Av yasağı 1 Eylül'de sona eriyor

TZOB'dan yapılan açıklamada, Genel Başkan Bayraktar, sağlıklı beslenme açısından da büyük önem taşıyan deniz ürünlerini sofralara ulaştıran balıkçıların sorunlarının bulunduğunu; bu sorunların çözülmesinde, Bakanlıklardan kooperatiflere, birliklerden balıkçılara kadar sektörün bütün aktörlerine görev ve sorumluluklar düştüğünü bildirdi.

Dünya toplam su ürünleri üretiminin 133 milyon ton olduğu ve bunun yüzde 70'inin av yoluyla elde edildiği bilgisini veren Bayraktar, su ürünleri yetiştiriciliğinde gelişmeler yaşansa da avcılığın Türkiye açısından öneminin büyük olduğunu vurguladı. 1986 yılında yaklaşık 580 bin ton olan su ürünleri üretiminin 2009'a gelindiğinde yüzde 20 azalarak 465 bin ton civarına gerilediğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:

"Özellikle avcılıkla elde edilen bazı balık türlerinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu düşünüldüğünde, avlanma konusunda yasaklara ve kurallara uymanın, balıkların yumurtalarını bıraktıktan sonra avlanmasının ve böylece stokların korunmasının önemi çok daha net görülecektir. Dünyada yıllık ortalama kişi başına su ürünleri tüketimi 16 kg'dır. Bu rakam AB'de 24 kg, Japonya'da 69 kg, ABD ve Kanada'da 24 kg, İspanya'da 40 kg iken ülkemizde 8 kg'dır. Görüldüğü gibi, kişi başına su ürünleri tüketimimiz, gelişmiş ülkelerdekinden 2-3 kat daha azdır. Su ürünlerinin hem ekonomik değeri hem de insan sağlığı yönünden önemi göz önüne alındığında balık üretimimizi ve tüketimimizi artırmamız gerektiği ortaya çıkmaktadır."

Türkiye'nin sularında 100'den fazla türün avcılığı yapılmakla birlikte, balık üretiminin yüzde 80-90'ının göçmen (pelajik) türlerden oluştuğuna dikkati çeken Bayraktar, Karadeniz'de hamsi, istavrit, kefal, palamut, torik, lüfer; Akdeniz'de sardalye, kefal; Ege'de sardalye; Marmara'da hamsi, istavrit, kefalin önemli göçmen türler olduğunu belirtti. Bayraktar, dip türler (demersal) açısından da Karadeniz'de kalkan, mezgit; Ege ve Akdeniz'de çipura, barbunya, berlam ve ıstakozun ekonomik öneme sahip olduğunu belirtti.

Son yıllarda, komşu ülkelerle ortak kullanılan Karadeniz'deki kirlilik nedeniyle balık stoklarında azalma görüldüğünü belirterek, kirliliği önlemek için ulusal ve uluslararası çözüm arayışlarına ağırlık verilmesini isteyen TZOB Genel Başkanı Bayraktar, "Balıkçılık açısından büyük öneme sahip Karadeniz'in korunup kollanması, balık türlerinin devamlılığı için kurallara tüm ülkelerin titizlikle uymasının sağlanması hayati önemdedir" dedi.

"Açık deniz balıkçılığına geçilmeli"

Bayraktar, Türkiye'de denizlerden avcılıkla yapılan üretimin kıyı balıkçılığına dayandığının da altını çizerek, yeterli altyapı oluşturulamadığı için açık deniz balıkçılığı yapılamadığını, bu nedenle "av baskısı"nın kıyı sularda yoğun olarak görüldüğünü belirtti. Bayraktar, avcılıkla elde edilen ürün miktarının artırılabilmesi için açık deniz balıkçılığına geçilerek, uluslararası sularda avlanma alanları yaratılması ve Türkiye kaynaklarına yönelik av baskısının azaltılması yoluna gidilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Bayraktar, şöyle devam etti:

"Türkiye'de avcılık yoluyla elde edilen üretim miktarının, avlanabilir stok büyüklüğünün sınırına eriştiği kabul edilmektedir. Bu nedenle Türkiye'de avlanma miktarının artırılması yerine sürdürülebilir avcılığın sağlanabilmesi için önlemler alınmalıdır. Bu amaçla stokları koruyucu ve geliştirici yönde araştırmalar yapılmalı ve koruma-kontrol faaliyetlerinin artırılmasına öncelik verilmelidir."

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde, 'Türkiye kaynaklarına yönelik av baskısının azaltılması, sürdürülebilir avcılığın sağlanabilmesi, ülke stoklarını korumak, geliştirmek için' Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü'nün kurulmuş olmasını çok önemsediklerini de kaydeden Bayraktar, "Bu, ülke balıkçılığı için önemli bir adımdır" değerlendirmesini yaptı. Bayraktar, gelecek nesillerin de yeterli balık tüketebilmeleri için denetimlerin sık ve zamanında yapılıyor olmasının önemine de işaret etti. Bayraktar, balıkçılardan beklenenlerin yanı sıra balıkçıların beklentilerinin karşılanması durumunda sektörün çok daha verimli ve gelecek nesillere de bütün av türlerini taşıyacak bir noktaya ulaşacağını kaydederek, tüm zorlukları göğüsleyerek ekmeğini denizden çıkaran bütün balıkçıların Şeker Bayramını kutladı; av mevsiminin bol kazançlı ve bereketli geçmesini diledi.