmasını ve sonrasında da kademeli olarak 2.20 TL seviyesine yükselmesi gerektiğine inanıyoruz” diyor. Yıl 2018. Yine rekabetçi kur söylentileri gündemde.

Reuters’ta yer alan bir yoruma göre “Ekonomi yönetiminin TL’nin ‘biraz’ değer kaybına göz yumarak ihracata nefes vermek, iyice coşan tüketici kredilerinin de ithalatı artırmasını engellemek istemesi mümkün, fakat riskli.” Ve aynı yorum şöyle devam ediyor: “Belki de son günlerde dolar/TL 5.93’e yükselirken kamu bankalarının seyirci kalması yeni bir duruşu yansıtıyor. Yalnız, bu anlamda kullanıldıysa, rekabetçi kur TL’nin dolara karşı en az yüzde 5 belki yüzde 10 değer kaybını gerektirir.

Lakin, hükümet dolar/TL’nin 6.00, hatta 6.30’a kadar müdahalesiz yükselmesine izin verebilir mi? Bu durumda enflasyon ve dolarizasyon sorunları ile nasıl başa çıkılır? Biz cevabı bilmiyoruz, ama Albayrak’a göre, bu yıl ekonomide “ince ayar” yılı, herhalde bir planı vardır” görüşleri yer alıyor.

Bugün ise dolar 7.30 seviyelerinde gidip geliyor. Bakan Albayrak ise kurun ihracat için rekabetçi olacağını söylüyor yine. Bu durumda şu soru ortaya çıkıyor. Bu seviye rekabetçiyse 100 milyar dolara yakın döviz neden heba edildi?

Yazarın Son Yazıları

Gerçek gündem geçim ve eşitsizlik

Türkiye her sabah başka bir gündemle uyanıyor.

Devamını Oku
22.12.2025
Cam tavan değil beton duvar

İster beyaz yaka olsun ister mavi yaka, Türkiye’de çalışan olmak bir de üstüne kadın olmak eşitsizlik, güvencesizlik, görünmezlik demek. Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 Küresel Cinsiyet Eşitliği Raporu’na göre dünyada kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 68, erkeklerin yüzde 90 seviyesinde.

Devamını Oku
15.12.2025
Dijital dönüşüm bir adalet meselesi

Türkiye’de e-ticaret kullanım oranı yüzde 45, e-devlet kullanım oranı yüzde 60. ChatGPT’nin küresel trafiğinin yüzde 3’ü Türkiye’den geliyor. Bu veriler toplumun dijitalleşmeye hazır olduğunu gösteriyor.

Devamını Oku
24.11.2025
‘Bu ülke derin bir uykuda’

Çin bugünlerde tıpkı insan gibi yürüyen robotunu tanıttı dünyaya. O kadar hızlı ilerliyor ki teknoloji, ev işlerinde, yaşlı bakımında kullanılacak yeni nesil insansı robotlar için artık gün sayılıyor.

Devamını Oku
17.11.2025
Balda tehlike büyüyor

Pestisit, kalıntı, tağşiş... Türkiye, gıda güvenliği açısından belki de en kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Zehir soframıza kadar sızmış durumda. Denetim mi? Kâğıt üzerinde var ama kovanın, tarlanın, sofranın gerçekliği bambaşka.

Devamını Oku
20.10.2025
Fikir üreten fabrikadan sessiz kalan fabrikaya

Türk Sanayici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) 1971’de Feyyaz Berker ve bir grup iş insanı tarafından kurulurken Vehbi Koç, derneği şu sözlerle tanımlıyordu:

Devamını Oku
29.09.2025
Keşke ıssız kalsaydı! Yassıada hukuk dışı kaldı

Yassıada ve Sivriada, sit alanı statüsünden çıkarıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından adaların imar oranı yüzde 5’ten yüzde 65’e çıkarıldı. Böylece ada, yapılaşmaya açıldı.

Devamını Oku
22.09.2025
Ezilen halk bu oyunu bozar

Bugün gözler, Cumhuriyet Halk Partisi’ni (CHP) bölmeyi amaçlayan, siyasal niyeti gün gibi ortada olan uydurma bir davaya çevrilecek.

Devamını Oku
15.09.2025
Binde 5 değil binlerce hayat

“20 yıldır bu işi yapıyorum. İlk defa bu kadar çaresizim. Mağaza kapanınca işçiler dağıldı. Çoğu genç, kredi borçları var. Ne yapacaklar bilmiyorum.” İzmirli bir ayakkabı ustası söylüyor bu sözleri.

Devamını Oku
25.08.2025
Kıyamete adım adım

Bundan 26 yıl önce 17 Ağustos 1999’da yaşanan büyük depremin yıldönümüydü dün. Gölcük’ten Sakarya’ya, Yalova’dan İstanbul’a yaşanan bu depremde binlerce bina yıkıldı, on binlerce insan hayatını kaybetti.

Devamını Oku
18.08.2025
Ataköy de karot kıskacında

İstanbul’un önemli kentleşme örneklerinden biri olan ve bir açık hava müzesi diye nitelenen Ataköy 1. Kısım, izinsiz karot alınarak yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya.

Devamını Oku
04.08.2025
Taşyapı’dan dönüşüm soslu el koyma

İstanbul’un inşaatla altüst olmuş, “ihanet edilmiş” son 30 yılına hep aynı müteahhitler damga vurdu. İlk hatırlanılacak isimlerden biri de Emrullah Turanlı’nın sahip olduğu Taşyapı İnşaat. Taşyapı adı İstanbul’da onlarca tartışmalı projeyle anıldı yıllardır.

Devamını Oku
28.07.2025
Zeytinimi alma geleceğimi çalma

Türkiye’nin Ortadoğu’ya hükmetme hayalini kurduğu “büyük” gündeminde Ankara’da bir eylem sürüyor günlerdir.

Devamını Oku
14.07.2025
Sınıfın hafızası umudu yaşatıyor

Türkiye işçi sınıfının tarihinde 15 16 Haziran 1970 tarihi bir kırılma noktasıydı. 12 Mart muhtırasının ayak sesleri duyulurken dönemin iktidarı işçilerin 1960’larda elde ettiği sendikal kazanımları geri almak istiyordu.

Devamını Oku
16.06.2025
Ücrette gelecek, kirada geçmiş enflasyon haksızlık

Türkiye bir süredir “barınamayanlar ülkesi”ne dönüştü. Ne kiracı ev bulabiliyor ne dar gelirli kirasını ödeyebiliyor ne de gençler bir ev hayali kurabiliyor.

Devamını Oku
02.06.2025
Sabır taşı çatladı

“Biraz daha sabır” diyor ekonominin baş sorumlusu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz...

Devamını Oku
26.05.2025
İflas rüzgârı sertleşti

İflas rüzgârı sertleşti

Devamını Oku
12.05.2025
Görünmez patronlar devri

Görünmez patronlar devri

Devamını Oku
05.05.2025
İstanbul’da partizanlık yıkımına hazır mıyız?

İstanbul’da partizanlık yıkımına hazır mıyız?

Devamını Oku
28.04.2025
Vicdanın çöküşü

Vicdanın çöküşü

Devamını Oku
21.04.2025
Dertleri iklim değil

Dertleri iklim değil

Devamını Oku
14.04.2025
Küreselleşmede son perde mi?

Küreselleşmede son perde mi?

Devamını Oku
07.04.2025
Gençlerin isyanı

Gençlerin isyanı

Devamını Oku
31.03.2025
Tek yol seçim

Tek yol seçim

Devamını Oku
24.03.2025
Üretici battı, halk zehirleniyor

Üretici battı, halk zehirleniyor

Devamını Oku
17.03.2025
9 milyon derin yoksul var

9 milyon derin yoksul var

Devamını Oku
03.03.2025
İşsiz, umutsuz ve mutsuz...

İşsiz, umutsuz ve mutsuz...

Devamını Oku
24.02.2025
AKP’nin yeni cinliği uzay hakkı!

AKP’nin yeni cinliği uzay hakkı!

Devamını Oku
10.02.2025
Hayaller Paris gerçekler Kartalkaya

Hayaller Paris gerçekler Kartalkaya

Devamını Oku
27.01.2025
Ağaç kesen Türkiye iklim zirvesine talip!

Ağaç kesen Türkiye iklim zirvesine talip!

Devamını Oku
02.12.2024
Bölüşüm krizi

Bölüşüm krizi

Devamını Oku
25.11.2024
Çocuk ölümlerinin gölgesinde

Çocuk ölümlerinin gölgesinde

Devamını Oku
18.11.2024
Geleceğimiz derin uykuda!

Geleceğimiz derin uykuda!

Devamını Oku
11.11.2024
‘Depresyondayız, unutulduk aldatıldık!’

‘Depresyondayız, unutulduk aldatıldık!’

Devamını Oku
25.10.2024
Jale Özgentürk yazdı...

En kötüsü 2025’te yaşanacak

Devamını Oku
18.10.2024
Birleş ya da kaybet!

Birleş ya da kaybet!

Devamını Oku
04.10.2024
Sır gibi proje!

Kalamış’a para Saray’da aranıyor

Devamını Oku
20.09.2024
Avrupa’ya yeni fırsat penceresi

Avrupa’ya yeni fırsat penceresi

Devamını Oku
13.09.2024
Acı ilacı yurttaşa içirmek işe yaramıyor

Acı ilacı yurttaşa içirmek işe yaramıyor

Devamını Oku
16.08.2024
İş dünyasında büyük korku

İş dünyasında büyük korku

Devamını Oku
12.07.2024