BDP, Özal'ın ölümünün araştırılmasını istedi
BDP Van Milletvekili Fatma Kurtulan 8'nci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümünün araştırılması için Meclis Araştırması açılmasını istedi.
Meclis Başkanlığı'na sunulan BDP'li Kurtulan ve 19 BDP milletvekilinin imzasını taşıyan araştırma önergesinin gerekçesinde, Anavatan Partisi'nin kurucusu, 45 ve 46'ncı Hükümetin Başbakanlığı'nı yapan 8'nci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın Türkiye'nin geleceği ve demokratikleşmesi açısından önemli kararlar aldığı ve bu kararları istikrarlı bir şekilde hayata geçirme aşamasında günümüz siyasetçilerine örnek teşkil edecek bir cesaret ortaya koyduğu kaydedildi.
Önergede Özal'ın açık ya da dolaylı tehditlere maruz kaldığı, 17 Nisan 1993 yılında arkasında binlerce soru işareti bırakan ölümü ile yaşama veda ettiği belirtilerek şöyle denildi:
"Merhum Özal'ın aldığı açık tehditlerden en barizi, Başbakanlığı döneminde 18 Haziran 1988 tarihinde, partisinin 2.olağan büyük kongresinin düzenlendiği salonda, kürsüde konuşma yaptığı sırada kendisine yönelik gerçekleşen suikast girişimi olmuştur. Bu suikast girişimi sonucu sağ elinden yaralanan Turgut Özal, ölümden kıl payı kurtulurken, suikastı gerçekleştiren şahsın Kartal Demirağ adlı kontrgerilla olduğu ortaya çıkmıştı. Aynı şekilde merhum Turgut Özal'ın kardeşi Korkut Özal, kardeşinin kendisine olayın arkasındaki hangi örgütün olduğunu söylediğini ancak abisine verdiği sözden dolayı bu örgütün ismini açıklamayacağını ifade etmişse de bu örgütün Ergenekon Terör Örgütü olduğuna ilişkin güçlü iddialara ortaya atılmıştı."
Özal'ın Başbakanlığı döneminde, 'varılan aşama itibarı ile kangrenleşen' Kürt sorununun sadece güvenlik politikaları ile çözülemeyeceğini anladığı ve bu konudaki niyetini medya ve siyaset çevresinden yakın dostlarıyla paylaştığı vurgulanan önergede, "Cumhurbaşkanlığı görevi süresince, bu konudaki niyetini destekleyen görüşlerini daha açık bir şekilde ifade etmeye başlamış ve Kürt Sorununun çözümüne yönelik 'sorunu tüm aktörleri ile ortaklaşan' bir çaba içerisine girmiştir. 1992'de Başdanışmanı Kaya Toperi ve Başyaveri Albay Arslan Güney'e bir Kürt raporu hazırlatarak, bu raporu MGK gündemine getirmiş; sorunun çözümüne ilişkin olarak siyasi aktörlerin rol alması gerektiğini belirterek, askeri ve güvenlik önlemeleri ile çözülemeyeceğini kesin bir dille belirtmiştir. Türkiye`de bir zihniyet devrimi ortaya çıkarma çabalarının yanında, başta Kürt sorunu olmak üzere bu gün bütün yakıcılığı ile devam eden temel sorunlarla yüzleşmemiz gerektiğini vurgulamış ve çözmek için çaba harcamıştır. 1993 yılına geldiğimizde ise Gazeteci Yazar Uğur Mumcu cinayeti, Orgeneral Eşref Bitlis'in uçak kazasında ölmesi, Binbaşı Cem Ersever suikastı ve son olarak 'federasyonu tartışabiliriz' diyen Kürt liderlerle ilişki kuran ve onları Türkiye'ye davet eden Sayın Turgut Özal'ın şüpheli ölümü, Kürt Sorunun tekrar güvenlik eksenli bir sorun olarak ele alınmasına sebep olmuştur" denildi.
Özal'ın ilk adım olarak operasyonların durması yönünde ciddi kararlar alacağını belirttiği de ifade edilen önergede, bu sözler üzerine PKK'nın 17 Mart 1993'te ateşkes ilan ettiği ve Özal'ın da "10 yıldır ilk defa rahat kafayla uyudum" diyerek ateşkese yüklediği anlamı ifade ettiği kaydedildi. Önergede şu görüşlere yer verildi:
"Kürt Sorununda barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözüme yaklaşıldığı bir dönemde Turgut Özal'ın kuşkulu ölümü gerçekleşmişti. Turgut Özal'ın eşi Semra Özal, bütün ısrarlara rağmen otopsi yapılmadığını, ABD'de incelenen saç telinde zehirlendiğine ilişkin bulgulara rastlandığını ileri sürmüştür. Aynı şekilde, oğlu Ahmet Özal, babasının saç ve kan örneklerinin incelenmesi için Hacettepe Üniversitesi Hastanesine başvuru yaptığını, hastanenin kan örneklerinin kendilerinde mevcut olduğunu ve inceleneceğini bildirdiğini ancak daha sonra bir hemşirenin örnek tüpleri elinden düşürerek kırdığı yönünde bilgilendirildiğini öne sürmüştür. Eski Parlamenter Sayın Fikri Sağlar, konuya ilişkin bir röportajında, Turgut Özal'ın kalp krizi geçirdiği sırada, GATA yerine Hacettepe Tıp Fakültesine kaldırılması, köşkte ambulans bulunmaması ve onu taşıyan aracın hastaneye giderken yolda adres değiştirmesi iddialarının ölümün bir suikast olduğuna dair görüşleri güçlendirdiğini ifade etmiştir. Bütün bu iddialar göz önünde bulundurulduğunda, 8.Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal'ın ölüm nedeninin ortaya çıkarılması ve kamuoyu ile paylaşılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını uygun görmekteyiz"
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği