19 Mayıs'ın Düşündürdükleri...

19 Mayıs'ın Düşündürdükleri...
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.05.2009 - 05:31

19 Mayıs 1919, yeni bir Türk devletinin doğmakta olduğunun simgesidir. 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkıntıları üzerinde yeni bir Türk devletini kurma amacıyla, Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basmış ve geri dönüşü olmayan bir süreci başlatmıştır.

Ulusal Kurtuluş Savaşımız, 19 Mayıs 1919’da başlatılmış; Atatürkümüzün liderliği altında yürütülen bu mucizevi savaşı, yine mucizevi nitelikteki devrimler izlemiştir.

Atatürk’ün amacı, yalnızca bir savaşı kazanmak değildi; bu büyük insanın asıl savaşı, çağdaş, uygar nitelikteki devrimlerle yepyeni bir Türkiye yaratmak yolunda olmuştur.

Atatürk, Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı, onun yönergeleri doğrultusunda hareket etmeyi kabul etmiş olan kendisine sadık arkadaşlarıyla birlikte kazanmış; ancak, devrimleri tek başına yaşama geçirmiştir. Onun en yakınında bulunanlar bile, zaman zaman bu büyük insanın adımlarına ayak uyduramamış; onun gerisinde kalmıştır.

Çağdaş, laik, demokratik bir Türkiye Cumhuriyeti devleti kurmak, onun, her türlü engellemelere karşın hiçbir zaman vazgeçmediği bir hedef olmuştur. Feodal yapılı ve dinsel nitelikli Osmanlı İmparatorluğu’nun yerine, çağdaş nitelikli bir Türkiye yaratmak yolunda Büyük Atatürk, hiç duraksamadan yürümüş ve bizlere varlığından her zaman övünç duyabileceğimiz bir devlet bırakmıştır.

Şimdi bizlere düşen başlıca görev, genç ve yaşlı Atatürkçüler olarak, onun açmış olduğu yoldan vazgeçmeden ve duraksamadan yürümek ve onun gerçekleştirdiği devrimleri daha ilerilere götürebilmektir.

Yol alırken önümüze birçok engel ve güçlük çıkabilecektir; önemli ve asıl olan, bu engeller ve güçlükler karşısında dahi cesaretimizi yitirmemek ve azimle ve sabırla büyük liderimizin başlattığı yolu sürdürmektir. Aksi takdirde, Osmanlı’nın sonuna benzer bir son bizleri bekleyebilir.Tam bağımsız, laik, demokratik, cumhuriyetçi ve Atatürkçü bir Türkiye’de yaşamak, her bilinçli Türk’ün hedefi olmalıdır. Bu hedefi kendimiz benimsediğimiz gibi, bunu gençlerimize ve çocuklarımıza da benimsetmeliyiz. Eğer diğer devletler tarafından sayılmak ve itibar görmek istiyorsak, Atatürkçü düşünce biçiminden hiçbir zaman sapmamalı ve bütün dünyanın sevdiği ve saydığı büyük liderimizin sözlerini ve düşüncelerini kendimize rehber edinmeliyiz.

İşte, Atatürk’ün yolundan giderek ve onun devrimlerinden hiçbir koşulda vazgeçmeyerek ancak uluslararası toplumda saygın ve itibarlı bir konuma sahip olabiliriz.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler