Prof. Dr. Ali Tekcan görevden alınmasına tepki: Hukuksuzluk bitmiyor

Kayyum rektör protestolarının sürdüğü Boğaziçi Üniversitesi’nde Psikoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ali Tekcan, geçen ay gerekçe belirtilmeden görevden alındı. Karara tepki gösteren Boğaziçi Üniversitesi psikoloji bölümü mezunları, 246 mezunun imzaladığı bir metin yayımladı. 

Görevinden uzaklaştırılan Prof. Dr. Tekcan’ın bilişsel psikoloji alanındaki çalışmalarıyla üniversitenin ulusal ve uluslararası tanıtımına ve çeşitli bölümlerden Boğaziçililerin yetişmesine katkıda bulunduğu vurgulanan açıklamada “Prof. Dr. Tekcan, üniversitemizin dünya çapındaki başarısında büyük emek sahibi hocalarımızdandır” denildi.

(Ali Tekcan)

‘DAYANIŞMA İÇİNDEYİZ’

Metinde “Prof. Dr. Ali Tekcan hocamızın yanında olduğumuzu, üniversite yönetimi tarafından alınan pek çok gerekçesiz, hukuka aykırı kararı endişeyle takip ettiğimizi ve bu kararlara karşı duran tüm Boğaziçi Üniversitesi bileşenleriyle dayanışma içinde olduğumuzu kamuoyuna duyururuz” ifadeleri kullanıldı. 

Tekcan, bölümdeki öğretim üyelerinin oybirliğiyle aldığı kararla ve dekanın da onayıyla Mart 2022’de bölüm başkanlığına asaleten atanmıştı. Kasım 2022’deyse Tekcan görevden alınmış ama bölümdeki anabilim dalı başkanlarının görüşüyle aynı pozisyona bu sefer vekâleten atanmıştı. Vekâleten görevlendirmeler en fazla altı ay olabiliyor. Tekcan, bu nedenle Mayıs 2023’te başkanlığa yeniden vekâleten atanmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ocak 2021’de AKP’de birçok görev üstlenen ve İstanbul 1’inci Bölge’den milletvekili aday adayı olan Melih Bulu’yu Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atamıştı. Ağustos 2021’de ise bir gece yarısı Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile görevden alınan Bulu’nun yerine ise yardımcısı ve vekili Prof. Dr. Naci İnci Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atanmıştı. Boğaziçi Direnişi İnisiyatifi’nden yapılan açıklamada, İnci’nin rektör olarak atanmasına tepki gösterilmiş, “Kayyum atayan zihniyet irademizi yine yok sayıp Naci İnci ile varlığını sürdürmeye çabalıyor fakat bizler hâlâ buradayız!” ifadeleri kullanılmıştı.