Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İspanya’nın devlet krizi

01 Ekim 2015 Perşembe

“Aymazlık üstüne aymazlık…” “Toprak bütünlüğünü” savunan ve Katalan ayrılıkçılığına karşı çıkan etkili yayın organı El Pais, dün başyazısında Madrid’i bu sözlerle eleştiriyordu.
Katalonya’da 2012’den beri hızlanan ayrılıkçı adımları siyaseten önleyemeyen Madrid’deki Rajoy hükümetini yeren gazete, şimdi başkenti “siyasi olan konuyu hukukileştirmekle” suçluyor.
Odakta, Katalonya yerel hükümet başkanı Artur Mas’a, Katalan seçimlerinin ardından açılan dava var…
Geçen pazarki seçimleri, Katalonya yerel hükümeti başkanı Mas başkente meydan okuyarak “ayrılıkçılık yandaşları ve karşıtları” arasında plebisite dönüştürmüştü.
Anayasayı delerek düzenlediği geçen yılın “ayrılıkçılık referandumu”nun Madrid katında “yok sayılması” üzerine, Mas bu defa 2015 Eylül seçimlerini, malum olduğu üzere “ayrılıkçıların” üstünlük sağladığı yeni “plebisite dönüştürdü”.

Ayrılıkçıları ‘kahramanlaştırır’
Merkezi hükümet, yasal olan bu son seçimler için bir şey yap(a)madı...
Faturayı, üzerinden bir yıl geçen “bağımsızlık referandumuna” çıkarttı. O referandum nedeniyle Katalonya Yüksek Mahkemesi eliyle Katalan yerel hükümet başkanı Mas’a dava açtı.
Madrid’de iktidarda olan “Halkçı Parti/ Partido Popular-PP” ve de muhafazakâr “Yurttaşlar/Ciudadanos” dışında tüm siyasi partiler, “çaresizlik” işareti olarak algıladıkları bu hamleyi “hukukun siyasileştirilmesi” çerçevesinde eleştiriyor; güçler ayrılığının çiğnenmesine karşı çıkıyor ve bu adımın yerel hükümet başkanı Mas’ı “kahramanlaştırmaktan” başka işe yaramayacağını söylüyorlar.
“El Pais”in “aymazlık” dediği bu…
“Yaratıcı ve pragmatik yanıtlar gerektiren siyasi çatışmanın hukukileştirilmesinin” gaflet olduğuna işaret eden gazete; böylesi bir hamlenin aralarında çatlaklar olan “ayrılıkçıları büsbütün kenetlemeye” yarayacağını ve karşı kampa oksijen sağlayacağını söylüyor.
İtaatsizlik, görevi kötüye kullanmak, yetki gaspı, zimmet gibi suçlarla “bağımsızlık referandumu” bağlamında hakkında dava açılan Mas, 15 Ekim’de mahkemeye çıkacak.
Bu tarihin iç savaşta faşistler tarafınca kurşuna dizilen “ilk Katalonya Cumhuriyeti Başkanı” Lluis Companys’in 75. ölüm yıldönümüne üstelik isabet etmesi; yaşanan depremin artçılarını arttırıyor.
Rajoy’un pusulayı böyle yekten yitirmesine yol açan neden, kendisine artık partisinde bile tahammül edilmemesi ve “Katalonya krizi nedeniyle” çok ağır saldırıya maruz kalması. Siyasi hamisi eski başbakan Jose Maria Aznar bile şimdi kendisine sırt çevirmiş durumda.

‘Anayasal uzlaşma çöktü’
Muhafazakârların duayen lideri olan Aznar, 27 Eylül Katalan seçimlerindeki çıkan tablodan birinci derecede başbakanı sorumlu tutuyor.
“Verilmeyen her savaş kaybedilir” diyerek Rajoy’u, işlerin bu noktaya ilerlemesine seyirci kalmakla suçluyor!
Rajoy hükümeti, “El Pais”in “aymazlık” dediği işte bu şuursuz hamleleri, böyle sağdan ve soldan ateş altında kaldığı için yapıyor.
Madrid’deki “kısa devre”ye, gerçekte çapı çok büyük olan “devlet krizi” yol açıyor.
“Sağnak”ta iki yıldır konu ettiğim “İspanya’nın devlet krizini”, ülkenin en etkili gazetecilerinden Juan Luis Cebrian, şimdi Katalan seçimleri ardından “anayasal uzlaşma çöküşü” sözleriyle açıklıyor.
“İspanyol GSMH’nin yüzde 20’sini, nüfusunun yüzde 15’ini temsil eden bir bölgede anayasal sistem çöktü. Birbirinden beter İspanyol milliyetçiliği ile Katalan milliyetçiliği karşı karşıya geldi” diyen tanınmış gazeteci ekliyor:
“Demokratik angajmanlar güçlendirilmezse, bu kriz, yolsuzluklar ve vizyonsuzluğun tehdidi altında olan tüm siyasi sistemimize yayılır…”
Krizden çıkmanın tek yolu, İspanya’da federal sisteme geçiş ve yeni bir “federal anayasa” olarak görülüyor. Ona da gelecek yazıda devam edeceğim.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları