Fezleke kaçırma

17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında 4 eski bakan hakkında hazırlanan fezlekeleri 28 Şubat’tan bu yana işleme koymadığı ortaya çıkan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, olayın basına yansımasının ardından dün “zorunlu” açıklama yaparak fezlekelerin TBMM Genel Kurulu’nun ilk birleşiminde milletvekillerinin bilgisine sunulacağını söyledi. Çiçek iki ayrı dosya halinde gelen fezlekelerin 11 klasörden oluştuğunu açıkladı. Fezlekelerin içeriğini öğrendikten sonra Meclis Soruşturması açılması için önerge vermeyi planlayan CHP ise TBMM Başkanlığı’na başvurarak fezlekelerin milletvekillerinin “incelemesine açılmasını” talep etti.

17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrasında görevlerinden istifa etmek zorunda kalan eski bakanlar Muammer Güler, Egemen Bağış, Erdoğan Bayraktar ve Zafer Çağlayan hakkındaki fezlekeler, Meclis’in seçim tatili öncesinde TBMM Başkanlığı’na gelmesine karşın, işleme konulmaması nedeniyle genel kurulda okunamadığı ortaya çıkarken Çiçek de bu bilgileri dün bizzat kendisi doğruladı. Fezlekelerin işleme konulmadığının basına yansımasının ardından dün Çiçek, Anadolu Ajansı’na açıklama yapmak zorunda kaldı. Çiçek, fezlekelerle ilgili baştan beri usulüne uygun bir işlemin sürdürülmediğini savundu.

Çiçek, 4 eski bakanla ilgili savcılıklardan iki ayrı dosyanın 28 Şubat’ta saat 17.00 civarında Meclis Başkanlığı’na geldiğini, dosyalardan birinin eski bakan Bayraktar’a, diğerlerinin ise Bağış, Çağlayan ve Güler’e ait olduğunu bildirdi. Meclis’in daha sonraki birleşiminin 1 Mart’ta olduğunu, dosyalara kendisinin baktığını, evrak gelir gelmez usulen incelemesinin yapıldığını anlatan Çiçek, “Bir eksiklik var mı yok mu, bizim yapabileceğimiz bir iş var mı yok mu diye, bir inceleme yapılıyor. Daha sonra da genel kurulun bilgisine sunuluyor” dedi. Çiçek, bugüne kadar 15 gün, 20 gün sonra, 2 ay, 3 ay sonra sunulanın bulunduğunu belirterek fezlekelerin şimdiye kadar işleme konulmamasını ise şöyle savundu:

“En erken -ki bu kadar da karmaşık dosya değil- 6 gün sonra sunulmuş. Yazının bize gelmesiyle, Meclis’in ilk birleşimi arasında 24 saat bile yok. Gelen dosya, iki ayrı talep 11 klasörden oluşuyor. Böyle sıradan, 10-15 sayfalık evrak da değil. Bunun incelemesi Hukuk İşleri Başkanlığımız yaptı. Çünkü soruşturma halen gizli olduğu için Meclis’in bilgisine sunduğumuz anda aleniyet kesp edecek. Meclis soruşturma önergesi verilse bile soruşturma yine gizli yapılacak ama bu soruşturma evrakını birileri okuyacak, inceleyecek. Buradaki işlemler açısından savcılıktaki kadar burada gizliliği söz konusu olmayabilir. O nedenle biz bu dosyanın usulen incelemesini yaptık, rapora bağladık. İlk birleşimde de okunacaktır. Bugüne kadar yapılan işlemlerden farkı yoktur. Tam tersi Hukuk İşleri Başkanlığı’na yazdığım yazıda, bu evrakı acele olarak inceleyin... Çünkü konunun hassasiyetini biliyoruz, siyasetin de gündeminde olan bir konu bu. Onun öneminin de farkında olarak, acele, ivedi bunu inceleyin, bir komisyon oluşturun, bir an önce bilgiye sunalım diye. Yarım günde de bunların okunması mümkün olmadığı için cumartesiye yetişemedi. Eğer ara verseler, pazar günü kalsaydı zaten bu dosya bilgiye sunulmuş olabilirdi. Biz sadece bilgiye sunacağız. Bu sürecin başlaması açısından ne şarttır ne de gereklidir.”

İtibarını sıfırlattı

CHP ise fezlekelerin milletvekillerinin incelemesine açılması talebiyle TBMM Başkanlığı’na başvurdu. Grup başkanvekillerinin imzasıyla yapılan başvuruda, fezlekelerin 28 Şubat tarihinde Meclis Başkanlığı’na ulaştığı bilgisinin bizzat Çiçek tarafından açıklandığı belirtilerek anayasa ve içtüzükte fezlekelerin genel kurulda okunduktan sonra incelemeye açılmasına yönelik bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle de milletvekillerinin incelemesine açılmasına engel bir durum olmadığına dikkat çekildi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da 6 gündür fezlekeleri işleme koymadığı ve kamuoyundan gizlediği gerekçesiyle TBMM Başkanı Çiçek’i sert bir dille eleştirdi. Çiçek’in milli iradeyi hiçe sayıp görevini kötüye kullanarak fezlekeleri kamuoyundan sakladığını ve işleme koymadığını belirten Altay, “Bu şekilde Meclis başkanı, adı yolsuzluğa karışmış bakanlara, bir nevi suç ortaklığı yapmıştır” dedi. Altay, 16 Haziran 1992’de eski Sağlık Bakanı Halil Şıvgın ve eski Devlet Bakanı Ercüment Konukman hakkındaki Başbakanlık tezkeresinin milletvekillerinin “tetkik ve takdirine açılması”nı içeren tutanağı göstererek benzer şekilde 4 eski bakan hakkındaki fezlekelerin incelenmesine de engel bir durum olmadığını ifade etti. Altay, Çiçek’in fezlekeleri “inceletme” yetkisi olmadığını belirterek “Fezlekelerin üzerinde oynandığıyla ilgili kamu vicdanında ciddi kuşku var. Ancak her şeye rağmen TBMM Başkanı, kendine yakışanı yapmamıştır. Recep Tayyip Erdoğan, oğluna paraları sıfırlatırken Meclis Başkanı’na da itibarını sıfırlatmıştır” dedi.

Altay, AKP’nin MİT yasa önerisini de fezlekelerin seçimlerden önce Meclis’in bilgisine sunulmasını engellemek için çektiğinin anlaşıldığını belirtti. Fezlekelerin genel kurulun bilgisine sunulması için Meclis’in “olağanüstü toplanması” talebi olup olmayacağına ilişkin soru üzerine ise Altay ya TBMM Başkanı tarafından çağrı yapılması ya da 184 milletvekilinin imzasıyla talepte bulunulması gerektiğini, CHP’nin milletvekili sayısı düşünüldüğünde bunun matematiksel olarak mümkün görünmediğini söyledi. Altay, Meclis’in 26 Mart’a kadar ara verdiğini, ancak bu tarihten sonra da seçime birkaç gün kaldığı için kendilerinin girişimde bulunacak olmasına karşın AKP’nin “divan oluşturmama” çabası içine girebileceğine işaret etti. Altay bir başka soru üzerine de fezlekelerin içeriğini gördükten sonra 4 eski bakanla ilgili Meclis soruşturması açılması istemiyle önerge vereceklerini bildirdi.

TBMM’nin seçim nedeniyle çalışmalarına 26 Mart’a kadar ara vermesi sonrasında da “aç-kapa” yapacak olması nedeniyle fezlekeler en erken 30 Mart yerel seçimleri sonrasında yapılacak ilk birleşimde milletvekillerinin bilgisine sunulabilecek. Çiçek’in fezlekeleri 28 Şubat’tan bu yana işleme koymayarak genel kurulun bilgisinden kaçırmasıyla AKP’nin isteği de gerçekleşmiş oldu. CHP, Meclis’in olağanüstü toplanması için 184 milletvekilinin imzası gerektiği için şimdilik bu yola başvurmayacak ancak 26 Mart’ta çoğunluğu sağlamaya çalışacak.