Anayasa Mahkemesi 48 yaşında
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, üyeler ve raportörler, mahkemenin 48. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Anıtkabir'i ziyaret etti.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, üyeler ve raportörler, mahkemenin 48. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Anıtkabir'i ziyaret etti. Kılıç ve beraberindekiler, Aslanlı Yol'dan yürüyerek tören alanına geldi. Haşim Kılıç'ın Atatürk'ün mozolesine çelenk bırakmasının ardından, saygı duruşunda bulunuldu. Ardından, Misak-ı Milli Kulesi'ne geçen Kılıç, Anıtkabir Özel Defteri'ne yazdığı yazıya, kuruluşunun 48. yılında Anayasa Mahkemesi üyeleri ve raportörleri olarak Atatürk'ün, huzurunda olduklarını vurgulayarak deftere şunları yazdı:
"Kurduğun ve niteliklerini belirlediğin Cumhuriyete bağlılığımızı, kararlılığımızı ve sana olan kutsal duygularımızı yinelemeye geldik. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölünmez bütünlüğü ile vatandaşların hak ve özgürlüklerinin güvencesi olmaya devam edeceğiz. Hukukun evrensel değerleri ile çizdiğiniz aydınlık yolda, en değerli varlığın insan onuru olduğunu unutmadan, emanetini sonsuza dek yaşatacağız. Ruhun şad olsun." Heyet, Anıtkabir merdivenlerinde hatıra fotoğrafı da çektirdi.
Başkan tarihleri şaşırdı
Öte yandan Kılıç, Anıtkabir Özel Defteri'ne yazdığı yazıda mahkemenin kuruluş yılını hatırlamayarak yanlış yazdığı gözlendi. Kılıç, deftere "Yüce Atatürk, kuruluşumuzun 47. yılında Anayasa Mahkemesi üyeleri ve raportörleri olarak huzurundayız." diye yazdı. Mahkeme, 1961 Anayasası'nın 9 Temmuz 1961'de kabul edilmesinin ardından, Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan "Anayasa Mahkemesi Kanunu Tasarısı", 11 Ocak 1962'de Bakanlar Kurulunca kabul edilmiş ve "Anayasa Mahkemesi Kanunu Teklifi" 1 Şubat 1962 tarihinde TBMM Başkanlığına sunulmuştu. Tasarı ile tekliflerin, Anayasa Komisyonuna gönderilmesinin ardından, TBMM'deki görüşmeler 22 Nisan 1962'de kanunun yasalaşmasıyla sonuçlandırılmıştı.
1962'de kabul edildi
1961 Anayasası'nın 9 Temmuz 1961'de kabul edilmesinin ardından, Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan "Anayasa Mahkemesi Kanunu Tasarısı", 11 Ocak 1962'de Bakanlar Kurulunca kabul edildi. Dönemin İstanbul Milletvekili Saadet Evren ve üç arkadaşının hazırladığı "Anayasa Mahkemesi Kanunu Teklifi" 1 Şubat 1962 tarihinde TBMM Başkanlığına sunuldu. Tasarı ile tekliflerin, Anayasa Komisyonuna gönderilmesinin ardından, TBMM'deki görüşmeler 22 Nisan 1962'de kanunun yasalaşmasıyla sonuçlandırıldı. 25 Nisan 1962 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 44 sayılı "Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun"un 1. maddesinde "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile verilen görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak üzere Başkentte bir Anayasa Mahkemesi kurulmuştur" ifadesi yer aldı.
Parlamentonun yetkilerini kötüye kullanmaması amaçlanıyor
Anayasa Mahkemesi'nin internet sitesinde yer alan tarihçeye göre, mahkemenin kurulmasında, Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa'da yazılı temel hak ve özgürlükleri korunması amaçlandı. 27 Mayıs 1960'da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yönetime el koymasından sonra 1961 Anayasası'nı hazırlayanlarca, yasaların Anayasa'ya uygunluğunu denetlemek konusunda bir Anayasa Mahkemesi kurmanın gerekliliğine karar verildi. Kurulacak mahkemenin yapısı, oluşumu, işleri, örgütü, yargıçların seçimi ve Anayasa'ya uygunluk denetiminin biçimleri konusunda bazı tartışmalar yaşanmış olsa da "Anayasa yargısının gerekliliği" konusunda görüş birliği vardı.
İlk kez 1961 ve ondan sonra da 1982 Anayasası'nda benimsenen "egemenliğin Anayasa'nın koyduğu esaslara göre yetkili organlar tarafından kullanılması" ilkesinin öngörülmesiyle birlikte TBMM'nin, ulus adına egemenliği kullanan tek organ olmaktan çıktı. 1961 ve 1982 Anayasaları, egemenliğin kullanılmasında yargıya önemli yetkiler tanıdı. Özellikle Anayasa Mahkemesi, parlamentonun çıkardığı yasaların Anayasa'ya uygunluğunu denetlemesi nedeniyle egemenliğin kullanılmasında önemli bir işleve sahip oldu. Çünkü, Anayasa Mahkemesi, parlamentonun çıkardığı yasaların Anayasa'ya aykırı olup olmadığına karar verebilmekteydi. Anayasa Mahkemesi'nin, siyasal kurumların, özellikle parlamentonun yetkilerini kötüye kullanması durumunda bir denge oluşturacağı ve bunu engelleyeceği düşünüldü.
Mahkemenin görevleri
Temel görevi, yasama organının kimi işlemlerinin Anayasa'ya uygunluğunu denetlemek olan Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanı'nı, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, başsavcılarını, Cumhuriyet başsavcıvekillerini, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı "Yüce Divan" sıfatıyla yargılıyor. Yüce Divan kararları kesin nitelik taşıyor.
Siyasi partilerin kapatılması da Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açacağı dava üzerine Anayasa Mahkemesi tarafından karara bağlanıyor. Siyasi Partilerin mali denetimi de Anayasa Mahkemesi'nce yapılıyor. Yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düştüğüne TBMM tarafından karar verilmesi durumunda, ilgili üye ya da milletvekillerinden herhangi biri bu kararla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne başvurabiliyor.
En Çok Okunan Haberler
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Jose Mourinho'dan genç futbolcuya övgü!
- Bir acayip Türkiye hikâyesi
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- Başkan Özarslan’dan açıklama
- Kılıçdaroğlu'ndan Özel'e 'Suriye' yanıtı