9 aylık hamile kadını ve 11 aylık oğlunu öldüren caniler birbirlerini suçladı

Sakarya'nın Kaynarca ilçesinde, 9 aylık hamile Emani Al Rahmun (20) ile 10 aylık bebeğini öldüren Birol Karacal ile Cemal Bay, hurharca işlenen cinayetleri anlatırken, birbirlerini suçladı. Birol Karacal ve Cemal Bay, Emani Al Rahmun'u hamile olduğunu bilmelerine rağmen tecavüz ettiklerini ve başına sopa ile vurarak öldürdüklerini, bebeği ise boğarak öldürdüklerini anlattı.

9 aylık hamile kadını ve 11 aylık oğlunu öldüren caniler birbirlerini suçladı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 01.12.2017 - 12:19

<video:776154>

Sakarya'da 11 aylık bebeği ile katledilen dokuz aylık gebe Emani Al El Rahmun'u katleden Birol Karacal ile Celal Bay'ın yargılanmasına Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Zanlılar getirildikleri araç içerisinde bir süre bekletildikten sonra jandarma ve polis ekiplerince oluşturulan güvenlik koridoru ile adliye içerisine alındı. 

Duruşmaya Halid Al Rahmun, Emani Al Rahmun'un babası Muhammed Abdulhadi Ali Al Rahmun, ailenin avukatı Cihad Gökdemir, Mülteci Hakları Derneği, Sakarya Barosu, Kadın ve Demokrasi Derneği, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu müdahil olarak katıldı. Birol Karacal ile Cemal Bay duruşma salonuna getirildikleri sırada avukat Cihad Gökdemir, "Bu utançla siz nasıl yaşıyorsunuz lan hala?" diye tepki gösterdi. 

 fotofraf:Kadın Meclisleri 

'BENİ KANDIRDI'

Birol Karacal, ifadesinde Cemal Bay'ın kendisini kandırdığını ileri sürerek, şunları anlattı:
"İş yerinde çalışırken Cemal, 'Beni Kandıra'ya götürür müsün?' dedi. Halid'e de teklif ettim, 'Olur' dedi. Cemal bana, 'Neden Halid'i çağırıyorsun' diye kızdı. 'Onu çağırma, arabaya karı kız atarız' dedi. Ben kabul etmedim. Halid'i de getirdim. Fabrikadaydık, üçümüz servisten indik. Biz Halid ile aynı apartmanda oturuyorduk, o evine çıktı. Bu arada Cemal, Halid'in hanımını balkonda görmüş. Daha sonra fabrikada Cemal yanıma gelip, Halid'in hanımıyla ilgili laflar etti. 'Ben evli barklı adamım beni bulaştırma bu işlere' dedim. Birkaç gün sonra Cemal yanıma geldi. 'Gece gidip karısına tecavüz edelim' dedi. Beni kandırdı, ben de kabul ettim. Fabrikada işe başladım. Cemal işe gelmemiş, beni telefonla aradı çağırdı. Elinde levye vardı. Gece bizim evin önüne geldik, 03.00 sıralarındaydı. Cemal, Halid'in evinin kapısının önüne levye takıp açtı. İçeri girdi, ben de peşinden girdim. Kadının ağzını tuttu. Bana 'Ensesine vur' dedi, ben de 'Vurmam' dedim. Kadının ağzını elimle tuttum, Cemal kadının ensesine yumruk vurdu. Çocuk ağlamaya başladı. Çocuğu susturmak için ensesine yumruk vurdu. Susmayınca ağzını, burnunu kapattı, çocuk nefessiz kaldı ve öldü. Kadın bayılınca battaniyeye sardık. Cemal omzuna aldı. Bebeği ben aldım, birlikte aşağı indik. Ormanlık alanda Cemal kadına tecavüz etti. 'Sıra sende' dedi. Ben de baygınken tecavüz ettim. Cemal kadının küpelerini aldı. Gerçek mi sahte mi diye bana sordu. Kadın baygındı, Cemal oradan odun bulup kadının kafasına vurup öldürdü. Bana da 'Vur' dedi, ben vurmadım. Kazma kürek almak için babamın evine gittik. Kürek bulduk, toprak sert olduğu için kazamadık. Dalla, yaprak, otla üzerlerini kapattık. Ben 4-5 aylık hamile olduğunu biliyordum, bu kadar ileri hamile olduğunu bilmiyordum. Halid, benim eşime eşini görüp görmediğini sormuş. Eşim işte olduğumu, kadını da görmediğini söylemiş. Daha sonra olay bu şekilde ortaya çıktı. Benim Halid ile hiçbir sorunum yoktu. Cemal günlerce söyleyip beni kandırdı. Ben de kendisine uydum."

'HAMİLE OLDUĞUNU FARK ETTİM AMA TECAVÜZE DEVAM ETTİM'

Cemal Bay da Halid Al Rahmun ve Birol Karacal ile birlikte tavuk fabrikasında birlikte çalıştıkları için birbirlerini tanıdıklarını söyleyerek, şöyle ifade verdi:
"Gece Birol beni çağırdı, beni aldı gitti. Saat 03.00 gibi evinin önünde servisten indik. Ne yapacağımız konusunda bir şey söylemedi. Binanın merdiven boşluğundaki pencereden içeri girdi. Kapıyı açtı, ben de içeri girdim. Birol kadının olduğu odaya gitti. Kadın yerde uyuyordu. Birol üzerine atlayıp ağzını eliyle kapattı. Bağırınca ensesine yumrukla vurdu. Bana 'Sen de vur' dedi. Ben de vurdum, hareketsiz kaldı. Çocuk ağlıyordu, ben elimle ağzını burnunu kapattım. Birol eline bez aldı, çocuğun boynuna düğüm attı. Birden sesi kesildi. Birol kadını omzuna aldı, bana da 'Çocuğu al' dedi. Arabanın arka koltuğuna koyduk. Dağa gittik, hava karanlıktı. Kadını arabadan indirdi ormanlık alanda. Kadına tecavüz etti. Kadın baygındı, tecavüzden sonra 'Sen de tecavüz et' dedi. Birol söyleyince ben de tecavüz ettim. Hamile olduğunu bilmiyordum. Oradan başka bir ormanlık alana götürdük. Sonra Birol eline sopa alıp kadının yüzüne ve başına birçok kez vurdu. Kadının sesi çıkmıyordu, Birol 'Bana yardım et' dedi. Üzerlerine dal ve çalı çırpı örttük. Birol beni evime bıraktı. Kadının üzerinde küpeleri vardı. Birol çıkarttı bana verdi, cebime koydum. Evime gittim, uyudum. Muhtar beni çağırdı, camiye girdim o arada küpeleri kağıt mendile sarıp lambanın kenarına sıkıştırdım. Muhtar ile karakola gidip, olayı anlattım, ifademi verdim."

Olaydan sonra Halid Al Rahmun'u da öldürmeyi planladıklarını da ifade eden Cemal Bay, "Birol olaydan bir gün önce bana söylemişti, Halid'in eşini balkonda gördüğünü ve beğendiğini söylemişti. Hamile olduğunu fark ettim ama tecavüze devam ettim. Birol kendisine ait silahla 'Halid'in ensesine vururuz' demişti. Ben de kabul etmedim. Birol, 'Olaydan sonra Halid'in evine gidip onu bekleyeceğiz, silahı ile ensesine vurup kadın ve çocuğun bulunduğu yere götüreceğiz, onu da öldüreceğiz' dedi" diye konuştu.

Birol Karacal, Cemal Bay'ın ifadelerini kabul etmeyerek, "Yalan söylüyor" dedi. Duruşma sırasında jandarma sanıkların ensesinden tutarak salonda bulunanlarla yüz yüze gelmelerine engel oldu. Duruşmaya ara verilirken, öğleden sonra duruşmaya devam edildi.

'BEN ONLARA NE YAPTIM Kİ BANA BÖYLE YAPTILAR"
Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada hamile eşi ve bebeği katledilen Suriyeli Halid Al Rahmun, şikayetçi olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Ben olayın nasıl olduğunu görmedim. Eşim ve oğlum öldürüldü. Birol komşum, Cemal'i de iş yerinden tanıyorum. Eşim hamile olduğu için o gün iş yerinden 06.30'da izin alıp, eve doğru yola çıktım. Eşim o gün doğum yapacaktı. Doktora götürecektim. Eve gittiğimde dış kapı açıktı. Eşim ve çocuğumu göremedim. Eşimin çantasında eksik yoktu. Terlik ve ayakkabısı oradaydı. Korktum, endişelendim. Ağlamaya başladım. Yüksek sesle ağlayınca Birol'un eşi geldi. Kapılarımız karşılıklı, eşim ve oğlumun hastaneye gitmiş olabileceğini söyledi. Birol'u sordum. O da 'Siz beraber gittiniz işe' dedi. Fabrikada Birol'un olmadığını söyledim. Birol'un hastaneye götürmüş olabileceğini söyledi, ben de öyle düşündüm. Birol'u telefonla aradım. O da 'Haberim yok, babam hasta, o yüzden çıktım' dedi. Bana oğlu gibi davranan İsmail hocayı aradım. Hastaneleri araştırmaya başladı. Ben evde kaldım. Kaynarca Hastanesi'nden beni arayarak, eşim ve çocuğumun orada olmadığını söyledi. O sırada Birol geldi. Evine girdi. Ben acil bir şey vardır diye yanına gitmedim. Polise gittim, durumu anlattım. Ben polisteyken Birol sık sık aramaya başladı beni. Polisin dikkatini çekti. Birol'un telefon numarasını isteyip, aradılar. Birol cevap vermedi. Polis benim telefonumdan Birol'u aradı. Daha sonra polis Birol'u karakola getirdi. Evde parmak izi alındı. Polis koltukta kan buldu. Ben görmemiştim. Birol ile aramızda sorun yoktu. Eve ilk taşındığımda Ramazan'ın birinci günü bizi yemeğe çağırdılar. Ramazan boyunca da bize yemek getirdiler. Bir iki kere ailece görüştük."

Halid Al Rahmun, Cemal Bay'ın duruşma sırasında kekelemesine de değinerek, "Cemal normalde böyle tikli hareket edip, kekeme konuşmuyor. 3 ay beraber aynı iş yerinde çalıştık. Şu an göründüğü gibi değil, doğruyu söylememek için böyle davranıyor. Olay günü çocuğum ağlamış, eşim bağırmış. Birol'un eşi bunları neden duymamış. Bu durumu şüpheli buluyorum. Ben onlara ne yaptım ki bana böyle yaptılar?" diye konuştu.

Emani Al Rahmun'un babası Muhammed Abdulhadi Ali Al Rahmun ise "Ben olay olduğunda Suriye'deydim. Türkiye'ye ilk defa geliyorum. Sanıklardan şikayetçiyim. Buradaki herkes beni kendi yerine koysun. İki suçlunun verebilecek en ağır cezaya çarptırılmalarını istiyorum. Adalate güveniyorum" dedi.
Duruşma, verilen aranın ardından yeniden görülmeye devam etti.

DURUŞMA, 15 OCAK'A ERTELENDİ
Duruşma, otopsi raporunun beklenmesi, sanıklara ek savunma verilip, verilmeyeceği konusunun değerlendirilmesi için sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilerek, 15 Ocak 2018 tarihine ertelendi.

50'şer yıla kadar hapisleri isteniyor

Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 12 sayfalık iddianamede, tutuklu sanıklar Karacal ve Bay, 'tasarlayarak canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme', 'gebe olduğu bilinen kadını öldürme', 'çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi öldürme', 'nitelikli cinsel saldırı', 'cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürme', 'nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme' ve 'nitelikli yağma' suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış ömür boyu ile 30 yıl 6 aydan 50'şer yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak. Davanın sanıkları güvenlik nedeniyle açıklanmayan bir ildeki cezaevine nakledilmişlerdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler