Dünyanın en zenginleri 2008 de yoksullaştı, varlıklı nüfusu 1.5 milyon azaldı

Merrill Lynch Küresel Varlık Yönetimi ve Capgemini tarafından bugün tüm dünyada eş zamanlı olarak yayınlanan 13. Yıllık Dünya Varlık Raporu'na göre, 2008'deki bir yıl süren olağanüstü volatilite döneminin ardından dünyanın Varlıklı Kişiler (HNWI) nüfusu bir yıl öncesine göre yüzde 14,9 azaldı ve Ultra Varlıklı Kişiler (Ultra-HNWI) nüfusu da yüzde 24,6 eksildi. Nüfuslarındaki azalış paralelinde Varlıklı Kişilerin toplam varlıkları da yüzde 19,5 oranında bir erimeyle 32,8 trilyon dolara geriledi.

Yüzde 25'i varlıklarını çekti

Rapor, 2008 yılında Varlıklı Kişilerin yüzde 25'inin varlık hesaplarını çektiklerini veya varlık yönetimi firmalarını tamamen bıraktıklarını ortaya çıkarırken, müşteri memnuniyetini sağlayamayan varlık yönetimi şirketlerinin de 2008 yılında müşterilerinin yüzde 90'ınını kaybetmiş oldukları belirlendi. Dünyada Brezilya ve Çin ilk kez dünya varlık listesinde ilk 10'a girerken, varlıklı kişi nüfusu en fazla azalan ülke ise yüzde 61,3'lük oranla Hong Kong oldu.
 

Türkiye de nasibini aldı, varlıklı sayısı yüzde 30 azaldı

Merrill Lynch tarafından hazırlanan rapora göre küresel mali krizden Türkiye'deki Yüksek Varlıklı Kişiler de payını alırken toplam sayı 2008 yılında yüzde 29.2 oranında azalarak 47.6 bin kişiden 33.7 bin kişiye düştü. Bu net değişimin gerekçesi olarak da, 2008 yılında GSYİH artış hızının azalarak yüzde 1.1'e düşmesi, İMKB piyasa değerinin yüzde 58.7 oranında azalması, konut fiyatlarının yüzde 15-yüzde 40 oranında azalması olumsuz yönde etkilediği kaydedildi.

Rapor dünyada 71 ülkede, 31 varlık yönetimi şirketini ve toplam 160 bin varlıklı müşteriye hizmet veren 1350 yatırım danışmanından alınan sonuçları kapsıyor. Rapor sonuçları dünyadaki toplam GSYH yüzde 98'ini temsil ediyor. Raporda varlıklı kişiler konut ve tüketim kalemleri dışında net aktiflerin değeri en az 1 milyon dolar olan bireyleri, ultra varlıklı kişiler de en az 30 milyon dolar olan bireyler olarak tanımlanıyor.

Kriz 2006 ve 2007 kazanımlarını yok etti

Raporun sonuçlarını İstanbul'da bir basın toplantısıyla açıklayan Merrill Lynch Türkiye Genel Müdürü Kubilay Cinemre "Bu benzeri görülmemiş düşüşler gerek Varlıklı Kişiler nüfusunu ve gerekse de varlıklarını 2005 yılı sonundaki seviyelerinin de altına indirerek, 2006 ve 2007'deki iki yıllık güçlü büyümeyi silip yok etti" dedi. Cinemre, Varlıklı Kişiler nüfusunun varlıklarındaki düşüşü ancak 2011'de telafi edebileceğini ve 2007 seviyelerini yeniden yakalayabileceğini belirtti. Cinemre, yapılan hesaplamaların 2013'te varlıklı kişilerin varlık toplamının 48.5 trilyon dolara ulaşacağını gösterdiğini ve Asya Pasifik bölgesinin de 2012'de varlık toplamında Kuzey Amerika'yı geçeceğini kaydetti.
Merrill Lynch Türkiye Genel Müdürü Kubilay Cinemre, "Geçen yıl yaşanan olaylar müşterilerin yatırım hakkındaki düşüncelerini temelden değiştirdi. Bir çoğu stratejilerini ve portföylerini yeniden incelemek ve beklentilerini de daha yavaş büyüme ortamını dikkate alacak şekilde yeniden oluşturmak durumunda kaldılar," şeklinde konuştu. Cinemre, "Müşterilerinin ne yaşadığını gerçek anlamıyla kavrayan ve yollarına devam edebilmelerine yardımcı olmak için kaynaklara ve araçlara yatırım yapan firmalar, gelecekte başarıya ulaşmak için en büyük fırsatlara sahip olacaklar" dedi.

Ultra varlıklıların varlığı 23.9 trilyon dolara düştü

Merrill Lynch 2008 raporuna göre Ultra Varlıklı Kişiler, finansal varlık açısından tüm Varlıklı Kişiler nüfusundan çok daha kapsamlı kayıplara maruz kalırken, bu kişilerin nüfuslarındaki küçülme paralelinde grubun varlık toplamı da 23,9 trilyon dolara düştü.
Capgemini Küresel Finansal Hizmetler Murahhas Azası Bertrand Lavayssière, yaptığı değerlendirmede "Bu yılın Dünya Varlık Raporu önceki yıllardaki raporlarımızdan farklı olarak belirgin bir kaymayı ortaya koymaktadır" dedi. Lavayssière, "Bir yıl süren kaydadeğer boyuttaki volatilite sonrasında Varlıklı Kişilerin aktivitelerinde ve önceliklerinde bir kayma görüyoruz. Ekonomik belirsizlik dönemlerinden ustaca geçmek konusunda yardımcı olmak ve çok daha ileri tarihlere uzanacak ilişkiler kurmak suretiyle müşterilerin artan kaygılarını anlayan ve etkili olarak cevap veren varlık yönetimi firmaları ve yatırım danışmanlarına bugün fırsatlar açıktır" diye konuştu.

Varlıklı nüfusun yüzde 54'ü sadece üç ülkede

Rapora göre, Küresel Varlıklı Kişiler nüfusunun büyük bölümü halen Kuzey Amerika, Asya ve Avrupa gibi belirli bölgelerde yoğunlaşmış durumda. Listenin en tepesindeki 3 ülke ABD, Japonya ve Almanya, 2008 yılı itibariyle dünyadaki toplam Varlıklı Kişiler nüfusunun yüzde 54'üne sahip, bu rakam, 2007 yılındaki yüzde 53,3'e göre küçük bir artışı ifade ediyor. Çin'in Varlıklı Kişiler nüfusu da İngiltere'yi geçerek dünyanın en büyük dördüncü varlıklı kişiler nüfusu oldu. Hong Kong'un Varlıklı Kişiler nüfusu da yüzde 61,3'lük küçülme oranıyla en büyük yüzde kaybına uğrayarak 37 bin kişiye indi.

Raporda ülkelere göre, azalışlar en yüksek oran yüzde 18,5 ABD olurken 2,5 milyon Varlıklı Kişi nüfusuyla ve toplam küresel Varlıklı Kişiler nüfusunun yüzde 28,7'sine tek başına sahip olarak ABD halen dünyanın en büyük Varlıklı Kişiler ülkesi olma özelliğini koruyor. Avrupa'daki Varlıklı Kişiler nüfusundaki azalışlar ülkeden ülkeye erişirken, Fransa'daki küçülme oranı yüzde 12.6, Almanya'da ise bu oran sadece yüzde 2,7 oldu. Asya-Pasifik bölgesindeki Varlıklı Kişiler nüfusunun yüzde 50'sinden fazlasını barındıran Japonya'daki Varlıklı Kişiler nüfusunda görülen yüzde 9,9'luk orta düzeyde düşüş gerçekleşti.

Varlıklı kişiler nakit ve sabit getiriye yöneldi

Merrill Lynch raporuna göre küresel mali krizin varlıklarda yarattığı düşüşe karşı 2008 yılında Varlıklı Kişilerin dünya genelinde hisse senedi risklerini azalttılar ve varlıkları arasındaki daha güvenli ve basit yatırımların payını artırdılar, sabit getirili yatırımlara, nakit ve likit varlıklara daha fazla gelir ayırdı. Bunun yanısıra küresel Varlıklı Kişiler, portföylerindeki gayrimenkul yatırımlarının ağırlığını 2007 yılına göre yüzde 4 artışla yüzde 18'e çıkardı.

Rapora göre, nakit bazlı yatırımların oranı da, 2006 yılındaki yüzde 7 düzeyinden genelde portföylerin yüzde 21'ine çıkarak önemli ölçüde artarken, tasarruf oranlarının geleneksel olarak yüksek olduğu Japonya, yüzde 30'luk nüfus oranıyla nakit bazlı yatırımlara yönelen en büyük Varlıklı Kişi nüfusuna sahip ülke olarak öne çıktı.

Merrill Lynch Türkiye Genel Müdürü Kubilay Cinemre, "Geçen yıl değer koruma hakimdi değer artışı değil. Güvenli bir liman olmayınca Varlıklı Kişilerin portföylerinde önemli miktarlarda nakit kaldı. Piyasalar toparlandıkça bu kişiler stratejilerini yeniden ayarlayacaklar ve ilerde önlerine çıkacak yeni gelişen fırsatlara yatırım yapacaklar" dedi.

Sanat eserlerine yatırım revaçta

Lüks otomobiller, yatlar, jetler v.b. lüks koleksiyon ürünleri 2008 yılında Varlıklı Kişilerin tutku yatırımlarının en büyük dilimi olmaya devam ederken, bu kategori Varlıklı Kişilerin dünya genelinde toplam varlıklarının yüzde 27'sini oluşturuyor.

2008 yılında Japonya ve Kuzey Amerika'daki Varlıklı Kişiler, diğer bölgelerin yüzde 29'una karşı yüzde 33 oranında payla lüks koleksiyon ürünlerine daha fazla rağbet etti.

2008 yılında Japonya ve Kuzey Amerika'daki Varlıklı Kişiler, diğer bölgelerin yüzde 29'una karşı yüzde 33 oranında payla lüks koleksiyon ürünlerine daha fazla yöneldi.
.2008 yılında Ultra Varlıklı Kişiler için sanat eserleri, toplam tutku yatırımları içindeki yüzde 27'lik payla başlıca tutku yatırımı oldu ve Varlıklı Kişiler için de yüzde 25'lik payla ikinci en büyük tutku yatırımı olarak yine sanat eserleri öne çıktı.

Varlıklı Kişiler krizden önce 2006'da tercihlerinin yüzde 20'sini sanat ürünlerine yöneltirken 2008'de bu yöndeki tercihlerini önemli ölçüde artırarak yüzde 25'ini bu ürünlere ayırdılar.

Lüks kaliteli spa seyahatleri, fitness aletleri kurulumu, ve önleyici tıp prosedürleri gibi aktiviteleri içeren İyi Yaşam kategorisi 2008'de kayda değer artış gösteren tek hayat tarzı harcamaları kategorisi oldu.

Yüzde 67 ile en fazla Japonya'da olmak üzere toplamda Varlıklı Kişilerin yüzde 54'ü sağlık/wellness kategorisindeki harcamalarını artıkdıklarını belirttiler.

Ekonomik belirsizlik, olmak üzere Varlıklı Kişilerin lüks ve özel macera seyahatleri kategorisindeki harcamalarını büyük ölçüde kısmalarına neden oldu. En büyük kısıntı yüzde 55 ile en çok Kuzey Amerika'da görüldü.

Hayat tarzı harcamaları içinde lüks tüketim kalemlerinin payı da düştü. Varlıklı Kişilerin toplamda yüzde 43'ü ve Kuzey Amerika'dakilerin yüzde 60'ı, 2008 yılında lüks tüketim kalemlerinde daha az harcama yaptıklarını belirttiler.

2008'de yılın ilk yarısında Varlıklı Kişilerin varlıklarından filantropi için ayırdıkları paylarda pek bir değişme olmamasına rağmen Varlıklı Kişilerin daha az bağış vermeleri ve inandıkları davalara daha az odaklanmaları sonucu yılın son çeyreğinde yardım bağışlarına ciddi darbe vuruldu.

Yatırım danışmanlarına güven sarsıldı

Merrill Lynch Küresel Varlık Yönetimi ve küresel bir danışmanlık hizmetleri şirketi olan Capgemini tarafından bugün yayınlanan 2009 Varlık Yönetimi Raporu'na göre, küresel bazda yaşanan ekonomik gerileme ve pazar daralmasının, Varlıklı Kişilerin (HNWI) piyasalar, regülatörler, finansal kurumlar ve portföy yönetiminin temel ilkeleri için besledikleri itimatı ve güveni sarstı. Piyasa kayıpları ve zayıflayan güven bir çok Varlıklı Kişiyi, bir risk azaltma yöntemi olarak gördükleri çeşitli kurumlar kanalıyla varlıklarını daha emniyetli yatırımlara kaydırma yoluna gitmeye zorladı.

Capgemini Küresel Finansal Hizmetler Murahhas Azası Bertrand Lavayssière, açıklamasında "Araştırmalarımız, müşteri memnuniyetinin halen en üstteki öncelikli konu olmaya devam ettiğini göstermekle birlikte, muhtemelen bir çok varlık yönetimi firması ve yatırım danışmanı, müşterilerin gitme veya kalma kararında neyin etmen olduğunu halen tam olarak anlayamıyorlar" dedi. Lavayssière, "Ayrıca firmalar, bizzat kendi yatırım danışmanlarının bazı hizmetlerden ve destek alanlarından ne kadar memnun olduğu konusunu da yanlış değerlendiriyor olabilirler. Varlık yönetimi firmaları, basitliği ve şeffaflığı sağlamak için mevcut beceri ve imkanlarını yeniden değerlendirmeli, değer sürecini müşteriler ve müşteri adayları tarafından tanımlandığı şekliyle yönettiklerini göstermeli ve bugünün ortamında müşterileri elde tutmak ve cezbetmek için yeni ürünler ve hizmetler geliştirmelidir" görüşünü ifade etti