Barışçı yazarlara cadı avı mı?

Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi’nin yayınladığı “Bu suça ortak olmayacağız!” başlıklı bildiriye imza atan akademisyenlere gözaltılar yapılır, soruşturmalar açılır ve akademisyenler odağında bir linç kampanyası yürütülürken, onlara destek imzası veren yazar ve şairlerin de Yazarlar Okulda Projesi’yle okullara davet edilip öğrencilerle buluşmaları engellenmeye çalışılıyor.

İddiaya göre, beş yıldır yürütülen projenin Avcılar Koordinatörü Neşat Güngör, komisyon üyesi olan öğretmenlere gönderdiği Whatsapp mesajında, il koordinatörlerinin Whatsapp gruplarındaki yazışmalarından sızan ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden gönderildiğini belirttiği şu duyuruyu paylaştı: “Yazarlar Okulda Projesi temsilcileri, il ve ilçe müdürlerimiz, okul müdürlerimiz... Herkesin dikkatine. Teröre destek imzası veren yazar listesi aşağıdadır. Bu yazarları okullara davet etmek resmi suçtur. Bu yazarları öğrenciler karşısına çıkaranların da suç işleyeceğini düşünerek gerekli hukuku takibimiz devam edecektir.”

Zorunlu davetliler

Bir diğer iddiaya göreyse, ilk duyuruyu takiben projenin Kadıköy Koordinatörü Hayrettin Taylan ilçedeki liselerin edebiyat zümresi sorumlularına başka bir yazı göndererek, “İlçemizden habersiz davet edilen yazarın, yasal sorumlusu başta okul müdürü, sonra bu etkinliği düzenleyen öğretmendir. İlçe komisyonuna sunulmadan, ilçemizin olurunu almadan okullarımıza yazar davet edilemez” diyor ve başka bir yazar listesi göndererek; iyi edebiyat okurlarının bile tanımadığı Erol Kızıl, Üzeyir İlbak, Nermin Taylan, Mehmet Akıncı, Süleyman Dama, Aliye Akan, Faruk Öndağ, Gökhan Ergür, Erol Erdoğan, Zafer Acar, Selami Yalçın, Selvigül Kandoğmuş Şahin’den oluşan bu listede yer alan isimlerin okullara davet edilmesini “zorunlu” kılıyor.

Müdürlükten yalanlama

Eğitim Sen İstanbul 7 No’lu Şubede görev yapan bir yönetici, barış isteyen akademisyenlerin arkasında duran 558 yazar ve şairin öğrencilerle buluşturulmasının “suç” teşkil edeceğinin belirtildiği bu yazı ortaya çıkınca hem İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü hem de ilçe milli eğitim müdürlükleriyle görüştüklerini ancak hiçbirinin böyle bir mesaj gönderdiğini kabul etmediğini söylüyor. Eğitim Sen’in açıklaması, “resmi yazı olmaksızın koordinatörlerin yetkilendirilmiş ya da kendilerine böylesi bir cadı avını görev bilmiş olabilecekleri” yönünde.

İddialara yanıtını almak için görüştüğümüz İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız ise şöyle diyor: “İddialar doğru değildir. Bizim öyle bir icraatımız olmadı. Kendiliğinden oluşmuş, olmayan bir müdahale o. Arkadaşlarımızla da konuştuk, bu olaya itibar etmemelerini söyledik. Biz hiçbir ayrım gözetmeksizin tüm yazarlarımızı davet ediyoruz. Projeyle ilgili herhangi bir daraltmamız da söz konusu değil. Hem öğrenciler hem öğretmenler bu projeden istifade edebiliyor. Amacımız öğrencilerimizi iyi bir okur olarak yetiştirebilmek.”