"İnsanlık suçu işleniyor"
Balyoz sanığı askerler Cumhuriyet Gazetesi'ne gönderdikleri mektupta sahte verilerle suçlandıklarını yineledi.
Balyoz davası kapsamında 2.5 yıldır yargılanan ve aralarında Hava Orgeneral Bilgin Balanlı, Koramiral Tayfun Cora ve Koramiral A. Can Erenoğlu’nun da bulunduğu 57 asker, tamamen iftira ürünü olan dijital verilere dayanarak yargılandıklarını belirterek “Bu şekilde yargılanmamız bir insanlık suçudur ve telafisi mümkün olmayan bir insan hakları ihlalidir” dedi.
Sözde delillerin tümünün iftira olduğunu bilimsel olarak kanıtladıklarını ifade eden askerler, “Biz artık davanın taraflarından biri olma durumundan çıkarıldık. Balyoz davasının tarafları artık mahkeme ile bilimdir. Yani bilim mahkeme ile davalıdır. Tarihte de çokça yaşandığı gibi bu davanın kazananı mahkeme olmaz” ifadesini kullandı.
Balyoz davası kapsamında 2.5 yıldır 250’si tutuklu toplam 364 asker yargılanıyor. Gazetemize davadaki “hukuksuzlukları” içeren bir mektup gönderen 57 asker, organize bir suç örgütü tarafından hayali senaryolara dayalı olarak hazırlanan dijital verilerin sahte olduğunu 1500’den fazla kez ispat ettiklerini belirtti.
Askerler mektupta “İddia makamının getirdiği bütün tanıklar mahkeme tarafından dinlendi ve onlar da böyle bir darbe girişiminden haberdar olmadıklarını söyledi. Bizim yasal tanık çağırma taleplerimiz ise mahkemece reddedildi” dedi.
Sözde delillerin tümünün iftira olduğunun bilimsel olarak kanıtlanmasına karşın tüm taleplerin ısrarla reddedildiğinin kaydedildiği mektupta “Biz artık davanın taraflarından biri olma durumundan çıkarıldık. Balyoz davasının tarafları artık mahkeme ile bilimdir. Yani bilim mahkeme ile davalıdır. Tarihte de çokça yaşandığı gibi bu davanın kazananı mahkeme olmaz” ifadesi kullanıldı.
Savcı Berk’ten ‘itiraf’
Savcı Mehmet Berk’in “Şike davası hayatımızı allak bullak etti. Ben Balyoz davasında da çalıştım. Şike davasını açtığımız zaman bunun da Balyoz gibi 3-4 ay konuşulup biteceğini sandık. Ama yanılmışız bunun böyle bir noktaya gelebileceğini tahmin edemedik” sözlerini “itiraf” olarak değerlendiren askerler şöyle devam ettiler:
“Bu ifade ile Bayloz davası kamuoyunun gözünden kaçırılmaya çalışılmaktadır. Davanın açılması, yürütülmesi ve son olarak da üçüncü yargı paketi çalışmaları sırasında görünür ve görünmez sahibinin sesi olan güçlerin yazılı ve görsel medyada bizler aleyhine gösterdikleri büyük çabalar hapimizin malumudur. ”
Askerlerden sorular
Mektupta son olarak, askerler tarafından cevaplanması istenilen sorular özetle şöyle sıralandı:
* Sizin isminiz, bilginiz ve iradeniz dışında sizinle hiç ilgisi olmayan bir yerde bulunan bir harddisk ya CD’nin içindeki imzasız bir dijital veride geçtiği için haksız ve hukuksuz olarak, tutuklansanız ve aylarca tutuklu olarak yargılansanız ne hissedersiniz? Kendinizi nasıl savunursunuz?
* Neden, sanıklar lehine olan deliller cumhuriyet savcılığınca 16 ay savunmadan gizlenerek adli emanette saklanmış ve iddianameye tam tersi anlamlar içerecek ifadeler yazılmıştır? Neden avukatların bu konuda HSYK’ye yaptıkları suç duyuruları sonuçlandırılmamaktadır?
* Neden, mahkemece iftira ürünü dijital verilerin hukuka uygunluk denetimi yaptırılmamış ve bu konudaki savunma talepleri sürekli reddedilmiştir?
* Neden, dünyanın çok değişik, saygın adli bilişim kurumlarından ve uzmanlarından alınan bilirkişi raporları, TÜBİTAK raporlarından farklıdır?
4 Neden, dava dosyasında yer alan ve sanıklar lehine olarak dijital verilerin sahte olduklarını bilimsel olarak kanıtlayan bilirkişi raporları mahkeme tarafından dikkate alınmamıştır?
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği