'Kampanya iyi niyetli bir girişim değil'

Hacettepe Üniversitesi Senatosu yaptığı açıklamada, senatonun ''I. Dünya Savaşı'nın olağanüstü koşullarında, Ermeni tehciri sırasında yaşanan dramatik olayları tarihsel bağlamından soyutlayarak tek yanlı sunan ve Ermeni halkından özür dileme kampanyası başlatanların bu girişimini üzüntüyle karşıladığı'' ifade edildi. Kampanyanın, ''Ermeni diasporasının terminolojisiyle kalemi alındığı, durumun aydın sorumluluğuyla bağdaşmadığı ve Türk halkını suçluluk duygusu içine iterek özür dileme zorunda bırakmayı'' amaçladığı ifade edilen açıklamada, ''Bu kampanyayı iyi niyetli bir girişim olarak kabullenmek mümkün değildir'' denildi.

Kampanyanın amacının çok iyi anlaşılması gerektiğinin belirtildiği açıklamada şunlar kaydedildi: ''Eğer, bu özür kampanyasının amacı, Ermeni kardeşlerimizin acısını paylaşarak ortak vicdanı rahatlatmak ise tehcir uygulamasına yol açan Rusya ve kimi Batı ülkelerinden destekli Ermeni komitacıların katlettiği yüz binlerce masum Müslüman Türk insanı ile son 35 yıl içinde Ermeni terör örgütlerince hunharca katledilen diplomatlarımız ve kamu görevlilerinin yakınlarının da duygu ve acılarına ortak olmak gerekir kanısındayız. 'Vicdani özür' temelinde böyle bir etik kaygı varsa anlamlıdır. Aksi takdirde, bu haksız, yanlı ve kışkırtıcı tutum, toplumu gereksiz bir gerginliğin içine iterek vicdanları daha fazla kanatacaktır. Geçmişte yaşanan ve tarihe mal olan olayların belirli bir sebep-sonuç ilişkisi içinde ve tarih metodolojisi ile değerlendirilmesi gerekmektedir. Hacettepe Üniversitesi Senatosu olarak, son dönemde iki ülke arasında başlatılan diyalog sürecini olumsuz etkileyecek bu talihsiz girişimin, ülke içinde ayrışma ve kamplaşmaya yol açmasından endişe duymaktayız. Yüzlerce yıl ortak bir tarih ve benzer kültürel değerleri paylaşan halklar arasında dostluğu, kardeşliği ve barışı kalıcı kılmaya yönelik karşılıklı iyi niyetli çabaların toplumsal sağduyu ve ortak vicdanın bir gereği olduğunu kamuoyuna saygı ile duyururuz.''