Kılıçdaroğlu: Bu rakamı köşeye bir yere yazın

Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'in Tarsus İlçesi Cumhuriyet Alanı'nda yaklaşık 5 bin kişiye hitap etti. Yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı mitingde alanı gören yüksek binaların çatılarına özel harekat polisleri ve keskin nişancılar konuşlandırıldı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları:

Her Tarsuslu kardeşim şunu düşünsün; 13 yılda Tarsus'e na yaptılar? Tarsus'e çivi bile çakmadılar, fabrikalarını kapattılar.

Yetki verin 4 yıl içinde yoksulluğu tarihe gemeceğiz.

Bu rakamı köşeye bir yere yazın. 720 liranın altında geliri olan bir aile kalmayacak. İnsanca ve hakça bir düzeni kuracağız.

Ramazan ve Kurban bayramlarında emekliye 2 maaş ikramiye vereceğiz.
Temmuz ayında o Kaç-Ak Saray'a bağlanan bütün hortumları keseceğiz.

Benim derdim, esnaf kazansın, çiftçi kazansın, emekli kazansın, hortumcular kaybetsin.... Hedefim o zaten.

KONUŞMASINA EZANIN OKUNMASI NEDENİYLE ARA VERDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'ezan bittikten sonra konuşmama devam edeceğim' diyerek konuşmasına ara verdi.

13 yılının sonunda Tarsus'ta sadece cezaevi var. Türkiye'de fabrika yaptığı için değil, cezaevi yaptığı için sevinen bir iktidar var.

Şunu unutmayın; Davutoğlu Erdoğan için, Kılıçdaroğlu halk için çalışır. Hangi partiden olursa olsun bütün kardeşlerime sesleniyorum ben sizden birisiyim

Size söz, sabahın 6'sında oğluma telefon edip 'oğlum paraları sıfırladın mı' demeyeceğim. Benim öyle bir param yok. Benim bakanlarım kimsenin önüne yatmayacak.

Benim çocuğumun karnını doyması önemli değil,

'CHP'ye neden oy verelim' diye soranlara şunu söyleyin; Suriye'ye Mısır'a Libya'ya Irak'a bak kardeşim.  Bütün dünyayla ilişkilerimizi bozdular. Sözüm söz, Ortadoğu'ya da barışı getireceğim.

KALKINMADAN HERKES NASİBİNİ ALACAK

AKP'nin 13 yıldır iktidarda olduğunu ancak bugüne kadar 'Biz işsizliği çözeceğiz' demediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Onlar sanıyorlar ki herkesin çocuğu kendi çocukları gibi KPSS'ye girmeden doğrudan devlet memuru oluyorlar. Onların çocukları hiçbir sınava girmeden jet hızıyla devlet memuru oluyorlar" dedi. Bu düzeni yıkıp halktan yana bir düzen kuracağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"13 yıldır doymadılar. 1100 odalı saray yaptık yine doymadılar. 1 uçak değil 2 uçak aldık yine doymadılar. 1 Mercedes değil 10 Mercedes aldık yine doymadılar. Dönüp vatandaşın haline bakıyorlar mı? Haziran geliyor. Gerçeği siz de biliyorsunuz ben de biliyorum. Bu ülkeyi şaha kaldırmak, bölgesinin en güçlüsü haline getirmek mümkün. Bunun için sadece ve sadece dürüst olmak gerekiyor, namuslu olmak gerekiyor. Ödediğin her kuruş verginin, her verginin hesabını millete vermek gerekiyor. Ben bunu yapacağım. Size sözüm söz. Refahı tabana yayacağım, kalkınmadan büyümeden herkes nasibini alacak."

MERCEDES'E 'ÇEREZ PARASI' DİYEN İŞÇİYE ZULÜM DİYOR

Miting sırasında ezan okunması üzerine Kılıçdaroğlu konuşmasına bir süre ara verdi. Ezanın ardından konuşmasına devam eden Kılıçdaroğlu, CHP iktidarın asgari ücreti 1500 TL yapacaklarını ifade ederek, "'Asgari ücreti net 1500 lira yapacağım, vergi almayacağım' dedim. Ankara'daki beylerden birisi 'Asgari ücret 1500 lira olursa bu işçiye zulümdür' diyor. Lafa bakın. Mercedes'e 'Çerez parası' diyen kişi 'İşçiye zulümdür' diyor. Sen ayda 14 bin lira para alırken zulüm değil de işçiye 1500 lira verince mi zulüm oluyor."

SİZDEN BİRİYİM

Bu sözleri üzerine mitinge katılanlar yuhalamaya başlayınca "Yuha gerek yok arkadaşlar, sandığa gideceğiz, haramilerin iktidarına hep beraber son vereceğiz" diyen Kemal Kılıçdaroğlu, CHP iktidarın mazotun çiftçiye 1,5 liradan verileceği sözünü yeniledi. 7 Haziran'da sandığa gideceklerden geçen seçimlerde Ak Parti'ye oy veren bir seçmeni CHP'ye oy vermesi için ikna etmelerini isteyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Sizden sadece ve sadece söz isteyeceğim. 7 Haziran'da sandığa gidecek miyiz? Ama sadece sizin sandığa gidip oy atmanız yetmiyor. Yanınıza geçen seçimlerde şu veya bu gerekçeyle CHP'ye oy vermemiş bir vatandaşımızı 'Gel kardeşim sandığa gidelim, Kılıçdaroğlu sadece 4 yıl için yetki istediğini, 4 yılda Türkiye'yi şaha kaldıracağını söylüyor. Bu kez 4 yıllık yetki için altı okun altına mührümüzü basalım' deyin ve ikna edin. Hiçbir Tarsuslu kardeşim unutmasın, hangi partiden olursa olsun unutmasın. Davutoğlu Erdoğan için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için, sizin için çalışır. Hangi partiden olursa olsun bütün kardeşlerime sesleniyorum ben sizden birisiyim. Siz nasıl yaşıyorsanız ben de öyle yaşıyorum. Siz, hangi koşullarda büyüdüyseniz ben de aynı koşullarda büyüdüm. 7 çocuklu bir aileden geliyorum. Rahmetli annem okuma yazma bilmezdi, ablam da. 7 çocuktan üniversiteye giden, okuyan, çalışan, devlette önemli makamlara gelen kişi sadece benim. 27,5 yılımı harcadım, emekli oldum. Çalışma alanım da şu. Vergi nasıl toplanır, bütçe nasıl yapılır, vatandaşın ödediği vergiler nerelere harcanır benim uzmanlık alanım budur.

O nedenle diyorlar ya 'Kılıçdaroğlu parayı nereden bulacak?' Parayı bulacağım, bu ülkeyi adam gibi yöneteceğim. Ankara'daki beylere de bir sözüm var. İktidar olduğum gün vallahi sizin için de kurs açacağım. Devlet nasıl yönetilir, kul hakkı nasıl yenmez, her kuruşun hesabı nasıl verilir bunu size öğreteceğim. 'Parayı nereden bulacak' diyorlar? Sözüm söz, ben sabahın 6'sında oğluma telefon edip 'Oğlum paraları sıfırladın mı?' demeyeceğim. Böyle bir para yok çünkü. Benim bakanlarımın çocuklarının yatak odaların boy boy para kasaları olmayacak, benim bakanlarım birilerinin önüne yatmayacak."

ÜLKENİN 30 YILINI DÜŞÜNMEKTEN ACİZLER

Geçenlerde açıkladığı 'Yüzyılın projesi'ne de değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Bakın yüzyılın projesini açıkladım. Mersin, İskenderun, Trabzon, Samsun Limanları dünyanın merkezi olacak. Anadolu dünyanın merkezi olacak. Projemiz bitip olgunlaştığında bir yılda yaratacağı katma değer 147 milyar dolar olacak. Bütün büyük ülkeler merkez Türkiye'de, mega kentte yer almak için yarışacak. 160 milyar dolarlık yatırım yapılacak. 2 milyon 200 bin kişiye istihdam yaratacağız. Türkiye, bölgenin en büyük ülkesi olacak. Dünyanın saygın ülkelerinden birisi olacak. Biz bugün Türkiye'nin emeklisini, çiftçisini, engellisini, taşeron işçisini nasıl düşünüyorsak Türkiye'nin 30 yılını da, 100 yılını da düşünüyoruz. Çünkü biz insanımızı, bayrağımız, milletimizi seviyoruz. '30 yıl sonrası ne olacak?' diyorlar. 30 yıl sonrasını düşünmeyen, 50 yılını, 100 yılını düşünmeyen dünyada hiçbir devlet yoktur. Ama Ankara'daki beyler ceplerini düşündükleri için ülkenin 30 yılını düşünmekten acizler."