Kılıçdaroğlu: Bütün muhtarlar salı günü beni dikkatle dinlesin
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'den muhtarlara çağrıda bulunarak, "Salı günü grup toplantısını Türkiye'deki muhtarlara ayıracağım. Size pek çok şey söylendi. Ben hiçkimsenin duymadığı, hiçbir siyasi liderin dile getirmediği muhtarlarla ilgili düşüncelerimi salı günü bütün Türkiye'ye ilan edeceğim. Bütün muhtarlar salı günü beni dikkatle dinlesinler" dedi.
Mersin'in Silifke ilçesi Gökbelen Yaylası kırsalında gerçekleştirilen Yörük Çalıştayı'nın ilk programını basına kapalı olarak gerçekleştiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ardından giydiği Yörük kıyafetiyle kurulan platforma çıkıp kalabalığa seslendi.
Konuşmasında AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştiren Kılıçdaroğlu, "Şimdi adamın birisi kalkmış, asker elbiseleri giyiyor, 'Başkomutanım' diye ortalıkta geziyor. Sen neler yaptın da başkomutan oldun? Bugün başkomutan olarak ortalıkta gezen zat, devletin kozmik odasını, sırlarını bir terör örgütüne açtırmışsa, vermişse, bizim kitabımızda o kişiye 'vatan haini' denir. Devletin sırlarını terör örgütüne teslim edeceksin, 'Beni kandırdılar' diyeceksin, itiraf edeceksin, sonra da asker elbisesi diktirip, ortalıkta komutan gibi gezeceksin. Bu millet, namuslu insanlar, dürüst insanlar, vatanseverler bunu yemez" dedi.
AFRİN'E GİDENLER, BU MİLLETİN ASKERLERİ
Afrin'e giden askerlerin bu milletin askerleri olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Sen kalkacaksın hem çocuklarını askere göndermeyeceksin, korkacaksın Afrin'den, afra tafra yapacaksın. Yemezler. 'ÖSO kahramandır, Kuvayi Milliyeci'dir' diyeceksin. ÖSO'yu Kuvayi Milliyecilik ile bir araya getirmek, Kuvayi Milliye'yi tanımamaktır. Mücadele eden Yörükler, vatanı korumak için para mı, maaş mı aldılar? İnsanda biraz utanma, ar, edep olur. Kuvayi Milliyeciler bir lokmayla, hırkayla, kadını, erkeğiyle mücadele etti. 5 kuruş beklentileri olmadı. Parayla asker tutuyorsun, lejyoner. Kuvayi Milliye'den bahsedeceksen, oğlunu askere göndereceksin önce, kaçırmayacaksın. Kendine asker elbisesi diktireceksin, sabah Rusya'nın, öğlen Amerika'nın yanında olacaksın. Mustafa Kemal'in böyle bir dış politikası mı vardı?"
25 Haziran'da güzel bir Türkiye'ye uyanabileceklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Demokrasisi gelişmiş bir ülkede yaşamak zorundayız. Haziran'da bir düğün, bayram havası içerisinde sandığa gidelim. Bize düşen görev, Mustafa Kemal'in vasiyetini yerine getirmek. Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak. Türkiye'yi tek adama teslim etmeyin. Tek adama teslim edilen bir Osmanlı İmparatorluğu, bir talimatla bütün gemiler geldi ve başkent işgal edildi. Atatürk hiçbir zaman tek adam olmadı, ömür boyu başkomutanlık yetkisi istemedi. 15 yılda yurt dışındaki bir avuç tefeciye ödenen para, 150 milyar dolar. Çiftçiye, emekçiye vermediler, onlara verdiler. Sık sık 'Ey Kılıçdaroğlu' diyorsun. 'Ey Kılıçdaroğlu, 150 milyar dolar yalandır' de. Diyemiyor. Yakayı tefeciye kaptırmışsınız demektir. Hükümetin yakası tefeciye kaptırılmış durumda. Ülkeyi tefecilerden kurtarmak bizim görevimiz."
"BÜTÜN MUHTARLAR SALI GÜNÜ BENİ DİKKATLE DİNLESİNLER"
Kılıçdaroğlu, konuşmasında şunları da kaydetti:
Salı günü grup toplantısını Türkiye'deki muhtarlara ayıracağım. Size pek çok şey söylendi. Ben hiçkimsenin duymadığı, hiçbir siyasi liderin dile getirmediği muhtarlarla ilgili düşüncelerimi salı günü bütün Türkiye'ye ilan edeceğim. Bütün muhtarlar salı günü beni dikkatle dinlesinler. Bakalım el mi yaman, bey mi yaman?
Benim kökenimde de benim inancımda da yörük kültürü ve gelenekleri vardır. Yörük kültüründe ‘kocakadın’ ne demek gayet iyi bilirim. Bu çadırlarda hayat var, yeni doğan çocuklar var. Bu çadırlarda acılar da var zaman zaman. Bu çadırlar Dadaloğlu’nun Köroğlu’nun mekanlarıdır. Bu çadılar kuvayi milliyenin çadırlarıdır. Bu çadırlar kadim Anadolu kültürünün eseridir.
Bu çadırlar güzel Türkçe’mizi asırlar boyu yaşatan çadırlardır. Osmanlı’nın zulmüne karşı bu çadırlarda ne mücadeleler verildi. Bu çadırlarda bayrağımız dalgalanır. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak uğrunda ölen varsa vatandır. Bu çadırlarda hak hukuk ve adalet var. Adaleti ben bu çadırlarda öğrendim. Ben adalet için 450 kilometre yürüdüm. Adaleti ben insanlardan öğrendim. Adaleti ben sevgili Peygamberimizden öğrendim. Adalet bizim vazgeçilmezimizdir.
Biz adalet için uğraşırken, acaba gerçekten de 2018'in Türkiye'sinde ne oluyor? Şu soruyu Yörük Türkmen kardeşlerimizin sorması lazım: 15 yıldır Türkiye'yi nereye götürdüler? Neden bu ülke bu hale geldi?
İzmir Büyükşehir Belediye başkanımız kooperatif kurdu. Geldiler incelediler. Belediye başkanımız kooperatifi kurduracak. Gelecekler çiftçi de kazanacak hepimiz kazanacak. Bu işin üzüleni kim? Eti dışarıdan getirenler.
16 yılda yurt dışındaki bir avuç tefeciye ödenen para 150 milyar dolar. Yalansa çık de, bana sık sık ey Kılıçdaroğlu diyorsun ya çık söyle, yalan de. Faiz ne dönem vardı?
Diyorlar ki Türkiye 80 milyon, kim doyuracak? Hollanda mı besleyecek, İsrail mi besleyecek, Fransa mı besleyecek? Biz diyoruz ki, Türkiye'deki çiftçiler beslesin.
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!