FETÖ Raporu ve ayrıntılar-3: Cemaatin sahip çıktığı ‘kripto yaşamlar’
1977 yılından itibaren TSK içerisindeki FETÖ yapılanmasına ışık tutan askeri öğrencilerin beyanlarının toplandığı Jandarma raporunda, okullarla ilişiği kesilerek kamuda görevlendiren isimler de dikkat çekiyor. TSK içerisinde tutunmasını sağlayamadıkları öğrencilerin “elinden tutan” cemaat, “kripto” olarak kamuda önemli konumlara getirdiği bu isimleri besledi. Öğrencilere, “Sizi atsalar bile biz sizin tazminatınızı ödeyeceğiz, sizi kolejlerde okutup üniversiteye sokarız, yurtdışına bile göndeririz, bütün masraflarınızı öderiz” garantisi verdiği tespit edilen cemaat abilerinin, öğrencileri çocuk yaşta kazanmaya başladığı görülüyor. Raporda FETÖ tarafından gizlenen elemanlara yer verilen bölümde ise aşağıdaki ifadeler bulunuyor.
Eski AKP Milletvekili Muhammed Çetin, Kuleli Askeri Lisesi’nde öğrenciyken 1982 yılında cemaat üyesi olduğu için okuldan atıldı. 1983 yılında okulda yürütülen “Nurculuk” soruşturması kapsamında okulun disiplin kuruluna ifade veren Cemil Demir isimli öğrenciye irticai faaliyetlere katılmaktan suç yöneltilirken okul komutanı, “Geçen sene Mecidiyeköy ve Üsküdar’daki evlere Ş.Ş. ve A.Y’yi götürdüğünüz, evde hava harp okulu öğrencilerinin de görüldüğü, geçen sene Nurculuk faaliyetlerine katıldığından okuldan çıkarılan Muhammed Çetin ile birlikte birçok defa Üsküdar’daki evde görüldüğünüz... evlere dikkat çekmemek için birer ikişer kişi gittiğiniz, olay ortaya çıktıktan sonra evlere götürdüğünüz öğrencilere, sorulara ‘hayır’ diye cevap vermelerini, evde gördüklerini söylememelerini ikaz ettiğiniz tespit edilmiştir” diyor. Cemil Demir isimli öğrenci okuldan atılırken okul komutanının bahsettiği Muhammet Çetin, cemaatle yol yürümeyi sürdürerek örgüte üye kazandırmaya devam ediyor. Çetin daha sonra AKP’den milletvekili seçilirken 17-25 Aralık sürecinde Fethullah Gülen’in talimatıyla partisinden istifa ettiği bilgisine yer veriliyor.
‘ATATÜRK’E DECCAL DİYORLARDI’
FETÖ’nün Kimse Yok mu Derneği Başkanı olarak görev yapan Recep Tanış’ın da Maltepe Askeri Lisesi öğrencisiyken okuldan ilişiği kesildiği raporda yer alıyor. Raporda Tanış, askeri lise öğrencisiyken verdiği ifadede, “Nurculuk” propagandası yaptığı, kod adı olarak “Yavuz” ismini kullandığı ve cemaat üyelerinden talimat aldığı suçlamalarına “iftira” yanıtını verse de okuldan atılıyor. Tanış’ın yürüttüğü cemaat faaliyetlerine ilişkin okulun 3 öğrencisinin de ifadesini alan okul disiplin kurulu, öğrenci Ahmet G., Ahmet Ö. ve Mustafa Y.’ye Tanış’ın inkâr ettiği faaliyetleri sorduğu görülüyor.
GÜLEN’İN VAAZLARI
Öğrencilerin tamamı Tanış’ın cemaatle ilişiği olduğunu ve kendilerini de cemaate çektiğini anlatırken Mustafa Y. ifadesinden “Seyfi adındaki kişi beni arabayla alırdı. İkinci buluşmamızda Seyfi’nin yanı sıra Recep Tanış da sivil olarak bulunuyordu. Bir eve gittik. Evde yemek yedik, namaz kıldık, atari oynadık. Evde Seyfi bize dini konularda bilgi veriyordu. Video seyrediyorduk. Videoda Fethullah Hoca’nın vaazlarını dinledik. Bir seferinde kurstan tanıdığım Abdullah Hoca geldi. O ders verdi. Hatta o gün Atatürk hakkında küfürlü konuştu. Bize, ‘her biriniz bu devrin Ömerlerisiniz, Alilerisiniz dinimize sahip çıkacaksınız’ demişti. Atatürk’e ‘deccal’ diyorlardı. ‘Bize güvenin konuşmayın, konuşursanız sizi atarlar. Sizi atsalar bile biz sizin tazminatınızı ödeyeceğiz, sizi kolejlerde okutup üniversiteye sokarız, yurt dışına bile göndeririz, bütün masraflarınızı öderiz’ diyerek bizi cemaat içinde tutuyordu” diyor.
OKULDAN ATILDI, ‘KRİPTO’ OLARAK KONUMLANDIRILDI
Milli Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı’nda ve Başbakanlık Sektörel İzleme ve Değerlerdirme Birimi’nde çalışan Ahmet Erdinç Çavuşoğlu da irticai faaliyetler nedeniyle Kuleli Askeri Lisesi’nde öğrenciyken okuldan atıldı. Işıklar Askeri Lisesi’ne gönderilen 6 fotoğrafın içerisinde yer aldığı ve okuldaki diğer öğrencileri cemaat faaliyetlerine çekmek istediğine yer verilen raporda, Çavuşoğlu’nun kod adının “Mahmut” olduğu da belirtiliyor.
‘ALÇAKÇA İFTİRA’
Ahmet Erdinç Çavuşoğlu’nun öğrenciyken verdiği ifadesinde, “Atatürkçü” olduğunu vurgulayarak disiplin kurulunda bulunan komutanları etkilemeye çalıştığı görülüyor. “Benim ikinci sınıfın yaz tatilinde Işıklar Askeri Lisesi’nde bir öğrenciyle bir astsubayın evine giderek bir ayine katıldığım iddia ediliyor” diyen Çavuşoğlu, “Ben asla böyle bir olaya karışmadım. Bu olay tamamen namuslu ve şerefli, Atatürkçü çizgiden hiç ayrılmamış bir askeri öğrenciye atılan alçakça iftiradır. Ben tarih boyunca iftiraya uğramış ne ilk ne de son kişiyim. Tarihte Alfred Dreyfus bir Fransız yüzbaşısı iken vatana ihanetle itham edilmiş, müebbet hapse mahkûm edilmiş ve 14 yıl hapiste yatmıştır. Ancak 14 yıl sonra Dreyfus’a iftira atan şahıs vicdan azabına daha fazla dayanamayarak intihar etmiştir. Ben kendi duruşumla Dreyfus’unki arasında pek bir fark görmüyorum. O da suçsuzdu ben de” diyerek kendini savunuyor. Okuldan atılan Çavuşoğlu’na FETÖ sahip çıkarak önce Milli Savunma Bakanlığı’nda daha sonra da Başbakanlık Sektörel İzleme ve Değerlerdirme Birimi’nde “kripto” olarak konumlandırdığı görülüyor.
FETÖ’NÜN AVUKATI, BERMAN’IN SEMPOZYUMUNU FİNANSE ETTİ
J andarmanın raporunda, Maltepe askeri okul öğrencisiyken atılan Cüneyt Yüksel’e de yer verildi. Cemaate, öğrenci kazandıran Yüksel, okuldan atıldıktan sonra da cemaat için çalışmayı sürdürdü. Cemaatin desteği ile avukat olan Yüksel, YükselKarkın-Küçük Avukatlık Bürosu’nun ortağı. Halen firari olarak aranan Yüksel, 17-25 Aralık operasyonundan 5 ay sonra İstanbul’da düzenlenen ve ABD’deki kumpas davaya bakan ABD New York Güney Bölge Hâkimi Richard Berman’ın katıldığı sempozyumu FETÖ adına finanse etti. 8-9 Mayıs 2014’te düzenlenen “Adalet ve Hukuk Devleti” konulu sempozyumun otel ve uçak biletlerinin Yüksel-Karkın-Küçük (YKK) Avukatlık Ortaklığı tarafından ödendiğine ilişkin faturalarda, Berman’ın da aralarında bulunduğu katılımcıların kaldığı otele 264 bin 869 TL ödendiği tespit edildi. Sempozyumda konuşan Berman da o dönem FETÖ’nün talimatıyla yasadışı dinleme ve teknik takip kararı alan hâkim, savcı ve polis amirlerinin görevden alınmasına tepki göstermiş ve örgüte destek vermişti. 15 Temmuz’un ardından YKK Avukatlık Bürosu’na baskın düzenlenirken Cüneyt Yüksel ve ortakları o tarihten beri firari olarak Londra’da “Londra’nın kalbinde önde gelen bir Türk hukuk firması, Türk hukuk sisteminde 25 yılı aşkın uzmanlık” sloganıyla hizmet veriyor.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- Colani’nin arabası
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması
- 'Bıyık altından gülüyorsunuz'