Altın Portakal jürisinin işi zor

46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması Jüri Başkanı Erden Kıral, festivalde bu yıl daha çok bağımsız, ticari kaygıları ikinci derecede önemseyen filmlerin yarıştığını belirterek, ''Genç filmleri, bağımsız filmleri ezdirmem'' dedi.

Yayınlanma: 12.10.2009 - 11:31
Abone Ol google-news

46. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması Jüri Başkanı Erden Kıral'ın başkanlığında, Nurgül Yeşilçay, İzzet Günay, Mustafa Altıoklar, Yavuz Bingöl, Mustafa Ziya Ülkenciler, Ömür Gedik, Sırrı Süreyya Önder ve Zeynep Oral'dan oluşan Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması Jürisi, Festival Genel Sanat Yönetmeni Vecdi Sayar ile basın toplantısı düzenledi. Toplantıya jüri üyelerinden Ömer Gedik katılamadı.

Jüri Başkanı Erden Kıral, sinema ve düşünce insanı yönetmen Halit Refiğ'i kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını belirterek, Refiğ'in ''Kanal'' filmini çektiğinde kendisini kollayan ve destekleyen bir yazı yazdığını söyledi. Kıral, ''Her ölüm erken ölümdür. Güzel insanlar güzel atlara binip gittiler. Geride bir boşluk kalıyor'' dedi.

 

"Dertler, sorunlar değişti"

Altın Portakal Film Festivali'nin bu yılki ulusal bölümünde yarışan filmlerin genel olarak bağımsız ve genç yönetmenlerce çekildiğini ifade eden Kıral, ''Genel iklime bakıldığında ana akım film hemen hemen hiç yok. Daha çok bağımsız, ticari kaygıları ikinci derecede önemseyen filmler yarışıyor'' diye konuştu.

Türk sinemasında son dönemde genç yönetmenlerce çekilen küçük bütçeli ''Sonbahar'' gibi bazı filmlerin sivil toplum kuruluşlarının da desteğiyle sinemada izlenme oranının arttığına işaret eden Kıral, Sonbahar'ı 170 bin kişinin izlemesinin önemli olduğunu söyledi.

Türk sinemasında anlatılan dertler ve sorunların artık değiştiğini kaydeden Kıral, ''Dertler, sorunlar çok değişti. Yeni sinemacılar bunlara değişik bir anlatım biçimi buldu. Bunu iyi bir gelişme olarak görüyorum. Büyük bir arayış var. Kanaatime göre, yaza yaza öğrenildiğigibi yapa yapa da daha nitelikli filmlere doğru gidecekler'' dedi.

Yeni dönem filmlerde meslekten oyuncuların çok az yer aldığını, yeni yüzlerin ortaya çıktığını ifade eden Kıral, bazı Türk filmlerinin zaman zaman hasılat bakımından Amerikan filmlerini geçtiğini söyledi.

Son olarak Türk sinemasında 70 yeni film yapıldığını ancak bu filmlerin seyirciye kolay ulaşacağını sanmadığını belirten Kıral, yeni filmlerin desteklenmesi gerektiğini söyledi. Kıral, ''Bu konuda Antalya yardımcı olabilirse ne mutlu'' diye konuştu.

Altın Portakal Film Festivali'nde her yıl yerli filmci ruhunun canlandığını, genellikle cenazelerde karşılaşan sanatçıların da her yıl birlikteliğinin Antalya'da arttığını kaydeden Kıral, ''Yerli sinema ruhunun yeniden oluştuğunu gördük. Genç filmleri, bağımsız filmleri ezdirmem'' dedi.

Jürinin kriterlerinin sorulması üzerine bu konunun mutfağa ait olduğunu ve hiçbir şey söylemeyeceğini belirten Kıral, en iyisini seçmeye çalışacaklarını, tüm filmlere aynı uzaklıkta olduklarını vurguladı.

 

"Jüri üyesi olmak daha zormuş"

Jüri üyesi, oyuncu Nurgül Yeşilçay da genel sanat yönetmeni Vecdi Sayar'ın sorusu üzerine, jüri üyesi olmanın oyunculuktan zor olduğunu söyledi.

Türkiye'de çok iyi oyuncular bulunduğunu, yönetmenlerin şanslı olduğunu kaydeden Yeşilçay, ''Oyuncuları seçerken çok zorlanacağım. Keşke 16 ödül olsa 16'sını da versek'' diye konuştu.

Herkesin farklı sinema görüşleri olduğunu, jüride bulunmanın kendisi için okul olacağını belirten Yeşilçay, şunları kaydetti:
''Herkesin filmler hakkındaki görüşü, benim ulaşamadığım yorumlar, bilgiler beni çok etkiliyor. Benim için eğitim oluyor. Bir haftalık eğitime girdiğimi düşünüyorum. Sonuç benim için değil ama arkadaşlar için çok önemli. En doğruya seçmeye çalışacağız ama yorumlar yapılacaktır, yapılsın.''

Yeşilçam döneminin unutulmaz oyuncularından, jüri üyesi İzzet Günay da Antalya'nın sinemaya canlılık getirdiğini, bazı kentlerin aksine Antalya halkının da Altın Portakal'a katıldığını söyledi.

Altın Portakal'ın sinema gündemi yarattığını, bazı sinemacıların da yalnızca festivalde ismi olması amacıyla film yaptığını belirten Günay, şöyle konuştu:
''Altın Portakal olmasaydı bugün Türk sinemasından ne kadar söz edebilecektik. 46-47 rakamları beni heyecanlandırıyor. 50'nci yılında da burada olacağım. Yarışmada da iddialı ürünler, yeni arkadaşlar var. 8 tane ilk filmini yapan yönetmen var. Çok özgün hikayeler var. Bu, sinemaya başka bir bakış açısı getiriyor. Kazanan da kazanmayan da olacak. Klasik lafta olduğu gibi 'Jüri kararlarından yalnızca kazananlar memnun olur'. En iyi, en adil kararı vermeye çalışacağız. Bundan herkes emin olsun.''

Sanatçı Yavuz Bingöl de annesinin konseri nedeniyle yıllar önce geldiği Altın Portakal Film Festivali'nde uzun yıllar sonra jüri üyesi olduğunu belirterek, yarışmada çok iyi filmler ve oyuncular bulunduğunu söyledi. Bingöl, jüri kararlarının her yılın aksine bu yıl tartışılmadığı bir ortam yaşanmasını diledi.

Gazeteci-yazar Zeynep Oral ise Türkiye ve dünyanın sorunlarına bakış açısını jüride yansıtacağını belirterek, sinema ve diğer sanat dallarının da sorunların kavranabilmesinde yardımcı etkenler olduğunu kaydetti. Altın Portakal'ın önemi dolayısıyla yarışmaya katılmanın bile yeterli olduğunu vurgulayan Oral, sonuçların herkesi mutlu etmesini diledi.

Yazar ve sinemacı, jüri üyesi Sırrı Süreyya Önder de festivalde son yıllarda yeni ve farklı bakış açısına sahip sinemacıları onurlandıran gelişmeler yaşandığını ifade etti.

Görüntü yönetmeni Mustafa Ziya Ülkenciler, kendisinin şimdiye kadar hep büyük bütçeli filmlerde çalıştığını ama bu festivalde çoğunlukla yönetmenlerin kendi çabasıyla çektiği filmleri izleyeceklerini bildirdi. Ülkenciler, festivalde çok iyi filmlerin yarıştığını söyledi.

Yönetmen Mustafa Altıoklar da jürinin sözünü festival sonunda vereceği kararla söyleyeceğini vurguladı.


"Fonoluşturmayı planlıyoruz"

Genel sanat yönetmeni Sayar da festivalde gelecek yıldan itibaren film üretim ortamında olma hedefiyle bir filmin yapımı için fon oluşturmayı planladıklarını bildirdi. Fonun bir filmin başlangıç parası olacağını ifade eden Sayar, filmin çekimlerinin Antalya'ya yapılarak kente katkıda bulunulabileceğini söyledi. Sayar, bu yöndeki hedeflerin planlaması ve değerlendirmesinin ilerleyen süreçte yapılacağını kaydetti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler