Erdoğan zap tedilemiyor
Leyla Tavşanoğlu
Son Köşe Yazıları

Erdoğan zap tedilemiyor

29.06.2014 01:54
Güncellenme:
Takip Et:

Ajc’nin Uluslararası Koordinatörü Isaacson, AKP’nin İslamcı teröristlere yardımına ateş püskürüyor

Bir süredir Washington’daki etki odaklarından AKP ve Başbakan Erdoğan’a ağır eleştiri sesleri yükseliyor. Bunlardan birisi de ABD’nin en etkili Yahudi kuruluşlarından AJC’nin Uluslararası Çalışmalar Koordinatörü Jason Isaacson’a ait. Isaacson, bir zamanlar Ankara ve Washington arasında bahar havası yaşandığına ancak son dönemlerde Erdoğan ve AKP hükümetinin söz ve davranışları nedeniyle bu atmosferin iyice bozulduğuna vurgu yapıyor. Irak-Şam İslam Devleti (IŞİD) isimli terör örgütüne hiçbir şekilde destek verilmemesi, örgütün eli kanlı çılgın canilerden oluştuğuna işaret eden Isaacson, “Türkiye, Suriye’de savaşan radikal gruplara en tehlikeli silahları yollayıp destek verdi” diyor. Erdoğan’ın sürekli olarak Batı ve ABD’yi Türkiye’deki karışıklıkların odağı olmakla suçladığını söyleyerek şu çarpıcı soruyu soruyor: “Ayakkabı kutuları dolusu milyonlarca doları da Batılı güçler mi o kutulara yerleştirdi?”
- Bugün Türkiye-ABD ilişkilerinde gelinen nokta sizce ne anlama geliyor?
J.I.- Mutlaka Obama yönetiminin ilk dönemlerini hatırlıyorsunuzdur. Başkan Obama, seçildikten hemen sonra ilk yurtdışı resmi ziyaretini Türkiye’ye yapmıştı. O ziyaret sırasında Ankara’da yaptığı konuşmada Türkiye ve İslam dünyasıyla ilişkilerindeki vizyonunu anlatmıştı. O dönem Türkiye’yi pek çok açıdan bir köprü ve model bir ülke, liderini de o köprüde bir demokrasi modeli olarak gördüğü çok açıktı. Ama bu bakış açısı değişti.
- Neden bu bakış açısı değişti?
J.I.- Türkiye Başbakanı’nın yıllar içinde kabul edilemez, pervasız, cüretkâr, fevri söz ve davranışları, sadece Irak değil, İran gibi stratejik konularda Türkiye’nin ABD’yle müttefiklik bağlamında tutarsızlığı yüzünden değişti. Ankara’nın İran’a, uzun bir süre yaptırım uygulanmaması için yardımcı olduğu biliniyor. Ayrıca Ankara, Suriye’de savaşan en radikal gruplara da destek verdi.
İsrail’e karşı son derece sert söylemler kullandığı da hafızalarda.
Başbakan Erdoğan ağzına geleni söyleme alışkanlığı içine girdi. Bir hükümet başkanının bu sözleri söyleyebilmesi büyük şaşkınlık yaratıyor. Bence bütün bunlar Ankara’ya olan güveni kaybettirdi. Ancak Türkiye, ABD için çok önemli bir ülke. Ancak bu önemli ülkenin hükümeti artık sıklıkla sorun yaratıyor.
Başbakanınız 2013’te Batı’yı ülkesinde siyasi karışıklıklar yaratmak, 17 Aralık’ta patlak veren yolsuzluk skandallarından sorumlu olmakla suçladı. Yani ayakkabı kutuları dolusu milyonlarca doları da Batılı güçler mi o kutuların içine yerleştirdi? Gerçekten kahkahayla gülünesi bir iddia. Erdoğan için Batı, ABD, İsrail, bütün dış güçler, hatta Gülen Hareketi suçlu. Ama kendisi ve yandaşları masum.
- Sizce Erdoğan bunu neden yapıyor?
Acaba tabanını sıkı tutmak için mi? J.I.- Tarih, azınlık gruplarını ya da dış güçleri ülkelerindeki bütün kötülüklerin anası olarak göstermeye çalışan popülist politikacılarla dolu. Bu otokrat eğilimleri olan kişilerin kullandıkları en kötü ve tehlikeli yöntemdir.
Demokrasilerde tepkinizi gerektiği biçimde verecek, sonuna kadar mücadele edeceksiniz. Aslında bu kadar sert otokrasi ve şiddetli muameleler karşısında bunu yapmanın zor olduğunu da kabul ediyorum. Siz gazeteciler arasında Erdoğan’a en hafif eleştiriyi bile getirenin kendini hapiste bulduğunu biliyorum.

Müslüman Kardeşler’in Türkiye’nin demokratik müttefikleri olduğu iddiası tümüyle saçma ve mantık dışı. Ankara üstüne üstlük Suriye’de savaşan radikal gruplara destek verip en tehlikeli silahları yolladı. Lübnan’daki terör örgütü Hizbullah’la ittifaka girdi.  

Başbakanınız 2013’te Batı’yı ülkesinde siyasi karışıklıklar yaratmak, 17 Aralık’ta patlak veren yolsuzluk skandallarından sorumlu olmakla suçladı. Yani ayakkabı kutuları dolusu milyonlarca doları da Batılı güçler mi o kutuların içine yerleştirdi?  

‘Dostunuz olmak zorlaşıyor’   

- Sizce Türkiye’de bu olabilir mi? J.I.- Neden olmasın? Yalnız şunu söylemek istiyorum. Artık Türkiye’de insanların demokrasiyi kurtarmaları gerekir. Bunu Türklerin kendileri yapmalıdır. Muhalefete üzülüyorum. İşleri kolay değil. Sorumsuz bir lideriniz var. Fazlasıyla güçlü bir iradeye sahip.
Burada güçlü derken kelimeyi yanlış kullandım. Güçlü irade anlam itibarıyla bilgeliği de kapsar. Oysa liderinizde kas gücü takıntı haline gelmiş durumda gibi görünüyor. Bu da ülkenizin uzun vadeli çıkarlarına hiç de yararlı olmuyor. Türkiye uluslararası topluma entegre olma, Batı’nın güçlü bir ortağı haline gelme ve bütün komşularıyla önemli ilişkiler kurma ihtiyacında. Paranoya, komplo teorileri bezirgânlığı, korku ve sindirme politikaları yerine demokratik güdülerle yönetilmelidir. Ayrıca farklı düşünenlere, muhalefete tahammül ve saygı dagereklidir. Bu bizim tarafımızdan anlaşılamaz bir durum ve ülkenizin dostu olmayı da zorlaştırıyor.
- Türkiye’de bir mahkemenin İsrailli eski komutanları Mavi Marmara olayı yüzünden müebbet hapse mahkûm etmesini nasıl karşıladınız?
J.I.- TBMM mahkemenin kararını geçersiz kılacak bir karar alabilir. İsrail hükümeti Mavi Marmara olayında operasyonel hatalar olduğunu kabul etti ve bunun için özür dileyeceğini açıkladı. Ama İsrail, bir terör örgütü tarafından Gazze’ye silah giriş çıkışını engelleyerek kendi vatandaşlarının güvenliğini korumaya çalışıyordu. Gayri meşru yollardan Gazze’ye silah sokulması işleri hiç de kolaylaştırmadı. Hiçbir şey ulusal görevlerini yerine getiren İsraillilere kötü muameleyi mazur göstermez. Bütün bunlar İsrail’le Türkiye’nin yakınlaşmasını engellememeli. Bölgede iki kardeş demokrasi, barış içinde yan yana yaşamalıdır.

Kanlı katil IŞİD nasıl desteklenir?

Bu radikallerin yaptıklarına göz yumulmamalı, sırtları sıvazlanmamalıdır. Bu çılgın katillerin Türk vatandaşlarını rehin tutmaları menfur ve son derece rahatsız edici bir durumdur

- Yani bu sözlerinizden şunu mu anlamalıyım?
Türkiye’de muhalefet çok parçalı mı demek istiyorsunuz? J.I.- Evet, öyle. Muhalefet bu durumda olunca da demokrasi ciddi biçimde erozyona uğruyor. Demokratik güçlerin harekete geçebilmesi için daha kaç tehlike çanının çalması, daha kaç kişinin cezaevine girmesi, daha kaç kişinin öldürülmesi lazım?
Türkiye bu devin bu dünyadan göçüp gitmesini mi beklemeli, onunla mücadele edecek cesareti bulmak yerine? Başbakanınızın İslam dünyasıyla böylesine sıkı bir ittifaka girmesi Batı için de önemli bir sorun oluşturuyor. Mısır’da Muhammed Mursi’nin seçimle işbaşına gelmiş bir devlet başkanı olduğu, demokratik olmayan bir biçimde görevinden alındığı doğru.
Ancak Mursi iktidarının Mısır’da demokrasiyi yerle bir ettiği de doğru. Müslüman Kardeşler’in Türkiye’nin demokratik müttefikleri olduğu iddiası tümüyle saçma ve mantık dışı. Aslında Türkiye’nin Doğu Akdeniz’in büyük güçlerinden birisi olması gerekirken
Türkiye,
kendini Mısır ve öbür Arap ülkelerinden, ayrıca da Ortadoğu’nun kimi devletlerinden soyutladı. Üstüne üstlük Suriye’de savaşan radikal gruplara destek verip en tehlikeli silahları yolladı. Lübnan’daki terör örgütü Hizbullah’la ittifaka girdi.
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi Doğu Akdeniz’e, Kıbrıs-İsrail doğalgaz arama projesini engellemek için savaş gemileri gönderdi. Bu kışkırtıcı davranışlar ne Türkiye’nin çıkarına ne bölge barışı ve güvenliğine ne de Türkiye’nin bölgedeki ülkelerin refah ve istikrarını sağlayabilecek denge rolü oynamasına hizmet etmiştir. Ankara hükümetinin yaptıkları Türkiye’nin AB üyeliğinden gittikçe uzaklaşmasına da neden olmaktadır. Bütün bunlar Erdoğan’ın hoşuna gidebilir. Ama Türkiye’de herkesin, özellikle de modernizasyon, gelişme ve Türkiye’nin uluslararası topluma entegre olduğunu görmek isteyenlerin bu gidişattan memnun olduğunu hiç düşünmüyorum.
- IŞİD denilen terör örgütünün Musul’u işgal edip Başkonsolos ve Türkiye’nin Musul Konsolosluğu personeliyle başka vatandaşlar olmak üzere 80 kişiyi günlerdir rehin tutması sizce ne demek?
J.I.- Allah’ın iradesini yorumlayıp onu hayata geçirmede tek hak sahibi oldukları iddiasını öne süren radikal gruplar bir de üstelik Allah adına toplu katliam ve şiddet hareketlerine başvururken Allah’ın ve insanoğlunun bütün yasalarını ayaklar altında çiğniyorlar.
Bu radikaller kesinlikle desteklenmemeli, bunların yaptıklarına göz yumulmamalı ve sırtları sıvazlanmamalıdır. IŞİD eli kanlı katillerden oluşan terörist bir örgüttür. Bunu böyle bilmek ve şiddetle kınamak gerekir. Bu çılgın katillerin Türk diplomatları ve başka Türk vatandaşlarını rehin tutmaları menfur ve son derece rahatsız edici bir durumdur.
Bu, IŞİD’in uygar toplum değerlerini reddettiğinin bir başka kanıtıdır. Bütün Türklerle birlikte rehinelerin bir an önce sağ ve salim kurtulmaları için dua ediyorum.
- Peki, bizim yerel seçimlerde AKP’nin bütün çabalarına, yerel yönetimler yasasını kendi lehine değiştirmesine karşın yüzde 43 oy almasını nasıl karşıladınız?
J.I.- Yüzde 43 yüksek bir oran. Ama seçmenlerin büyük çoğunluğu değil. Zaten bildiğim kadarıyla AKP’nin aldığı oy şimdiye kadar yüzde 50’yi bulmamıştı. Türkiye’de dolayısıyla şöyle bir tablo ortaya çıkıyor: Neredeyse yüzde 50 Erdoğan’a oy verirken seçmenin öbür yarısı vermiyor.
Sanıyorum AKP’ye ideolojikten çok ekonomik nedenlerle oy veriliyor. Ben, Türklerin çoğunluğunun tek adam yönetimi istediklerine inanmıyorum. Ayrıca insanların AKP’ye, muhalefetin zayıflığı nedeniyle tahammül ettiklerini düşünüyorum.

P O R T R E

JASON ISAACSON
New York doğumlu. Vassar College’dan siyaset bilimi ve İngilizce konularında 1975’te lisansüstü derecesini aldı. Uzun yıllar gazetecilik yaptı.
Demokrat senatör
Christopher Dodd’un özel kalem müdürlüğü görevini yürüttü, danışmanlığını yaptı.
1991’de ABD’nin en etkili Yahudi düşünce kuruluşlarından American Jewish Committee’ye katıldı. 1991-92 arası Madrid, Moskova ve Washington’da Ortadoğu barış görüşmelerinde yer aldı. 1993’te Viyana’daki İnsan Hakları Konferansı’nda AJC’yi temsil etti. Ortadoğu’yla ilgili toplantılara katıldı. Şimdiki görevi AJC’nin ABD Yönetimi’yle İlişkiler ve Uluslararası Çalışmalar Koordinatörlüğü. Fransa Kültür ve İletişim Bakanlığı’yla Fas Kralı VI. Muhammed’den aldığı iki önemli nişanı var.   

Yazarın Son Yazıları

Tedavi olsunlar

Tedavi olsunlar

Devamını Oku
01.03.2015
TBMM’ye magandalar hâkim

TBMM’ye magandalar hâkim

Devamını Oku
22.02.2015
MİT Erdoğan’ın arka bahçesi

MİT Erdoğan’ın arka bahçesi

Devamını Oku
15.02.2015
Umutsuzluk radikalizme itiyor

Umutsuzluk radikalizme itiyor

Devamını Oku
08.02.2015
Zorba kaderimize hükmediyor

Zorba kaderimize hükmediyor

Devamını Oku
01.02.2015
Ak Saray İslamiyetin mezarı

Ak Saray İslamiyetin mezarı

Devamını Oku
25.01.2015
AİHM’ye meydan okuyorlar

AİHM’ye meydan okuyorlar

Devamını Oku
18.01.2015
Bozdağ’a verecek notum yok

Bozdağ’a verecek notum yok

Devamını Oku
11.01.2015
Her apartmandan burs

Her apartmandan burs

Devamını Oku
04.01.2015
Maltepe’ye Noel tatili

Maltepe’ye Noel tatili

Devamını Oku
28.12.2014
Yasa tanımazlar hükümeti

Yasa tanımazlar hükümeti

Devamını Oku
21.12.2014
Tezgâh 11 yıl önce kuruldu

Tezgâh 11 yıl önce kuruldu

Devamını Oku
14.12.2014
Yüzde 10 barajı hak ihlali

Yüzde 10 barajı hak ihlali

Devamını Oku
07.12.2014
Saraylarla işimiz olmaz

Saraylarla işimiz olmaz

Devamını Oku
30.11.2014
Aman Allahım bu ne?

Aman Allahım bu ne?

Devamını Oku
23.11.2014
Laiklik Türkiye için şans

Laiklik Türkiye için şans

Devamını Oku
16.11.2014
‘Saraylar değer katmaz’

‘Saraylar değer katmaz’

Devamını Oku
09.11.2014
Atatürk’süz çağdaşlık hayal

Atatürk’süz çağdaşlık hayal

Devamını Oku
02.11.2014
İnsanlık suçu işleniyor

İnsanlık suçu işleniyor

Devamını Oku
26.10.2014
'Erdoğan' denince Obama ne düşünüyor?

Eski ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Bryza, Washington’ın Ankara’yı dinlemesini haklı görüyor:

Devamını Oku
19.10.2014
Naylon tezkere...

Naylon tezkere...

Devamını Oku
12.10.2014
Devleti dinamitlediler

Devleti dinamitlediler

Devamını Oku
05.10.2014
Sosyal demokrasinin iktidarı

Sosyal demokrasinin iktidarı

Devamını Oku
28.09.2014
Ayak oyunlarına kurban

Ayak oyunlarına kurban

Devamını Oku
21.09.2014
IŞİD kontrolden çıktı

IŞİD kontrolden çıktı

Devamını Oku
14.09.2014
Mezhepçi diplomasi

Mezhepçi diplomasi

Devamını Oku
07.09.2014
Cumhuriyetin temel taşı

Cumhuriyetin temel taşı

Devamını Oku
31.08.2014
Dışişleri ‘sırf’ sorun

Dışişleri ‘sırf’ sorun

Devamını Oku
24.08.2014
Aklınızı başınıza toplayın

Aklınızı başınıza toplayın

Devamını Oku
17.08.2014
Demokrasicilik oynuyoruz

Demokrasicilik oynuyoruz

Devamını Oku
10.08.2014
Toplumu anlayamıyoruz

Toplumu anlayamıyoruz

Devamını Oku
03.08.2014
İletişimin özünde insan ve psikoloji var

İletişimin özünde insan ve psikoloji var

Devamını Oku
30.07.2014
Kadın siyasette yok

Kadın siyasette yok

Devamını Oku
27.07.2014
Rumlar iyi cambazdır

Rumlar iyi cambazdır

Devamını Oku
20.07.2014
Özel yetkili bizde de var

Özel yetkili bizde de var

Devamını Oku
06.07.2014
Erdoğan zap tedilemiyor

Erdoğan zap tedilemiyor

Devamını Oku
29.06.2014
Artık saygı kalmadı

Artık saygı kalmadı

Devamını Oku
22.06.2014
Yapan bedeli öder

Yapan bedeli öder

Devamını Oku
15.06.2014
Türkiye çocuğa yabancı

Türkiye çocuğa yabancı

Devamını Oku
01.06.2014
İnsan canı pahasına kâr

İnsan canı pahasına kâr

Devamını Oku
25.05.2014