Yeniden yürüyüş vakti

19 Mayıs 2016 Perşembe

Önce 23 Nisan resepsiyonunu iptal ettiler.

Bu kez de 19 Mayıs yürüyüşünü yasaklamaya kalktılar.

Cumhuriyet’i anımsatan her şeye karşılar.

23 Nisan yerine Kutü’l Amare...

19 Mayıs yerine 29 Mayıs...

Parlamento yerine Başkanlık...

Cumhurbaşkanlığı yerine Sultanlık...

***

Bahane hazır:

Şehitler var; yastayız.

Güvenlik tehlikede; hassasız.

Ama her nedense o şehitlerin yası, şaşaalı nikâh törenine işlemiyor.

Güvenlik tehdidi, 29 Mayıs yürüyüşünü engellemiyor.

Asıl amacın Cumhuriyet’i savunmasız, sahipsiz, temelsiz bırakmak olduğu net bir şekilde görünüyor.

Giderek “çocuk bayramı” olarak anılan 23 Nisan’ın doğuş koşullarını hatırlatmakta yarar var:

23 Nisan 1920’de İstanbul ve Antep gibi, İzmir, Aydın, Salihli, Akhisar hattı da işgal altındaydı. Anadolu’da 60’a yakın isyan ateşi yanıyordu. Bu koşullar altında toplanabilen Meclis, bugün daha mı zor koşullar altında ki bir anma dahi yapamıyor?

19 Mayıs 1919’da Osmanlı teslim olalı, daha 6 ay olmuştu. Çanakkale düşmana teslim edilmiş, imparatorluk son dönemecine girmiş, Itilaf donanması Boğaz’a girip namlularını Saray’a çevirmişti. O koşullar altında başlatılabilen umut yürüyüşü, bugünkü koşullarda mı yapılamayacak?

***

Mustafa Kemal, işgal İstanbul’unu, “Koskoca şehir, yüz binlerce insanı ile sesi kısılmış halde” diye tarif ediyordu.

Bugüne ne kadar uyuyor.

İstiklal Marşı “Korkma” diye başlayan bir ulusun daha fazla korkuyla sinme lüksü yok.

23 Nisan’da onca farklı görüşten, inançtan insanı, ortak bir hedefin çatısı altında toplayabilen Meclis’in, bugün tek sesli hale getirilmeye tahammülü yok.

1919’un 19 Mayıs’ında istibdada karşı Samsun’dan Ankara’ya yürüyenlerin yolundan gidenlerin, bugünkü baskılara daha fazla kayıtsız kalma şansı yok.

Gün, 19 Mayıs’ın, 23 Nisan’ın tarihine layık davranma günüdür.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları