Aksu DTP'ye seslendi
AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, siyasetin insanların dağa çıkmaması, sokaklara dökülmemesi için yapıldığına işaret ederek DTP'li yönetici ve milletvekillerine seslendi. Aksu, ''Dağa çıkmak çözüm değildir, girdiğiniz o sokak çıkmazdır. Dağa çıkmak yerine, girdiğiniz o sokaktan bir an önce çıkın'' dedi.
Aksu, AKP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısına, ''Tokat'ın Reşadiye ilçesinde yürekleri yakan, kalleşçe, haince saldırı sonucu yedi askerin şehit edildiğini'' hatırlatarak başladı.
''Askerin karşısına çıkma yüreği olmayan hainler, sisli bir havada sinsice pusu kurarak, yedi yavrumuzun canlarına kıydılar'' diyen Aksu, saldırıyı nefretle kınadığını dile getirdi.
Saldırıyı gerçekleştirenlerin güvenlik güçleri tarafından en kısa zamanda adalete teslim edileceklerine inandığını belirten Aksu, şehitlere Allah'tan rahmet, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne, şehitlerin silah arkadaşları ve ailelerine sabır ve baş sağlığı diledi. Aksu, saldırıda yaralanan askerlere de acil şifa dileklerini iletti.
Abdülkadir Aksu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Türkiye'nin ilerlemesinden, attığı adımlardan rahatsızlık duyan, bu ülkenin içine kapalı az gelişmiş bir ülke olmasını isteyen, kaostan beslenen ve hain bölücü emellerini ancak zayıf bir Türkiye ile gerçekleştirme hayali içinde olan alçaklar, askerlerimize pusu kurdular. Dün terörün karanlık yüzüyle bir kez daha yüzleştik. En başta o alçaklar bilmelidirler ki yaptıkları yanlarına kar kalmayacak. Terörle mücadelemiz kararlılıkla devam edecek. O pusunun ve kurşunların adresi Türkiye Cumhuriyeti ve 72 milyon insanımızdır. Devletimizin gücü ve milletimizin iradesi, bu pusuyu, kuranların başlarına yıkacak güçtedir.
Birlikte kardeşçe yaşama irademiz bugünden sonra artarak devam edecektir. Türkiye, devleti ve milletiyle, hem terörle her türlü tedbirle mücadele edecek, hem de bir arada kardeşçe yaşama projesini hayata geçirecektir. Demokrasinin zemini huzurdur. Huzur düşmanları layık oldukları karşılığı alacaktır.''
Demokratik standartları geliştirmeye devam edeceklerini, kurulan pusuların tuzağına düşmeden yollarında ilerleyeceklerini ifade eden Aksu, insanları birbirine düşürme hedefi güden karanlık odakların oyununa gelmeyeceklerini söyledi.
''Bu yola çıkarken, yolun ne kadar meşakkatli, çetrefilli, engebeli, hatta mayınlı olduğunu biliyorduk. Bu ülkenin ayağa kalkmasından endişe duyan, milletinin huzurundan rahatsızlık duyan şer odakları olduğunu gayet iyi biliyorduk'' diyen Aksu, bugüne kadar meseleyi çözmeye başlamaya bile kimsenin cesaret edemediğini anlattı.
Kendilerine, ''Sakın ha, bunlar netameli konular, aklınızdan bile geçirmeyin'' diye imalarda bulunulduğunu ve bunun açıkça ifade edildiğini de aktaran Aksu, iktidarı sorumluluk olarak adlandırdıklarını belirterek, Türkiye'nin acı içinde on yıllar daha kaybetmesine izin veremeyeceklerini kaydetti.
Her türlü sabotaja ve provokasyona karşı kararlılıklarını muhafaza edeceklerinin altını çizen Aksu, ''Milletimizin kardeşlik ve bir arada yaşama azmi bu karanlık şer odaklarını boğmada en büyük gücümüz olacaktır'' dedi.
''Slogan düzeyinde söylemlerle siyaset yapılabilir mi?"
Tek başına iktidar olmanın verdiği sorumluluğu hakkıyla yerine getirmeye çalışan AKP'nin verdiği sözleri gerçekleştirmek için canla başla çalıştığını dile getiren Aksu, demokrasilerde çalışmanın sadece iktidarın değil, muhalefetin de görevi olduğuna dikkati çekti.
''Katkı rejimi'' olarak nitelendirdiği demokrasinin, her düşüncenin ifade bulduğu ve hayata geçme şansı yakaladığı bir yönetim biçimi olduğunu ifade eden Aksu, şöyle devam etti:
''Maksadı bağcıyla uğraşmak değil, üzüm yemek olanların düşüncelerini hayata geçirebildiği bir imkanı sağlar demokrasi. Biz diyoruz ki gelin, başta terör olmak üzere bütün sorunlarımıza çözümü birlikte inşa edelim. Gelin, bu ülkenin ayağına pranga olan, vatan evlatlarının hayatlarına mal olan, koskoca bir milletin enerjisini on yıllardır harcayan bir sorunu hep birlikte el birliğiyle çözelim. Gelin, bu ülke milli birliğini, kardeşlik projesiyle hayata geçirsin.
Üzerinde günlük siyaset yapılacak konu vardır ama bir de ülkenin ikbaliyle, istikbaliyle ilgili, günlük siyasetin ve işlerin dışında konular vardır. Bu tür meseleler yüksek sorumluluk düzeyini gerektirir. Beylik sözlerle, slogan düzeyinde söylemlerle, sadece 'İstemiyoruz, hayır' diyerek siyaset yapılabilir mi? Bu düzeyde bir yaklaşımla Türkiye'yi yönetmeye talip olunabilir mi? Bu aynı zamanda demokratik bir sınavdır.''
''DTP'liler kişiye dayalı politika yapmaya başladılar"
Abdülkadir Aksu, DTP ile ilgili görüşlerini de şöyle dile getirdi:
''Bir türlü Türkiye partisi olamamaları bir yana biz onlara 'Sadece kimliğe dayalı siyaset yapmayın, Türkiye'nin bütününe hitap etmelisiniz' derken, onlar bırakın kimliği, daha da öteye giderek kişiye dayalı politika yapmaya başladılar, tabi adına politika denirse...
Türkiye'nin demokratikleşmesi sadece AK Parti'nin derdi olmasa gerektir. Adında 'Demokratik Toplum' kelimesi olanlar bu kavramların sorumluluğunu taşıyacak bir çaba içinde olmalılar. Oysa tüm yaptıkları kendilerini birkaç santimetre kare içine hapsetmek. Bütün siyasetlerini gerilim üzerine inşa etmeleri ne kendilerine ne ülkeye yarar sağlar. Şiddetin dağdan şehirlere inmesine karşı gösterdikleri en hafif deyimle 'kayıtsızlık' kaygı vericidir.''
İstanbul'da molotof saldırısı sonucu yaralanan ve dün hayatını kaybeden 17 yaşındaki Serap Eser'in üniversiteye hazırlanmaktan başka bir amacı olmadığını söyleyen Aksu, ''Ama teröristler bu masum kızımızın canına kıymaktan çekinmediler'' dedi.
Eser'e Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı dileyen Aksu, Diyarbakır'daki olaylarda yaşamını yitiren üniversite öğrencisi Aydın Erdem için de rahmet ve baş sağlığı dileklerini iletti.
Aksu, sözlerine şöyle devam etti:
''DTP bilmelidir ki siyaset insanların dağa çıkmaması, sokaklara dökülmemesi için yapılır. İnsanları sokağa dökmenin adı siyaset değildir. Şiddetin bir yöntem olmadığını anlayacak bilgi birikimine, deneyimine ve hepsinden önemlisi sorumluluk bilincine sahip olmaları beklenir.
Daha dün bir milletvekili ölçüsüzlüğün ve sorumsuzluğun zirvesine ulaşıp dağa çıkmaktan bahsetmiş. Mecliste siyaset yapabilecek kapasiteyi ortaya koyamayanlar acziyetlerine dağla, tepeyle kılıf bulmaya çalışıyorlar. Milletin bütününü eksen alan, sorumlu bir siyaset yerine tahriklerle, tehditlerle, provokasyonlarla netice almaya çalışıyorlar. Dağa çıkmak çözüm değildir, girdiğiniz o sokak çıkmazdır. Dağa çıkmak yerine, girdiğiniz o sokaktan bir an önce çıkın.''
''Milli birlik projesinin sahibi millettir"
Parti binalarının, iş yerlerinin talan edilmesi ve vatandaşların ya da kamunun arabalarının yakılmasıyla bir yere varılamayacağını ifade eden Aksu, bunları yapanları şiddetle kınadığını ve lanetlediğini söyledi.
''Demokratik açılım hiçbir partiye de endeksli değildir. Bu açılımın, bu milli birlik projesinin sahibi aziz milletimizdir'' diyen Aksu, demokratik açılımın herkesin derdi olması gerektiğine işaret etti.
Aksu, şöyle konuştu:
''Demokratlığı kendi ajandası ve talepleriyle sınırlı olanların kimseye bir faydası olmayacağı açıktır. Bu ülke insanlarının layık oldukları demokratik hakları ve ortamı umursamayıp, varlıklarını tek bir kişiye endekslemeleri, milleti galeyana getirmeleri kabul edilemez, talihsiz bir durumdur.
Hele hele Sayın Genel Başkanımıza, Sayın Baykal'a, Sayın Bahçeli'ye hitaben 'Gidin o şartlarda bir de siz kalın' diyebilmeleri akıllara durgunluk vermektedir. İsimlerini zikrettikleri hiçbir kimse elinde binlerce kişinin kanının vebalini taşımamaktadır.
Girdiklerin yolun çıkmaz sokak olduğunu, bu ülkenin ufkunu açacak yolları çok geç olmadan, bir an önce bulmalarını temenni ediyoruz. Türkiye, hak ettiği aydınlık geleceğine ulaşma noktasında emin adımlarla ilerlemesine devam edecektir.''
Vatanın her köşesinde yaşayan aziz milletin her bir ferdinin birinci sınıf demokrasiye ve yaşam standardına layık olduğunu vurgulayan Aksu, geleceğe inanılmasını ve güvenilmesini istedi. Türkiye'nin, dünyada yaşanan zorlukları en kısa sürede arkada bırakacak ülkelerin başında geldiğine işaret eden Aksu, içerde temel sorunlarının üstesinden gelen Türkiye'nin dışarıda çözemeyeceği sorunu olamayacağını belirtti.
Sorular
Aksu, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Tokat'taki terörist saldırıyı üstlenen olup olmadığına ilişkin soru üzerine Aksu, saldırıyı üstlenen olmadığını, saldırıyı düzenleyenlerin de henüz tespit edilmediğini söyledi. Aksu, ''Güvenlik güçlerimiz, ilgili birimler büyük bir hassasiyetle her durumu değerlendirmek suretiyle üzerinde çalışmaktadır. Umut ediyorum ki güvenlik güçlerimiz bu katilleri yakalayıp adalete teslim edecektir'' dedi.
AKP'nin ''Demokratik açılım''ı anlatma yönündeki çalışmalarına ilişkin soruya karşılık da Aksu, konuyla ilgili olarak hazırlanan kitapçığın hemen hemen hazır olduğunu, bütün illere yapılacak yoğun ziyaretlerle açılımın vatandaşlara anlatılacağını bildirdi.
Bir gazetecinin, ''DTP sürecin içinde olmadıkça açılım yürümez'' şeklindeki yorumları hatırlatması ve bundan sonraki süreçte AKP ile DTP arasında bir görüşme olup olmayacağını sorması üzerine Aksu, ''Biz doğru bildiğimiz, milletimizin yararına bildiğimiz yolda devam edeceğiz. Bunu yaparken de hiçbir zaman hiç kimseyle, legal, meşru partilerimizle diyalog kapısını kapamadık ki. Diyalog kapılarımız her zaman açık olacak'' dedi.
Anayasa Mahkemesi'nin DTP'nin kapatılmasına yönelik bir karar vermesi durumunda ortamın daha kötüye gidip gitmeyeceğine ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine de Aksu, Anayasa Mahkemesinin konuyu bugün esastan görüşmeye başladığını, değerlendirme yapmak için erken olduğunu söyledi.
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği