Cumhuriyetin Gen Haritası ile Oynamayın

Türkiye Cumhuriyeti, tarihinin en kritik ve en tehlikeli döneminden geçmektedir. Müthiş bir kavram karmaşası içinde Türkiye’de bir eksen kayması yaşanmaktadır. Anadolu yüzyıllardır farklı din ve kültürlerin bir arada barış ve huzur içinde yaşadığı örnek bir coğrafyadır. Bu güzelim ülkenin belli inanç ve ideolojilerin cadı kazanı haline getirilmemesi ve Cumhuriyetin gen haritası ile oynanmaması gerektiğini düşünüyorum.

Her zamankinden daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu bir dönemdeyiz. Dili, dini, ırkı ne olursa olsun, bu vatan toprağında yaşayan herkes; barışın, sevginin ve kardeşliğin egemen olduğu, yüz binlerce şehidin kanlarıyla sulanmış Osmanlı İmparatorluğu’nun küllerinden doğan Atatürk Cumhuriyeti’nin vatandaşıdır. Bu cumhuriyeti korumak, kollamak ve yaşatmak Türk milletinin asıl görevlerinden biridir. Ancak bu ülkede 25 yıldır terör havası estirilmektedir. Terör örgütünün istismar ettiği bir ‘Kürt meselesi’ gündeme getirilmiştir. Bu sorunu çözmek, taleplere karşılık aramak devletin ve iktidarın görevidir. Bu görevin birinci hedefi terörle ciddi bir mücadeledir. Çünkü terörün milliyeti yoktur. İnsanlık ayıbı ile yaşayan bu terör örgütünün gayri resmi bir kimliği vardır.

Sayın Başbakan’a soruyorum: Bu ülkede ne oldu da Kürt açılımı sevdasına kapıldınız?

Demokratik açılımın bir diğer amacı 25 yıldır yanmakta olan kin ve nefret ateşine odun taşıyan terör kalpazanlarının yolunu açmaktır.

Sayın Başbakan, tek adam psikolojisi ile bu ülkeyi yönettiğiniz bilinmektedir. Bunun yanında 29 Mart seçimlerinin arifesinde Kadıköy’deki Metrobüs açılışında bir yalakanın “Son Osmanlı Padişahı Sayın Recep Tayip Erdoğan” yazısından mı etkilendiniz? Bu sevdanın adına ne koyarsanız koyun...

Tek adam psikolojisi ile ülkeyi yönetme hırsının Türkiyemizi bir korku imparatorluğuna dönüştürmesinden korkuyoruz.