'Ben Spartaküs’üm'

5 Şubat’ta 103 yaşında yaşamını yitiren, Hollywood’un Altın Çağı’nın son starlarından Kirk Douglas, 1947-1957 yılları arasında yaşanan Cadı Avı dönemindeki Kara Liste’yi yapımcılığını, başrolünü üstlendiği Spartacus (1960) filmiyle sonlandırdı. Sinema tarihine kalıcı yapıtlar bırakan Kirk Douglas politik görüşleriyle hep adaleti, , demokrasiyi, özgürlüğü savundu. Gerçek yaşamında o da bir Spartaküs’tü.

'Ben Spartaküs’üm'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.03.2020 - 15:37

The Strange Love of Martha Ivers (1946) filmiyle Hollywood’a giren, 1950-1960’ların gişe yapan filmlerinde oynayan aktör, yasaklı senarist Dalton Trumbo ile çalışarak Kara Liste’yi sonlandırdı. 1947-1957 yılları arasında ABD’ini kasıp kavuran Cadı Avı dönemi yaşandı. Amerikalı senatör Joseph McCarthy’nin yönetiminde başlatılan bu insan avında komünistlikle suçlanan çok sayıda sanatçı Kara Liste’ye alındı. Bu listenin içinde Charlie Chaplin, Marlene Dietrich, Jules Dassin, senarist Dalton Trumbo, yazar Arthur Miller, besteci Aaron Copland gibi seçkin adlar yer alıyordu. 

“İnsan 103 yaşına gelince artık geleceği düşünmüyor, geçmişe bakıp hesap yapmaya başlıyorsunuz. Hollywood topluluğuna ait olmaktan son derece hoşnutum. Hollywood’da Demokratlar ve Cumhuriyetçiler yok, orada hepimiz Amerikalıyız. Sean Penn’in ile George Clooney’in başkalarına yardım etmek için paralarını harcamalarından gurur diyorum” diyen efsane yıldız Hollywood’da yaşanan utanç zamanını hiç unutmadı.

Antik Roma’da kölelerin isyanına önderlik eden Trakyalı köle gladyatör Spartaküs’ün bağımsızlık, özgürlük mücadelesini anlatan Spartacus (1960) filminde Kirk Douglas hem yapımcı hem de oyuncuydu. Sinema tarihinde bir simgeye dönüşen Spartaküs’ü başarıyla yorumladı. Howard Fast’ın Spartacus romanını sinemaya uyarlamaya karar veren aktör, McCarthy’nin Kara Listesi’nde bulunan Dalton Trumbo’nun (1905-1976) senaryoyu yazmasını istedi. “Cadı Avı döneminin ne denli acımasız, zorlu bir zaman olduğunu hayal bile edemezsiniz. Kara Liste’deki sanatçılarla kimse çalışmak istemiyordu” demişti Kirk Douglas.

McCarthy’nin yükselişinden önce Dalton Trumbo, 11 ay hapis cezası almıştı. 1947’de Hollywood’daki 10 kişiyle birlikte sorgulama komisyonuna muhbirlik yapmayı rededen Trumbo Meksika’ya gitti. Burada takma adla çeşitli senaryolar yazdı. 1956’da Irving Rapper’ın yönettiği The Brave One’ın senaryosuyla Oscar ödülü aldı.

 

Spartacus’u yönetmesi için yönetmen Anthony Mann’ı seçen Kirk Douglas onunla büyük sorunlar yaşayınca Paths of Glory (Zafer Yolları/ 1954) filminde birlikte çalıştığı, Fear and Desire, Killer’s Kiss, The Killing gibi özgün B tipi filmler çeken Stanley Kubrick’e bir şans vermeye karar verdi.

 

1950’lerin ortasında geniş formatlı (sinemaskop), renkli, stereo sesli, görkemli görüntülerden oluşan filmler modaydı.1960’ların başında bu modayla birlikte sosyal temalara odaklanan filmler dönemi başladı. “Erkle savaşan, iktidara baş kaldıran birey, toplum teması hep ilgimi çekti. Sisteme, düzene karşı gelen sonunda sistem, düzen tarafından yok edilen insanın öyküsü beni hep etkiledi” diyen Kirk Douglas 1960’ta sisteme isyan temasını beyaz perdeye yansıtan ilk sinemacı oldu. 

Spartacus bir çok ilklerin yapımıydı. İlk kez komünistlikle suçlanan senarist Dalton Trumbo’nun adı jenerikte yer aldı. Stanley Kubrick, Spartacus’la tüm filmlerinde işlediği,insanlıkla gerçek insan duyguları arasındaki yoksunluk, hiçlik temasına odaklandı. Spartaküs’ün köle sevgilisi Varinia’yı canlandıran Jean Simmons’un göldeki yüzme sahnesi sinemada cinselliği yansıtan en olgun sahneydi. Spartaküs’ün düşmanı Romalı general Crassus (Laurence Olivier) banyo yaparken kölesi Antonius’a (Tony Curtis) salyangoz ve istridye sevip  sevmediğini sorup, kendisinin ikisinden de hoşlandığını söyler. Eşcinsellik iki adamın arasındaki diyalogta yer alır. Bu sahneler tutucu sansür kurulunca sansürlenir. Şiddet filmde doğrudan doğruya yansıtılmadı, gladyatörler ölümüne dövüşürken kamera gladyatörlerin gözlerine odaklandı. Bu püriten dönemde Spartacus’un senaryosu da sansürlendi. 

Adaletsiz, baskıcı, ezici sisteme karşı ayaklanan Spartaküs ve adamları sonunda çarmıha gerilirler. Tutucu erk Marcus Crassus (Laurence Olivier) demokrasinin bütün koşullarını çiğneyerek tüm isyancıları öldürür. Liberal senator Gracchus (Charles Laughton) inançları doğrultusunda Spartaküs ve adamlarına yardım eder. İki yüzlü, sinsi Julius Caesar (John Gavin) liberal ideallerinden anında vazgeçip totaliter, yozlaşmış çarkın içindeki yerini alıverir. Apolitik köle tüccarı Batiatus (Peter Ustinov) yaşamda kalmak için elinden geleni yapar. 

“Spartaküs’ün öyküsü asırlardır dünyada tekrar eden, tekrar edecek olan çağdaş bir öyküdür. Yıldız Savaşları’nın Luke Skywalker’ı (Mark Hamill) Kirk Douglas için “Büyük bir aktör, karizmatik bir kimlikti. Kara Liste’deki Dalton Trumbo ile çalışarak mesleğini riske atmaktan hiç çekinmedi” dedi.1996’da Kirk Douglas’a onur Oscar’ını veren Steven Spielberg “Kirk Douglas, Spartacus’ta sinemadaki tüm görevleri yaptı, yapımcıydı, yönetmendi. Spartaküs’ü unutulmaz, belleklerde kalacak bir yorumla canlandırdı” dedi.

Spartacus / Yönetmen: Stanley Kubrick  Yapımcı: Kirk Douglas

Senaryo: Dalton Trumbo Görüntü: Russell Metty Müzik: Alex

North Oyuncular: Kirk Douglas, Laurence Olivier, Jean Simmons,

Tony Curtis, Charles Laughton, Peter Ustinov, Woody Strode,

John Gavin, Nina Foch, John Ireland, Herbert Lom/ Yapım yılı:

1960  Süresi: 184 dakika. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler