Aşk ve sanatla yaşayan kadın

Cumhuriyet dönemi sanatının sembollerinden, ‘ilklerin kadını’ Semiha Berksoy için 100. doğum yılı vesilesiyle 12 Şubat’ta Kâzım Taşkent Sanat Galerisi ve Sermet Çifter Salonu’nda iki sergi açılıyor. 21 Mart’a kadar sürecek “Ben Yaşardım Aşk ve Sanatla” başlığı altındaki sergilerde, Berksoy’un yaşamına, sanatına ışık tutan, sanatçının yaptığı resimler, otoportreler ve desenlerin yanı sıra kıyafetleri, fotoğrafları; Nâzım Hikmet, Fikret Mualla ve Celal Esad’ın kendisine hediye ettiği eserler ve arşiv değeri olan objeler sergilenecek. Ziyaretçiler, sanatçının video kayıtlarını izleyip aryalarını ve şiirlerini de dinleyebilecekler.

2003 yılında İstanbul Resim Heykel Müzesi Koleksiyonu’na alınan “Semiha Berksoy’un Yatak Odası”, 100. yıl sergisi kapsamında, kapısıyla-penceresiyle “Bütün dünya odamın içinde!” başlığı altında Sermet Çifter Salonu’na taşındı. Berksoy’un bire bir yatak odasını aktaran bu alanda sanatçının başyapıtları, sanatçının bir zamanlar aşk yaşadığı Nâzım Hikmet anısına hazırladığı köşe, piyanosu gibi pek çok eser ve obje sergilenecek.

Dünyaca ünlü oyun yönetmeni ve sanatçı Robert Wilson da sergi için özel bir iş üretti. Semiha Berksoy’a adanan bu görsel-işitsel “For a Woman Who” adlı çalışma, Wilson tarafından Semiha Berksoy - ‘Ben Yaşardım Aşk ve Sanatla’ sergisi vesilesiyle oluşturuldu.

Öte yandan sergiyle eşzamanlı olarak yayımlanacak sergi kitabında; sanatçının eserlerinin yanı sıra sanatçının kızı Zeliha Berksoy, serginin küratörü ve tasarımcısı M. Melih Güneş, Prof. Dr. İlber Ortaylı, tiyatro yönetmeni ve sanatçı Robert Wilson ve küratör Rosa Martinez’in yazıları yer alıyor.

Türkiye’nin ilk profesyonel kadın opera sanatçısı olan Semiha Berksoy, 1910 yılında İstanbul’da doğdu. 1928’de burslu olarak İstanbul Belediyesi Konservatuvarı’na girdi. 1929 - 1930 yılları arasında Güzel Sanatlar Akademisi Namık İsmail Atölyesi’ne kabul edildi. 1931’de Muhsin Ertuğrul’un çektiği ilk sesli Türk filmi olan “İstanbul Sokakları”nda oynadı. 1934’te Atatürk tarafından takdir edilerek ilk Türk opera temsili olan “Özsoy” operasında oynadı. 1936’da Berlin Devlet Yüksek Müzik Akademisi Opera Bölümü’nü birincilikle bitirdi. 1941’de Karl Ebert tarafından kurulan ilk opera stüdyosunda Nurullah Taşkıran ile birlikte ilk profesyonel opera sanatçısı olarak yer aldı. 1950’de Ankara Devlet Operası’na solist olarak kabul edildi.