"Güçlü bir siyasi irade görürsek destek vermeyi sürdürürüz"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail ile Suriye arasındaki görüşmelerin iki tarafın güçlü siyasi iradesiyle yeniden başlayabileceğini, Türkiye'nin de bu görüşmeleri destekleyebileceğini söyledi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 29.01.2010 - 19:16

Davutoğlu Londra'daki "Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü" (IISS) adlı düşünce kuruluşunda, "Yeni Dünya Jeopolitiği: Türkiye, BM Güvenlik Konseyi Üyesi olarak Küresel Barışa Nasıl Katkı Sağlıyor" konulu konuşma yaptı.

Ahmet Davutoğlu'nun konuşmasını, Türkiye'nin Londra Büyükelçisi Yiğit Alpogan, Başkonsolosu Bahadır Kaleli, KKTC Londra Temsilcisi Kemal Köprülü'nün de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi dinledi.

Konuşmasında coğrafya ve politika arasındaki ilişkiden ve bunun dünya geneline etkisinden bahseden Davutoğlu, jeopolitiğin tarihini ve çeşitlerini anlattı.
Türkiye'nin "dünyadaki yeni ve mevcut jeopolitik durumdaki" yerinden ve izlediği politikalardan da bahseden Davutoğlu, Türkiye'nin bu çerçevede yeni bir politikası olduğunu, bunun da "komşularla sıfır problem" olduğunu kaydetti.

Davutoğlu, Türkiye'nin bölgesiyle ilgili konularda aktif katılım gösterdiğini ve rol üstlendiğini ifade ederek ve bu konuda örnekler vererek, Türkiye'nin işbirliği içinde olan komşularla ve güvenlik ve istikrarla küresel barışa katkı sağlamak istediğini ifade etti. Türkiye'nin bu vizyonla BM Güvenlik Konseyi üyesi olduğunu belirten Davutoğlu, jeopolitik ortamın yeni zorluklarının üstesinden gelmek, bölgesel ve küresel barışı sağlamak için elinden geleni yapmayı sürdüreceğini vurguladı.


"Eleştirmek, ilişkilerin sonu anlamına gelmez"

Sunumunun ardından katılımcıların sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, Türkiye'nin İsrail'le ilişkileri ve İsrail-Suriye ilişkileriyle ilgili sorular üzerine, Türkiye'nin İsrail'le bazı anlaşmazlıkları bulunduğunu, mevcut İsrail hükümetiyle farklı görüşlere sahip olunduğunu, ancak bunun, Türkiye-İsrail ilişkilerinin "temel yapısı olduğu anlamına gelmediğini" kaydetti.

Davutoğlu, 2008 yılında İsrail hükümetinin Türkiye'ye güvenerek ve Türkiye'nin öncülüğünde Suriye ile dolaylı görüşmeler gerçekleştirdiğini anımsatarak, "Bizim İsrail'e yönelttiğimiz eleştiri antisemitizmle (Yahudi karşıtlığı) ilgili değil. Biz İsrail'in politikalarını Gazze savaşı nedeniyle eleştiriyoruz" dedi.

Türkiye'nin tarihinde Yahudi karşıtlığıyla ilgili tek bir örnek olmadığını belirten Davutoğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye yüzyıllar boyunca bütün Yahudiler için güvenli bir bölge olmuştur ve böyle olmaya da devam edecektir. İsrail hükümetinin bir politikasını eleştirmek, Türkiye-İsrail ilişkilerinin sonu anlamına gelmez. İlişkilerimiz devam ediyor ama eleştirilerimiz de devam edecek. Neden bir ülkeyi eleştiriyoruz? Bizim için, Gazze'deki bir çocuğun güvenliği, Tel Aviv'deki bir çocuğun güvenliği kadar önemli ve değerlidir. Etrafımızın güvenli olmasını istiyoruz. Ekonomik dayanışma ve sorunların çözümü için siyasi diyalog olmasını istiyoruz."

Bu nedenle Türkiye'nin İsrail ile Suriye arasındaki dolaylı görüşmeleri başlattığını ifade eden Davutoğlu, ancak tam direkt görüşmelere geçilecekken, İsrail'in Gazze'ye saldırdığını kaydetti.

Türkiye'nin güçlü devlet geleneği olduğunu vurgulayan Davutoğlu, Türkiye'nin verdiği sözlere bağlı kaldığını, başkalarının da verdiği sözlerde durmasını beklediğini ifade etti. Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğer İsrail ile Suriye arasında barış olsaydı, bugün bölgedeki atmosfer çok farklı olurdu. Ama olmadı. Bundan kim sorumlu? Yeniden başlatmak mümkün mü? Evet, neden olmasın. Eğer her iki taraf, her iki ülke anlaşırsa yeniden başlamaya karar verirse, Türkiye buna hazır. Suriye tarafı bırakılan yerden devam etmek istediğini ifade etti. İsrail tarafının farklı görüşleri var, bazı koalisyon üyeleri karşı, bazıları da destekliyor. Eğer hem İsrail hem de Suriye'de güçlü bir siyasi irade görürsek, destek vermeyi sürdüreceğiz. Biz barış yönündeki her adımı, her girişimi destekleyeceğiz."


Ermenistan ile ilişkiler

Türkiye-Ermenistan ilişkileri ve Ermenistan Anayasa Mahkemesinin aldığı gerekçeli kararla ilgili soru üzerine de Davutoğlu, Türkiye'nin Kafkaslardaki tüm ülkelerle yüksek düzeyli siyasi diyalog ve Kafkaslarda güvenlik ortamı olmasını istediğini belirtti. Bu vizyonla Türkiye'nin Ermenistan'la protokolleri imzaladığını söyleyen Davutoğlu, protokollerin imzalanmasından 10 gün sonra onaylanması için Meclis'e gönderildiğini vurguladı.

Davutoğlu bizzat kendisinin de parlamentoya giderek bu protokolleri savunduğunu ve savunmasını Ermenistan'la, Yunanistan'la olduğu gibi mükemmel ilişkilere sahip olunması isteği temelinde yaptığını kaydetti. Ayrıca dünyanın neresinde olursa olsunlar Türkler ve Ermeniler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesini istediklerini söyleyen Davutoğlu, "Tarihi mi yaşayacağız, yoksa önümüzdeki geleceği mi yaşayacağız? Soykırımı reddediyoruz. Çünkü Türkler ve Ermeniler aynı köylerde, şehirlerde bin yıldan fazla birlikte, yan yana yaşadı ve 19. yüzyılın sonuna kadar Türkler ve Ermeniler arasında Anadolu'nun köylerinde, şehirlerinde sivil bir gerginlik örneği göremezsiniz" diye konuştu.

"Protokollerle Ermenistan'la ilişkileri normalleştirmek istiyoruz" diyen Davutoğlu, Türkiye'nin Kafkaslarda kapsamlı barış istediğini vurguladı.

Bakan, Ermenistan Anayasa Mahkemesinin aldığı kararın ise kabul edilemeyeceğini belirtti ve "Türkiye ile Ermenistan arasında, Türkler ve Ermeniler arasında ve bütün ülkeler ile Kafkas toplumları arasında belirsizlik barındırmayan, açık bir normalizasyon istiyoruz" dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler