"AB bizi oyalamasın"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda ''Eğer Türkiye'yi istemiyorsanız çıkın bunu açıklayın. Bizi oyalamayın. 'Hayır biz sizi oyalamıyoruz' demek suretiyle kendilerine bazı formüller uyduruyorlar'' dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.10.2010 - 11:13

İstanbul Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen 14. Uluslararası İş Forumu (IBF) Kongresinin açılışında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, foruma başarılar dileyerek, 5 kıtadan, 65 ülkeden bu fuar ve forum için Türkiye'ye, İstanbul'a gelen tüm misafirleri selamladığını, bu uluslararası organizasyonu başarıyla yürüten, doğu, batı, kuzey ve güneyi her yıl büyük bir coşkuyla İstanbul'da buluşturan MÜSİAD'a, onun başkanına, yönetim kurulu üyelerine şahsı, ülkesi ve milleti adına şükranlarını sunduğunu ifade etti.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda ''Eğer Türkiye'yi istemiyorsanız çıkın bunu açıklayın. Bizi oyalamayın. 'Hayır biz sizi oyalamıyoruz' demek suretiyle kendilerine bazı formüller uyduruyorlar'' dedi.

Erdoğan, 14. Uluslararası İş Forumu (IBF) Kongresindeki konuşmasında, Türkiye ekonomisinin, son yaşanan küresel finans krizinde direncini ve dayanıklılığını test etme imkanı bulduğunu söyledi.

2002 sonundan itibaren gerçekleştirilen yapısal reformlar sonucunda Türkiye'nin, küresel finans krizini en az etkiyle atlatan ülkeler arasında yer aldığını belirten Erdoğan, ''Küresel krizi, tamamen kendi yöntemlerimizle ve kendi kaynaklarımızla aştık ve aşıyoruz. Uluslararası Para Fonu'na bu süreçte ihtiyaç duymadık ve artık 3 yıl oldu stand-by anlaşmasını da imzalamadık. 8 yıl önce bizim IMF'ye olan borcumuz 23,5 milyar dolar idi. Ama şu anda 6 milyar dolara düştü'' dedi.

Gelişmiş ülke ekonomilerinde ciddi daralmalar yaşanırken, Türkiye'nin, son üç çeyrekte büyüme kaydettiğini anımsatan Başbakan Erdoğan, 2010 yılı ilk çeyreğinde ekonominin yüzde 11,7 oranında büyüyerek dünyada 4'ncü en hızlı büyüyen ekonomi olduğunu kaydetti.

Erdoğan, 2'inci çeyrekte büyüme oranının yüzde 10,3 olarak gerçekleştiğini ve Türkiye'nin dünyada 3'üncü sırada yer aldığını, aynı şekilde, tüm dünyada işsizlikteki artış devam ederken, Türkiye'de işsizliğin, her ay 2-2,5 puanlık düşüşler kaydederek gerilediğini söyledi.

Türkiye'nin küresel kriz karşısındaki bu başarısının uluslararası kuruluşlar tarafından da ilgiyle izlendiğini hatırlatan Erdoğan, birçok ülkenin kredi notu düşürülürken Türkiye'nin, kredi notu artırılan nadir ülkeler arasında yer almaya devam ettiğini, dün de Moody's'in Türkiye'nin ekonomik görünümünü durağandan pozitife çevirdiğini anımsattı.
2009'da tüm dünyayla birlikte ciddi daralma gösteren ihracatın, 2010 yılında ciddi artışlar kaydettiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

''Turizm gelirlerimizin küresel krizden etkilenmediğini de memnuniyetle müşahede ediyoruz. 2009 yılı turizm gelirimiz 2008'e kıyasla çok çok küçük bir düşüş kaydetti. 2010 yılında ise gelirimizin 2008 rakamlarını aşacağını tahmin ediyoruz. Elbette temkini, mali disiplini elden bırakmıyoruz. Büyük ve güçlü ekonomisiyle, istikrar ve güven zeminindeki politikalarıyla, barışçı ve aktif dış politikasıyla Türkiye, yatırımcılara, girişimcilere eşsiz fırsatlar sunuyor. Demokratikleşme yolunda attığımız adımlar, Avrupa Birliği ile sürdürdüğümüz katılım müzakereleri, kabul ederler ya da etmezler hiç önemli değil. Kendilerine de söylediğim için rahat rahat söylüyorum. Ama Türkiye'nin muhalefeti olayı farklı farklı değerlendirmenin gayreti içerisinde. Biz yere sağlam basıyoruz. Kendilerine de söylüyorum eğer bizden cevap bekliyorsanız boşuna bekliyorsunuz. Eğer Türkiye'yi istemiyorsanız çıkın bunu açıklayın. Bizi oyalamayın. Hayır biz sizi oyalamıyoruz demek suretiyle kendilerine bazı formüller uyduruyorlar. Biz de şu anda süreci böyle işletiyoruz. Ancak bölge ülkeleriyle kurduğumuz dostluk ilişkileri, Türkiye'nin gelecek vizyonunu daha da genişletiyor. Ben burada şunu söylüyorum, bakınız, birçok oturumlar yapılacak ve ikili görüşmeler yapılacak. Diyorum ki bunları neticeye bağlayın. Bu toplantılarda fuar bir taraftan gezilirken ondan sonra yapılacak ikili görüşmelerde neticeleri bağlayın, ondan sonra bunların takipçisi olun. Sadece bir işe inanmak yetmiyor. Sadece çalışmak yetmiyor. Onu takip edip neticelendirmektir başarı. Bunu yapmamız şart.''

Türkiye'nin teknoloji olarak ihraç edeceği çok şey olduğunu ifade eden Erdoğan, ''Sizlerden de alabileceğimiz çok şey var. Dolayısıyla bu dayanışmayı, bu paylaşımı bu buluşmada gerçekleştirmenin karı inanıyorum ki çok fazla olacaktır. Yoksa otururuz, konuşuruz, güzel güzel sohbet ederiz, yeriz, içeriz dağılırız. Karı sadece bu olur. Ben diyorum ki sadece bu olmasın. Netice, netice netice... Buna başarmamız lazım'' diye konuştu.

Dünyanın her ülkesinden yatırımcıyı, girişimciyi Türkiye'de misafir etmekten, onlara en iyi yatırım imkanlarını sunmaktan büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Erdoğan, ''Ülkemiz gerçekten her alanda büyük bir yatırıma açıktır. Güvenli ve istikrarlı bir ülkedir. Burada bireysel olabilir ortaklıklar halinde olabilir, birçok yatırımları yapmak mümkündür. Yani yarınım ne olur diye düşünmeyeceksiniz. Bu adımı burada rahatlıkla atabileceksiniz. Özellikle Başbakanlık Yatırım ve Destek Ajansı olmak üzere, tüm kurumlarımız, her konuda sizlere yardımcı olacaktır, hazırdır'' dedi.

Erdoğan, bu İstanbul buluşmasının, ülkeler adına, bölgeler ve dünya adına hayırlara vesile olmasını dileyerek, sözlerini şöyle tamamladı:
''Bu güzel buluşmayı sağlayan MÜSİAD'a bir kez daha teşekkür ediyorum. Tüm misafirlerimize hoşgeldiniz diyor, İstanbul'dan güzel hatıralarla ayrılmalarını, yeni dostluk ve işbirlikleriyle ayrılmalarını temenni ediyor, Fuara ve İş Forumu'na başarı dileklerimle birlikte hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.''


Filistin bayraklı atkı

Erdoğan, sahneden inmeden önce, kendisine verilen ve üzerinde Filistin bayrağı işlenmiş olan atkıyı boynuna taktı. Birlikte fotoğraf çektirmek isteyen kalabalık nedeniyle Erdoğan, salondan güçlükle ayrılabildi ve fuar salonunu gezdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon