Gürsel Tekin, gazetecilerle iftarda buluştu

İstanbul'da görev yapan CHP muhabirleriyle Etiler'deki bir restoranda iftar yemeğinde bir araya gelen Tekin, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İstanbul'un bazı ilçelerinde sosyal hayatın belli bir saate bittiğini savunan Tekin, "Sultanbeyli, Ümraniye ve Pendik'te oturan vatandaşlar neden Kadıköy'e gelsin. Buraları da cazibe mekanı haline getirmek lazım" dedi.

Tekin, Gezi Parkı olaylarının etkisinin ülkenin her yerine yansıdığını belirterek, "Gezi'yle beraber Başbakan'ın dediklerini hiç kimse dikkate almadı. Hepimiz Anadolu çocuğuyuz. Yüz kişinin bir kadına saldırması olayı doğru değil. Türkiye'de 3 kişi yalnız birine saldırmaz. Bu olayın delillerini ortaya koyamadılar" diye konuştu.

Hükümetin izlediği iç ve dış politikayı eleştiren Tekin, AKP'nin çözüm sürecinde bir yol haritası olmadığını iddia etti.

Tekin, her gün özgürlüklere müdahalede bulunulduğunu öne sürerek, "Üniversitelere polis bakacak, meydanlarda açıklamalara izin verilmiyor. İktidardan bize bir kağıt çıkarmasını rica ediyorum. Ona bakıp yaşamımızı sürdürelim" dedi.

CHP'nin yerel seçimlerde aday sorunu bulunmadığını, zamanı geldiğinde adaylarını açıklayacaklarını kaydeden Tekin, kendisinin aday adayı olmayacağını söyledi. Tekin, "Partim görevlendirirse bir şey diyemem. Sırrı Süreyya Önder, Mustafa Sarıgül de aday olsun, seçimlere renk gelsin. Yeter ki rantçılar gitsin" şeklinde konuştu.

Tekin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, toplumda, bizim-sizin şeklinde ayrışma yaptığını ileri sürerek, şunları kaydetti:

"Bizim televizyon-sizin televizyon, bizim iş adamı-sizin iş adamı ayrımları var. Bir başbakan ayrışmaya neden olabilir mi? 'Polis destan yazdı' diyor. AKP iktidarı döneminde kaç polis intihar etti, buna bir baksın. Vergisini aldığı vatandaşı öldürerek destan yazılmaz. Polislerin özlük haklarıyla alakalı 2 yıl önce verdiğimiz yasa teklifi yok sayıldı. Polis, hukuk kuralları çerçevesinde görevini yapsın."

Tekin, Türkiye'de gayri resmi devalüasyon yaşandığını, medya dahil kimsenin bunu dile getiremediğini, Türkiye'nin dünyada benzini en pahalı kullanan ülke olduğunu söyledi.

Parti olarak spor dahil her alanda şiddete karşı olduklarını kaydeden Tekin, aldığı kombine biletle kendisine verilen taahhütnamenin 5. maddesini gazetecilere okuyarak, kartı sadece satın alan kişinin kullanabileceğini söyledi. Bunun bir engelleme olduğunu savunan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kredi kartını başkalarının kullanabilmesi mümkünken, kombine kartları aile fertleri gibi yakınlar neden kullanamıyor. Böyle bir şey kabul edilemez. Bunun adı yasakçı bir anlayış değil mi? Altını da kılıflarla donatmışlar. Türkiye'de bütün şiddete hayır. Hayatımızın hangi alanında şiddet varsa, bunun karşısında dimdik hepimiz duralım. Kulüp yöneticileri ve taraftar karşı karşıya gelecek. 'Meta kullanmayacağım' ne demek? Siyah-beyaz mendil sallayamayacağım. Bu taahhütnameye göre savcı hakkımda soruşturma başlatabilecek."

"Sizin garantiniz biz olacağız"

Tekin, Gezi Parkı'nda yapılan çalışmalara da değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Başbakan, park ve bahçeler müdürü mü? Gezi Parkı'nda ne işi olur bir başbakanın. Merkel'e bir sorsunlar Avrupa'da başbakan bir parka karışıyor mu? Yüz binlik planın başındaki Hüseyin Kaplan neden görevi bıraktı? Topbaş'a soruyorum; yüz binlik planda 3. köprü, 3. havaalanı var mı? Ulaştırma Bakanlığı 3. köprünün planını değiştirdi. 'Kuş yuvası var' dediler. Birinci plana göre ihale yaptınız. Planı iptal ettiğinize göre ihaleyi de iptal etmeniz gerekir. Bunun hesabını soracağız. 'Ormanlık alanlara zarar vermeyeceğiz' dediler, yüz binlerce ağaç kesildi. 3. köprünün tüm alanını sit alanı ilan edelim."

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili olarak, "Önümüzdeki dönemden itibaren bu protestoların farklı amaçlarla ve farklı şekillerde gündeme gelebileceği yönünde istihbaratımız var" şeklindeki sözlerini değerlendiren Tekin, "Gelin, şeffaf ve hesap verebilir siyasetin önünü açalım. Sizin garantiniz biz olacağız. Ama 'yok' derseniz, elbette hak aramalar devam edecek" diye konuştu.