Emzirilen bebek daha zeki
Bebek için en doğal ve sağlıklı beslenme biçimi olan anne sütünün faydaları saymakla bitmiyor.
Doğumdan sonra mümkün olan en kısa sürede bebeğin emzirilmeye başlanması şiddetle tavsiye ediliyor. Bebek için en doğal ve sağlıklı beslenme biçimi olan anne sütünün faydaları saymakla bitmiyor. Doğumdan sonra mümkün olan en kısa sürede bebeğin emzirilmeye başlanması şiddetle tavsiye ediliyor.
Uzmanlar bebek dünyaya geldikten sonra mümkün olduğunca çabuk emzirilmeye başlanması gerektiğini söylerler, çünkü emmenin bebeğin fiziksel ve psikolojik gelişimine sayısız faydası vardır. Emzirme Haftası nedeniyle bir açıklama yapan DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü (www.dbe.com.tr) uzmanlarından Klinik Psikolog Açelya Şahin Fırat, emzirmenin psikolojik olarak da çok büyük önem taşıdığına dikkat çekiyor.
Bebeğin psikolojisi üzerindeki rolü
Anne olmaya karar verdiğiniz andan itibaren dünyaya getireceğiniz bebeğinizle ilgili planlar yapmaya ve çeşitli endişeler yaşamaya başlarsınız. En büyük ve anlamlı kaygı, her anlamda yeterli bir anne olup olamayacağınızdır. İlk dönemlerde bebeğinizin beslenmesi ve aranızda kurulacak güvenli ilişki en önemli gündeminizdir. Bu süreçte sütü yeterli olan ve bebeği sağlıklı bir şekilde emen annelerin kendilerini daha iyi hissettiklerini görmekteyiz. Annenin kendini yeterli hissediyor olması, yeni bebeğin getirdiği sorumlulukları daha kolay göğüslemesini sağlamaktadır. Bu durum, bebeğin, ruhsal yapılanmasında en önemli dönem olan ilk altı ay içinde sağlıklı bir psikolojik yapı oluşturmasına yardımcı olmaktadır. Sayısız araştırma, ilk altı ayda annesi tarafından beslenme ve bakım ihtiyaçları karşılanan bebeğin gelecekte psikolojik bozukluk geliştirme olasılığının daha az olduğunu gösteriyor.
Duygusal doyum ve bedensel temas
Emzirmenin bebeğin fiziksel gelişimine katkısı tartışılmaz. Buna ek olarak, emzirme sırasında kurulacak bağın, sağlıklı bir kişilik oluşturmasına ortam hazırladığı unutulmamalıdır. Bebeğin tek açlığı süte değildir; emzirme sırasında yaşanan “duygusal doyum ve bedensel temas” bebeğin en önemli ihtiyaçlarındandır. Doğum sonrası depresyon yaşayan annelerin bebekleri bu bakımdan şanssızdır. Anne bebeği kabullenmekte zorlanır, hatta emzirmeyi reddeden annelere rastlarız. Beklediği çocuğu bulamayan annelerde doğum sonrası depresyon daha sık görülür. Bu durumda çevredeki diğer kişiler bebeğin bakımını üstlenirler. Ancak sadece fizyolojik ihtiyaçlarının karşılanması yeterli değildir.
Annenin kafasına takılan sorulardan biri bebeğini ne sıklıkla emzireceğidir. Bebeğin “güvenli bağlanma” geliştirebilmesi “annem benim ihtiyaçlarımı karşılayabiliyor” inancına bağlıdır. Dolayısıyla ilk dönemlerde bebek her istediğinde meme verilmelidir. Bebeğiniz yenidoğan döneminde 8-10 öğün emmek isteyebilir. Büyüdükçe sıklık azalacaktır.
Emzirmenin fizyolojik ve ruhsal yararlarının yanında zihinsel becerilerin gelişimi açısından da önemi büyüktür. Son araştırmalar ilk altı ayda sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin akademik yaşamda anne sütü almayan bebeklere oranla daha başarılı olduklarını göstermektedir.
Doğumun yapıldığı sağlık kuruluşunun önemi
Bir diğer önemli nokta doğumunuzu gerçekleştireceğiniz sağlık kuruluşunun emzirme konusundaki tutumudur. Size bu konuda destek verecek sağlık personelinin varlığı emzirme sürecine daha kolay adım atmanızı sağlayacaktır. Çünkü özellikle sezaryen doğumlarda sütünüzün gelmesi gecikebilir, bebeğinizin emmeye başlaması zaman alabilir. Tutarlı ve kararlı bir şekilde size emzirmeniz konusunda rehberlik edecek deneyimli kişilere ihtiyaç duyarsınız. Türkiye’de 1991 yılında Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastaneler Programı başlatılmıştır. Doğum yapacağınız hastaneyi seçerken bu program dahilinde olup olmadığını araştırabilirsiniz.
Tüm bu verilerin ışığında, gebelikten itibaren anne adaylarının kendilerini emzirme sürecine hazırlamalarının önemini bir kez daha vurgulamak gerekli olabilir. Çünkü gebelik döneminde hayat birçok anlamda kısıtlanmaktadır. Hem yediklerinize hem bedensel hareketliliğinize dikkat etmek zorunda kalırsınız. Fiziksel olarak inanılmaz bir değişim yaşar ve buna adapte olmakta zorlanırsınız. Dolayısıyla bazıları için doğum bir “kurtuluş”tur. Ancak emzirmeye devam edilecek ise bazı kısıtlamaların devam etmesi gerekir. Yeme alışkanlıklarına özen, işe başladığınızda süt sağma zorunluluğu, meme başında emzirmeye bağlı yaralar vs. sizin kendinizi kısıtlanmaya devam ediyor hissetmenize neden olabilir. O nedenle doğum öncesinde ruhsal olarak kendinizi bunlara hazırlamak, hamile eğitim kurslarına katılmak veya çevrenizde sizden önce doğum yapmış tanıdıklarınızın ve aile büyüklerinizin desteğini almak yararlı olacaktır. Türkiye’de 1991 yılında “Anne Sütünün Teşviki ve Bebek Dostu Hastaneler Programı” başlatılmıştır. Hastanenizin bu programa dahil olup olmadığını araştırın.
Anne sütünün geç geldiği durumlar
- Sezaryen doğum
- Doğumun ikinci evresinin uzaması
- Çökük meme başı
- Diyabetik anne
- İlaçlar
- Obezite
- Annede stres
- Rahimde parça kalması
- Yetersiz emzirme
- Emzik kullanımı
- İlk doğum
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği