Cumhurbaşkanı Gül, Paris'te

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, müzekere sürecini tamamlamış bir Türkiye'nin AB'ye girmek istemeyebileceğini belirterek, ''belki o günkü Türkiye 'hayır, ben bu şekilde devam edeceğim, Norveç gibi olacağım' diyebilir. Onun için, 'bütün standartlarımızı AB standartlarına getirmemize fırsat verin' demekten başka bir talebimiz yoktur'' dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Paris'te
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.10.2009 - 10:41

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TÜSİAD, TOBB, ve TÜSİAD'ın Fransa'daki muadili MEDEF tarafından düzenlenen ''Fransız-Türk Ortaklığı: Avrupa'da ve Dünyada Daha Güçlü Olmak'' başlıklı konferansta konuştu. Konuşmasında, Türk-Fransız ilişkilerinin Avrupa'nın en köklü ikili ilişkileri arasında bulunduğuna dikkati çeken Gül, Türklerin yüzyıllardır Avrupa'nın ortasında olduğunu vurguladı.

Fransız ekolünün Osmanlı İmparatorluğu döneminde çok popüler olduğunu hatırlatan Gül, iki ülke arasında bugün 11 milyar avroya ulaşan ticaret hacminin "mutlu edici" olsa da, kısa vadede 15-20 milyar avro seviyelerine ulaşılabilme potansiyeli bulunduğunu belirtti. "Türkiye her zaman Fransız şirketlere kucak açmıştır" diyen ve Türkiye'de 700'e yakın Fransız şirketin faaliyet gösterdiğine dikkati çeken Gül, bu konuda kendisinin ve hükümetin özel çaba gösterdiğini anlattı. Gül, Fransa'nın AB dışında en fazla ihracat yaptığı ülkeler sıralamasında Japonya ve Brezilya gibi büyük ekonomileri geride bırakarak 5'inciliğe yükselen Türkiye'nin Fransa için çok önemli bir pazar ve istihdam kaynağı oluşturduğuna işaret etti.

Cumhurbaşkanı Gül, "Türkiye'nin ekonomisinin sağlamlığı dünyanın içinden geçtiği kürese krizde bir kez daha ispatlanmıştır. Tabii ki, herkes gibi Türkiye de çok etkilenmiştir. Bu sene küçülme olmuştur, ama önümüzdeki yıl yüzde 4 büyüyeceğini Avrupalı kurumlar söylemektedir" diye konuştu. Uluslararası Para Fonu'nun harcama paritesine göre Gayri Safi Milli Hasılası 1 trilyon dolara yaklaşan Türkiye'nin bu ekonomik güce ulaşmasında Gümrük Birliği'nin olumlu etkisi olduğunu bildiren Gül, o dönemde Fransa ve Almanya gibi ekonomisi güçlü ülkelerin ulusal pazarını çok sarsıp sarsmayacağını tartışan Türkiye'nin, bugün kazandığı rekabet gücüyle "dev şirketlerden hiç korkmadığını" söyledi.
 

'Sizin de mutlu olmanız gerekir'

Türkiye'nin güçlenmesinin Fransa'nın ve AB'nin çıkarına olduğunu belirten Gül, ''bundan sizin de mutlu olmanız gerekir. Güçlü ve kuvvetli ortak istersiniz. Herhalde zayıf bir ortakla yapabileceğiniz işler sınırlıdır" dedi. Cumhurbaşkanı Gül, şunları söyledi: "Büyük, güçlü, kapasitesi olan bir ortakla beraber olmak herhalde her 2 tarafa daha çok fayda getirir. Türkiye o noktaya gelmiştir. Açıkçası bizim AB'deki ısrarımız da bundandır. Çünkü bu süreç içinde Türkiye kendisini yenilemekte ve AB standartlarına taşımaktadır ve burada yapılacak işleri Türkiye kendisi yapacaktır. Diğer ülkelerden hiçbir talebimiz yoktur. 'bizim kendimizi upgrade (geliştirme) etmemize fırsat verin' diyoruz sadece."

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıkan Fransa'ya şu mesajı verdi: "Müzakere süreci başarıyla gerçekleşirse Fransız halkı, Avusturya halkı referanduma gidecek ve o günkü Türkiye'yi beğenirsiniz veya beğenmezsiniz, 'evet' ya da 'hayır' diyebilirsiniz. Belki o günkü Türkiye 'hayır, ben bu şekilde devam edeceğim', geçenlerde Le Figaro gazetesinin de söylediği gibi, belki 'Norveç gibi olacağım' diyebilir. Onun için 'bu tartışmalara bugün çok fazla girmeden bizim yürümemize, yol almamıza yani kendimizi, bütün standartlarımızı AB standartlarına getirmemize fırsat verin' demekten başka bir talebimiz yoktur. Bu konu şimdi değil, süreç bittikten sonra konuşulacaktır. Onun için, şimdi gelin hep beraber daha çok ne yaparız, buna bakalım."

'Türkiye'nin hinterlandı çok geniş'

Türkiye'nin devasa potansiyeline dikkati çeken Gül, "Türkiye'yi sadece kendi 71 milyon nüfusuyla düşünmeyin. Türkiye'nin hinterlandı çok geniş. Orta Doğu, Kafkaslar, Orta Asya, Rusya, bütün buralara Türkiye'den çok rahat uzanabilirsiniz. Bütün bunlarla da çok ayrıcalıklı ekonomik kültürel ve çok tabii ilişkilerimiz var" dedi. Fransız iş adamlarının Orta Asya'ya, Rusya'ya ve Orta Doğu'ya gittiklerinde Türkiye'nin buralardaki potansiyelinin çok rahat farkına varabileceğini kaydeden Gül, enerji alanında da Türkiye'nin öneminin gittikçe artacağını belirtti. Gül, AB'nin doğalgazda Rusya'ya bağımlılığını azaltacak Nabucco projesinde imzaların atıldığını hatırlatarak Irak'tan da buraya Irak doğal gazının da dahil edilebileceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Gül, "Irak'la ekonomik ve siyasi alanda çok güçlü stratejik ilişkilerimiz devam ediyor" diyerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın gelecek hafta öngörülen Irak ziyaretinde bu ülkedeki petrol ve doğal gazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılması konusunda önemli kararlar alınabileceğini belirtti. Gül, Irak'la Türkiye arasındaki mevcut enerji boru hatlarının, istimlake gerek kalmadan paralel boru hatlarıyla güçlendirilmesi üzerinde çalışıldığını anlattı.
 

'Çok daha iyisini yapabiliriz'

Fransa'yla Türkiye arasındaki ekonomik ilişkilerin güçlü olsa da gerçek potansiyelini yansıtmadığını belirten Gül, Türkiye'nin nükleer enerjide Fransa'yla işbirliği niyetini en başından ortaya koyduğunu söyledi. Türkiye ve Fransa'nın uluslararası birçok konuda paralel düşündüğünü ve "iki ülke arasında çıkar çatışması yaşanmadığını" dile getiren Gül, "o zaman bu işbirliğinin çok daha iyisini yapabiliriz" dedi. Gül, kendilerinin sadece teşvik edebileceği Türk ve Fransız iş adamlarından çok daha fazla işbirliği istedi. Fransa Başbakanı François Fillon, konuşmasının ardından tebrik ettiği Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ü uzun süre ayakta alkışladı.

 

Gül, Sarkozy ile birlikte sergi açılışı yaptı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile birlikte ''Türkiye Mevsimi'' etkinlikleri kapsamında, ''Bizans'tan İstanbul'a: İki Kıtanın Limanı'' adlı sergiyi açtı. Serginin organizatörlerinden Nazan Ölçer, iki cumhurbaşkanına, Paris'in en önemli sanat mekanlarından ''Grand Palais''de açılan sergiyi gezdirerek, bilgi verdi.

Fransa'daki temaslarının ardından kaldığı otelde Türk basın mensuplarıyla sohbet toplantısı düzenleyecek olan Cumhurbaşkanı Gül, akşam Paris'ten ayrılacak.
"Türkiye Mevsimi" etkinlikleri çerçevesinde, 9 ay boyunca, Fransa'nın 70 kentinde 400'den fazla kültürel ve ekonomik etkinlikle Türkiye tanıtılacak.

 

Ellysee Sarayı'nda öğle yemeği

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile Elysee Sarayı'nda çalışma öğle yemeğinde bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Gül'ü Elysee Sarayının kapısında Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy karşıladı. Gül, cumhurbaşkanlığı sarayına girişinde tören kıtasını selamladı ve sarayın merdivenlerinden aşağı inen Sarkozy ile samimi bir şekilde tokalaştı. Daha sonra iki lider, basına mensuplarına poz verdi.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ndaki çalışma yemeğine Fransa'dan Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner ve Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakan Pierre Lelouche, Türkiye'den Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış da katıldı.

 

Türkiye-AB müzakereleri konuşuldu

Basına bilgi veren Elysee Sarayı kaynakları görüşmede, ikili ilişkiler, Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında sürdürülen müzakereler ve bölgesel konuların ele alındığını söyledi.
Sarkozy'nin, Fransız şirketlerinin Nabucco projesine katılma isteğini gündeme getirdiğini belirten Elysee Sarayı kaynaklarına göre Cumhurbaşkanı Gül, Fransız şirketlerinin Nabucco projesi ile ilgilenmesinden memnuniyet duyduğunu ancak bu konuda kararı konsorsiyumların vereceğini hatırlattı. Sarkozy'nin, Türkiye ile nükleer enerji alanında işbirliği yapmak istediklerini ve bu konuda iki ülke arasındaki işbirliğinin Orta Asya'ya da taşınabileceğini ifade ettiği bildirildi.

Görüşmede, Türkiye ve AB arasında devam eden müzakerelerin de gündeme geldiği ve iki tarafın da daha önce açıkladıkları görüşlerini tekrarladığı kaydedildi. Bununla birlikte, tarafların AB konusundaki görüş ayrılığının iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesini engellememesi konusunda fikir birliği edildiği belirtildi.

Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin de gündeme geldiği görüşmede Sarkozy'nin, Türk hükümetinin bu konudaki adımlarını memnuniyetle karşıladıklarını ve desteklediklerini söylediği aktarıldı. Görüşmede Orta Doğu barış süreci, Suriye ve İran konularının da ele alındığı ve Sarkozy'nin Türkiye'nin Kafkasya ve Orta Doğu'daki barış ve istikrarın korunmasında oynadığı önemli role değindiği belirtildi.
 

Le Monde'un makalesine yalanlama

Bu arada Elysee Sarayı, Le Monde gazetesinde dün, ''Asgari Karşılama'' başlığıyla yayımlanan ve Cumhurbaşkanı Gül'ün Paris ziyaretinde Fransız yetkililer tarafından çok olumlu bir hava içinde karşılanmadığı yolundaki yorumların yer aldığı makaleye tepki gösterdi. Konuyla ilgili Türk gazetecilerin sorularını yanıtlayan Elysee Sarayı kaynakları Gül'ün, Fransa Cumhurbaşkanı, Fransa Başbakanı, Fransa Senatosu ve Meclisi Başkanları ile görüşmeler yaptığını ve Sarkozy'nin Gül ile birlikte sergi açılışına katıldığını belirterek gazetenin yorumunun gerçeği yansıtmadığını, Gül'ün tam tersine Fransız yetkililer tarafından son derece olumlu ve sıcak bir ortamda karşılandığını belirtti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler