ABD, Suriye’den ne kadar çekilir?
Barış Doster
Son Köşe Yazıları

ABD, Suriye’den ne kadar çekilir?

22.12.2018 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

ABD Başkanı Trump’ın Suriye’den ABD askerlerini çekeceğini açıklaması, ülkemizde ve dünyada yankı yarattı. Trump’ın daha önceki çelişkili açıklamalarını, sıkça değiştirdiği kararlarını anımsatarak, ABD’nin kararında ne kadar samimi olduğunu tartışalım. Nesnel şartlara bakalım ve soru soralım.
Birincisi, ABD’nin Ortadoğu’ya yönelik politikası, emperyalist bir devlet olarak öncelikleri, ihtiyaçları, yöntemleri, araçları değişmemiştir. Önceliklerinin başında İsrail’in güvenliği, enerji kaynak ve güzergâhlarının denetimi, İran’ın kuşatılması, dört bölge ülkesinin bölünerek bir Kürt devletinin kurulması, Rusya’nın artan nüfuzunun geriletilmesi ve Çin’in bölgeden uzaklaştırılması gelir. Bunlar değişmediğine göre, soru şudur: ABD, Afganistan ve Irak’tan ne kadar “çekildi” ise Suriye’den de o kadar mı çekilecek?
İkincisi, Türkiye Fırat Nehri’nin doğusuna askeri harekât yapmaya hazırlanırken, ABD’nin Suriye’den asker çekmesi, zamanlama açısından dikkat çekicidir. Kaldı ki ABD yönetimi, Türkiye’ye 3.5 milyar dolar değerinde Patriot füze savunma sisteminin satışına onay da vermiştir. Yani, Türkiye’yi memnun edecek iki adım atmıştır art arda.
Üçüncüsü, Türk halkındaki ABD karşıtlığından memnun olmayan; Rusya, İran ve Türkiye’nin oluşturduğu Astana Süreci’ni dağıtmak isteyen; Türkiye ve Rusya’nın arasını açmaya çalışan ABD’nin, Türkiye’yi bir miktar tatmin etmek için, kimi taktik adımlar atması, kendisi açısından doğaldır. ABD’nin kararının ardından İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmesi de, zamanlaması ve gündemi açısından önemlidir. Kaldı ki, geçen hafta Astana Süreci’nin 3 aktörünün İsviçre’de, Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi’nin katılımıyla buluşup, Suriye’de yeni anayasa için komisyon kurulmasında uzlaşması da, ABD’nin Astana Süreci’ni dağıtamadığını göstermiştir.
Dördüncüsü, herkesin kafasını şu sorular kurcalamaktadır: ABD bu adımı, neyin karşılığında attı? Hedefi ne? Askeri ve mali gücü tükendiği için mi çekiliyor? Rusya’yla anlaştığı için mi? Kara gücüm dediği PKKPYD - YPG terör örgütü ve Suudi Arabistan’ın öncülük ettiği Arap ülkelerini vekil bırakarak mı çekiliyor? ABD yapımı olan IŞİD terör örgütünü gerçekten yendiği için mi? Suriye’de askeri başarısızlığı kabul ettiği için mi çekiliyor? Avrupalı müttefiklerinin el altından Esad’la temas kurmaya başladıklarını bildiği için mi? 2 bin askeri, 12 gözlem noktası, 20 üssüyle bulunduğu Suriye’den, taktik bir adım olarak, geçici bir süre için mi çekiliyor? Türkiye’yle daha fazla gerilim yaşamak istemediği için mi? Türkiye’nin Fırat Nehri’nin doğusuna askeri harekât düzenlemesini engelleyemeyeceğini anladığından mı çekiliyor? Türkiye’yi yanına çekmek adına, Ankara’nın kapsamı ve süresi sınırlı bir askeri harekâtına rıza gösterdiği için mi?

Bölge ülkelerinin tavrı
Yukarıdaki soruların yanıtı şimdilik belirsizdir. Komplo teorilerinin çokça öne çıktığı bir konuda ve dönemde, soğukkanlı düşünmek gerekir. Zira iç siyasette, her konunun sınırsız ölçüde siyasallaştığı bir süreçte, ABD gibi bir güç, bu kararıyla, iktidar partisine, yerel seçimlerde kullanacağı bir dış politika malzemesi verdiğini de bilir. Bunun da karşılığını almak ister.
PKK – PYD – YPG mensubu teröristlerden 70 bin kişilik ordu oluşturan ABD, çekilme kararıyla hem “kara gücüm” dediği terör örgütünü, hem Avrupalı müttefiklerini üzmüştür. Suriye’nin yüzde 1’ini denetiminde tutan IŞİD terör örgütü ise bu çekilmeden memnundur. Yeniden güçlenmenin hesabını yapmaktadır. Fakat bunlardan çok daha önemli olan, ABD’nin bölmeye çalıştığı 4 bölge ülkesinin (Irak, Suriye, İran, Türkiye) tavrıdır. Gerekçesi ne olursa olsun, ABD’nin çekilmesi, onlar için fırsattır. Bölge merkezli bir politika oluşturmak için yararlanmaları gerekir. Türkiye’nin askeri başarısına koşut bir siyasi kazanım elde etmek için de bu şarttır.
Kıssadan Hisse: Bölge merkezli dış politika birikimi de, bölge ülkelerini bir ittifakta toplayabilme kabiliyeti de Türkiye’de vardır. Erken Cumhuriyet dönemi bunun örnekleriyle doludur.  

Yazarın Son Yazıları

Muhalefet ve değişimin yönü

Muhalefet ve değişimin yönü

Devamını Oku
14.06.2023
İktidar ve anayasa değişikliği

İktidar ve anayasa değişikliği

Devamını Oku
10.06.2023
Mehmet Şimşek’ten kimler, ne bekliyor?

Mehmet Şimşek’ten kimler, ne bekliyor?

Devamını Oku
07.06.2023
Yeni CHP, başkalaşan CHP, dönüşen CHP

Yeni CHP, başkalaşan CHP, dönüşen CHP

Devamını Oku
03.06.2023
Seçmenle inatlaşmak

Seçmenle inatlaşmak

Devamını Oku
31.05.2023
İttifakın etkisiz elemanı

İttifakın etkisiz elemanı

Devamını Oku
27.05.2023
Sinan Oğan, iktidar ve itibar

Sinan Oğan, iktidar ve itibar

Devamını Oku
24.05.2023
Hangi CHP? Yenisi mi? Gerçeği mi?

Hangi CHP? Yenisi mi? Gerçeği mi?

Devamını Oku
20.05.2023
Seçimin sayısal ve siyasal tahlili

Seçimin sayısal ve siyasal tahlili

Devamını Oku
17.05.2023
Seçimler ve sosyal medya

Seçimler ve sosyal medya

Devamını Oku
13.05.2023
Seçimler ve seçim kampanyaları

Seçimler ve seçim kampanyaları

Devamını Oku
10.05.2023
Seçimler ve ulusal güvenlik

Seçimler ve ulusal güvenlik

Devamını Oku
06.05.2023
Seçimler ve milli savunma sanayimiz

Seçimler ve milli savunma sanayimiz

Devamını Oku
03.05.2023
Seçimler, dış politika ve küresel rekabet

Seçimler, dış politika ve küresel rekabet

Devamını Oku
29.04.2023
Milliyetçilik nedir? Ne değildir?

Milliyetçilik nedir? Ne değildir?

Devamını Oku
26.04.2023
Seçimler, devrimler ve bilinçli yurttaşlar

Seçimler, devrimler ve bilinçli yurttaşlar

Devamını Oku
22.04.2023
Seçimler, yurttaşlık bilinci ve kimlik siyaseti

Seçimler, yurttaşlık bilinci ve kimlik siyaseti

Devamını Oku
19.04.2023
Seçimler ve ekonomik vaatler

Seçimler ve ekonomik vaatler

Devamını Oku
15.04.2023
Aday listeleri, sultanlar ve kapıkulları

Aday listeleri, sultanlar ve kapıkulları

Devamını Oku
12.04.2023
Seçimler ve sahte demokratlar

Seçimler ve sahte demokratlar

Devamını Oku
08.04.2023
Seçim, demokrasi ve demagoji

Seçim, demokrasi ve demagoji

Devamını Oku
05.04.2023
Erol Bilbilik’in ardından

Erol Bilbilik’in ardından

Devamını Oku
01.04.2023
Seçimler ve pazarlıklar

Seçimler ve pazarlıklar

Devamını Oku
29.03.2023
Orhan Karaveli’nin ardından

Orhan Karaveli’nin ardından

Devamını Oku
25.03.2023
Seçimler, partiler ve adaylar

Seçimler, partiler ve adaylar

Devamını Oku
22.03.2023
Çanakkale Zaferi ve günümüz siyasetçileri

Çanakkale Zaferi ve günümüz siyasetçileri

Devamını Oku
18.03.2023
İttifaklar, siyaset ve Cumhuriyet

Hem Millet İttifakı hem Cumhur İttifakı, seçmen tabanlarını genişletmek ve bünyelerine yeni müttefikler katmak için çabalarını hızlandırdı. Altılı masada siyasal İslamcı gelenekten üç parti var; Saadet Partisi, DEVA Partisi, Gelecek Partisi. Cumhur İttifakı zaten siyasal İslamcı, muhafazakâr yönü çok daha baskın bir ittifak ve bunu daha da güçlü kılmak istiyor. Yeniden Refah Partisi ve HÜDA PAR’la görüşüyor.

Devamını Oku
15.03.2023
Seçimler ve ittifaklar

Seçimler ve ittifaklar

Devamını Oku
11.03.2023
Millet İttifakı ve olasılıklar

Millet İttifakı ve olasılıklar

Devamını Oku
08.03.2023
Dağılan masa ve İYİ Parti

Dağılan masa ve İYİ Parti

Devamını Oku
04.03.2023
Deprem ve ahlak

Deprem ve ahlak

Devamını Oku
01.03.2023
Deprem ve cehalet

Deprem ve cehalet

Devamını Oku
25.02.2023
Deprem, onur ve kader

Deprem, onur ve kader

Devamını Oku
22.02.2023
Deprem ve devlet (18 Şubat 2023)

Deprem ve devlet

Devamını Oku
18.02.2023
Deprem ve büyük yenilgimiz

Deprem ve büyük yenilgimiz

Devamını Oku
15.02.2023
Depremin gösterdikleri

Depremin gösterdikleri

Devamını Oku
11.02.2023
Deprem ve sorumlular

Deprem ve sorumlular

Devamını Oku
08.02.2023
6’lı masadaki çatlak

6’lı masadaki çatlak

Devamını Oku
04.02.2023
Fakir milletin zengin siyasetçileri

Fakir milletin zengin siyasetçileri

Devamını Oku
01.02.2023
Batı’dan Doğu’ya kayan güç ve Türkiye

Batı’dan Doğu’ya kayan güç ve Türkiye

Devamını Oku
28.01.2023