Bari bayramda hatırlayalım

25 Eylül 2015 Cuma

Bayram günü yoğun siyasi gündeme dair bir şey yazmayacağım, ama bu vesileyi canınızı daha fazla sıkacak bir konuyu hatırlatmak için kullanacağım. Hep şikâyet ediyorum, ama sonuçta ben de aynı tuzağa düşüyorum; siyasi gündemin öne çıkan konularına dalıp, öne çıkmayan, çıkarılmayan çok önemli konuları yazmayı, hatırlatmayı ihmal ediyorum.
İşçi, emekçi, yoksul, garibanların hayatı, sorunları ve hatta ölümleri çok uzun bir zamandır gündeme getirilmeye değer bulunmayan konular. Artık, gündem olmak için, Soma faciasında olduğu gibi, yüzlercesinin hayatını yitirmesi gerekiyor. Teker teker, hatta üçer beşer ölümler haberlerde en fazla altyazı olarak geçiyor. Dahası var; inşaatlarda ölenlerin çoğu iş kazası kaydına geçmiyor, mevsimlik işçilerin onlarcası ekmek parası uğruna istif istif çıktıkları yolculuklarda can verdiğinde olay trafik kazası hükmüne geçiyor. Pizza dağıtımı gibi sektörlerde can veren güvencesiz, kayıtsız emekçilerin adı dahi anılmıyor, sağlıksız, güvenliksiz iş ortamlarında sağlığını kaybeden, sakatlanan emekçilerin sesi soluğu medyada akis bulamıyor. Kısacası, yoksulluk popüler konu değil; bayağı polemik yazıları, haberleri kadar yazanı çizenine şöhret kazandırmıyor. Dahası, işçi, emekçi, yoksul konusu, “modası geçmiş solculuk” sayılıyor, “moda olan” şık siyaset çıkışları öne çıkıyor. Emek sorunları ile ilgili çabalar, sivil toplum, demokrasi alanlarının dışında, bunlarla bağlantısız işler muamelesi görüyor.

Körleşme
Türkiye sosyal haklar, güvenceler konusunda hep sorunlu bir ülke, ama son on yıldır, ekonomik büyüme politikaları, iş cinayetleri sorununu daha da büyüttü. Rakamlar önümüze geldiğinde inanılmaz, ama zaten pek önümüze gelmiyor. Bizim gibi yazan çizen takıma ulaştırılan raporlar, ses verme çabaları, daha “parlak” konular arasında unutulup gidiyor. Daha önce de yazdım bu çabalardan biri, “Adalet Arayana Destek Grubu” tarafından hazırlanan “İş Cinayetleri Almanağı”, yıllık derlemeler. Sadece sayılardan ibaret değil, haber özetleri ve görseller ile desteklenmiş vicdan uyarıcıları. Kimlere ne kadar ulaşabiliyor bilmiyorum, keşke hepiniz bu tür derlemelere, bilgilendirmelere bir göz atsanız, rahatınız bozulsa; nasıl bir ülkede, nasıl bir dünyada, nasıl bir devirde yaşadığımızı daha iyi kavrasak. Dahası, rahatınız, rahatımız bozulmazsa, bu konulardaki körleşme daha da ağırlaşacak, ağırlaşıyor.

Rekabet uğruna
“Nasıl bir ülke, nasıl bir dünya, nasıl bir devir”de yaşıyoruz kavramak lazım diyorum. Zira, öncelikli sorumluluğumuz kendi ülkemizde yaşananlara itiraz etmek, bu yöndeki çabalara kulak vermek, ama bizdeki körlük biraz da tüm dünyada yaygın olan körleşmenin bir parçası. Sol siyasetlerin iflası, yoksulu, emekçiyi, adaleti, eşitliği tamamen gündem dışı bıraktı. Oysa, dünya bu konularda hiç de iç açıcı olmayan bir yönde seyrediyor. Gelişmiş ülkelerde, sosyal kazanımlarda uzun zamandır geri dönüş yaşanırken, piyasa ekonomisi ile yeni tanışan ülkelerde, ucuz üretim, küresel rekabet uğruna tam bir vahşet yaşanıyor.
Bazı ülkelerde, iş ve emek kölelik düzeyine itilmiş, diğer taraftan ülkelerindeki, sadece çatışma ve savaş değil, aynı zamanda yoksulluktan kaçmaya çalışanlar, yollarda can veriyor. Bazılarından haberimiz oluyor, diğerlerinden hiç haberimiz yok, iş, aş peşinde yollara, denizlere dökülenlerin bazısı adeta köle tacirlerinin eline düşüyor, zorunlu çalışmaya mecbur ediliyor, kadınlar satılıyor, organlar satılıyor, insanlık ölüyor. Modası geçmiş solculuk yapmayalım veya canımızı sıkmayalım diye tüm bu olanları daha ne kadar bilmezden, anlamazdan gelebiliriz?
Bayramlar, sadece sevinçlerin değil, acıların da paylaşılması gerektiği ortaklaşma günleridir, benim bayram tebriğim de böyle olsun. Biliyorum, “kurban” konusu bazılarınız için tartışmalı, hatta sevimsiz bir konu biliyorum, ama inananlar için kurban paylaşma ve daha önemlisi, insan hayatının bedellerine bir gönderme, bir kefaret sembolüdür, üzerinde derinlemesine düşünülmezse et ziyafetine dönüşür o başka.
Her şeyden önce, emekçinin, yoksulun, garibin ve onun ötesine onların hakları için mücadele edenlerin bayramı kutlu olsun.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Yeni devlet’ 7 Ağustos 2017

Günün Köşe Yazıları