Bahçeli'den Özel ve Erdoğan'a sert sözler

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli'nin de gündeminde Diyarbakır Lice'de yaşanan 'bayrak olayı' vardı. Devlet Bahçeli olayla ilgili olarak çok sert konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'i hedef alan Bahçeli, istifa çağrısı yaptı. MHP lideri Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Özel'e, "Sayın Genelkurmay Başkanı, bayrak düşüyor, vatan elden gidiyor farkında mısınız? Serin kanlı olabiliyorsunuz, namus ve şeref elden giderken de soğuk kanlılığı elden bırakmazsınız" diye seslendi.

Devlet Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:

- Başbakan ve hükümeti ülkemizin güvenlik duvarlarını yıkmakta. Bölücülük kontrolsüz şekilde yayılmakta. Küstahlıklar cesaret kazanmaktadır.

- Hükümetin tavizkar tutumu PKK'yı yüreklendirmektedir. Geçtiğimiz yılın ilk aylarında başlatılan ihanet süreci, PKK'ya silah vermiş, ölüme ve öldürmeye teşvik etmiştir. Hükümetin yanlış teşhisleri vahim neticeler doğurmuştur. Süreç ihaneti Türk milletinin varlığını tartışmaya açmıştır. Geçmişten bugüne kadar Erdoğan'ın tüm söz ve beyanları yalan çıkmıştır.

"ERDOĞAN KANDİL'DEKİ İNLERDE BAŞ SEDİRE OTURDU..."

- Başbakan geçtiğimiz yılın 27 Nisan günü terörün bittiğini utanmadan sıkılmadan açıklamıştır. Daha ileri gitmiş, Cudi'de çiçek toplamaktan, Dicle ve Fırat'ın sularında korkusuzca serinlemekten bahsetmiştir. Dağa piknik yapmak için çıkanlar şok olmuştur. Dağa gidenler silaha sarılmış, şiddet akıntısına kapılmıştır. İpini koparan kim varsa, Kandil'e sürüklenmiştir.

- Süreç ihanetinin tek kazançlı çıkanı PKK olmuş, Başbakan'ın hanesine de boş kovanlar, israf edilen yıllar düşmüştür.

- İnlerine gireceğiz diyerek kendi büyüttüğü çevrelere gözdağı veren Başbakan çoktan Kandil'deki inlerde baş sedire oturmuştur. Türkiye Cumhuriyeti başbakanının düşmanla aynı amaca sahip olması, 1919'lu yıllardan beri görülmemiş bir ihanettir. Türk milletini feda etme ısrarı ancak yeminli bir Türk düşmanına has küçülme halidir.

"ERDOĞAN, SORUYORUM SANA..."

- Bağımsızlığımızın sembolü, kardeşliğimizin timsali ay yıldızlı bayrağımız çekildiği gönderden indirilmektedir. Yüzleri kapalı PKK'lı bir grup doğu hava sahımızı koruyan komutanlığın etrafını sarmıştır. Bir hain komutanlığın duvarını aşmış, bahçesine girmiş, orada bulunan direğe tırmanarak, şehidimizin emanetini şerefsizce indirmiştir.

- Erdoğan soruyorum sana; en ufak rahatsızlık duydun mu? Atıp tutmaktan başka ne yapmayı planlıyorsun.

- Lütfen dikkat ediniz; yerlerde çiğnenen bayrağımız, komutanlığın bahçesinden güpe gündüz gasp edilen sancağımızdır. Orada hiç mi helal lokma yemiş bir asker çıkıp da şerefsize gününü göstermemiştir.

İSTİFA ÇAĞRISI: ONURLU OLMAYI DENEYECEKLER MİDİR?

- Diyarbakır'da görev yapan 2'nci Hava Kuvvet Komutanı ile Genelkurmay Başkanı istifa edecek kadar erdemli ve onurlu olmayı deneyecekler midir? Genelkurmay Başkanlığı'nın dün yaptığı açıklama ise özrün kabahatinden büyük olduğunu gösteren bir kabahattir. Neymiş efendim; serin kanlı davranılmaya gayret edilmiş.

"ALNINDAN VURULMASI HAKTIR..."

- Sayın Genelkurmay Başkanı, bayrak düşüyor, vatan elden gidiyor farkında mısınız? Serin kanlı olabiliyorsunuz, namus ve şeref elden giderken de soğuk kanlılığı elden bırakmazsınız. Şayet devlet yaşayacaksa, bayrak direğine tırmanacak kadar bir sefilin alnından devrilmesi haktır, hukuktur.

- Teröristler bayrağımızı indirdikten yaklaşık 24 saat sonra, aklı başına gelen Genelkurmay Başkanlığı, hala ve ısrarla hiç kimsenin bayrağımızı dalgalandığı gönderinden indiremeyeceğini söylemektedir. Genelkurmay Başkanı, geçiniz bunları. Sayın paşa, sizler Ankara'da saltanat sürüp Başbakan'ın peşinden sürüklenirken, bayrak düşüyor, vatan elden gidiyor, farkında mısınız

ERDOĞAN'A: PKK ŞUBESİ, İMRALI HAYRANI...

- Bayrak düşüyorsa işgal var demektir. Bayrak indirilirken seyreden varsa, korkaklar işbaşında demektir. Bayrak hakaret görüyorsa, alaya alınıyor ise vatan esaret altına girmiş demektir. Ey PKK şubesi, ey İmralı sevdalısı; senin açılımın bu mudur? Bayrak inerse çözüm olacak öyle mi? Batsın senin çözümün, yerin dibine geçsin senin özgürlük anlayışın.

- Lice'deki isyan Hakkari, Mardin, Bingöl, İstanbul, İzmir ve Tokat'ta tekrarlanmıştır. Bölücülük Türkiye'nin üzerine kapaklanmıştır. Süreç Türkiye'nin kabusu olmuştur. PKK, iktidardadır. PKK, Bakanlar Kurulu sıralarındadır. PKK, Erdoğan'ın karar organlarını ele geçirmiştir.

"AL GÜNEYDOĞU'YU VE ÇANKAYA'YI..."

- İhanet görüşmeleri al-ver sürecidir. Erdoğan, cumhurbaşkanı olabilmek için İmralı canisine yanaşmıştır. Kısaca; al Güneydoğu'yu ver Çankaya'yı. Al özerkliği ve başkanlığı. Erdoğan, PKK ile görüşmeleri yalanlamıştır.

"AKP, PKK'YA ÖZEL UÇAK TAHSİS ETMİŞTİR..."

"Görüşen şerefsizdir diyerek" üste çıkmaya çalışmıştır. "Biz değil devlet görüşüyor" sözleriyle farklı bir noktaya gelmiştir. Başbakan sanıyorum bundan sonra şereften bahsederken iki düşünüp bir söyleyecek. AKP 2006 yılından beri PKK ile harıl harıl görüşmektedir. 2008 Eylül'den beri pazarlıklar yoğun bir hal almıştır. Bu tarihte Başbakan ve hükümeti Erbil'den PKK'ya özel uçak tahsis etmiş, militanları Oslo'ya götürmüştür.

"KİM VARSA ALAYINA SESLENİYORUM..."

- Ne İmralı'da yatan katil ne de Türk bayrağına el uzatan şerefizler, Kürt kökenli kardeşlerimizin temsilcisi değildir. MHP, herkesi kucaklamaya vardır. Başbakan'a, PKK'ya, Barzani'ye, kim varsa alayına sesleniyorum; Bizim çizecek sınırımız, kaybedecek vatanımız, sararıp solacak bayrağımız yoktur.