Mehmet Başaran'a Armağan...
Köy Enstitülü, eğitimci, yazar, ozan Mehmet Başaran, Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği’nin 2010 Yılı Mustafa Necati Öğretmenlik Onur Ödülü’nü aldı. Dernek ayrıca Başaran’a, armağan bir kitap da hazırladı.
Mustafa Necati’nin Kurtuluş Savaşı’nda örgütçü olarak Ege’de, Kuvayı Milliye’de çalıştığını, BMM’de İzmir milletvekili olarak ilk iki dönemde görev yaptığını; Adalet Bakanı, Milli Eğitim Bakanı olduğunu anımsamamız yeterli sanırım. Latin harflerinin benimsenmesinde öncü olan, “Eğitim demek, öğretmen demektir” diyerek öğretmenliği yücelten ve 1 Ocak 1929’da Maarif Mektepleri’ni açacağı gün yaşamını ansızın yitiren ve ölümüne Atatürk’ün ağladığı milli eğitim bakanlarımızdandır. Mehmet Başaran’a bu ödülün verilmesi, bunun için büyük anlam taşıyor.
Başaran’ın şiirlerini 1970’li yılların başında okuyorduk. Onunla yüz yüze gelişimiz, 07.05.1993’te Edirne’de Damla dergisinin düzenlediği “40. Sanat Yılı” etkinliğinde gerçekleşmişti. Halk eğitim merkezinde Sami Karaören, Celal Ülgen, Süreyya Eryaşar’la birlikte Başaran’ın sanatını tüm yönleriyle anlatmıştık. Bugüne değin onunla görüşmelerimiz sürüyor. Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği adına, Prof. Dr. Kemal Kocabaş’ın hazırladığı “Mehmet Başaran/Armağan Kitap”ta, arkadaşları, ailesi, Köy Enstitülüler, sanatçı ve aydın dostları, yeni kuşaktan dostları, öğrencileri vb. Başaran’ı anlatıyorlar. Ayrıca Başaran’ın şiirlerinden, yazılarından seçmelerin ve fotoğrafların yer aldığı yapıtın özenle hazırlandığını belirtmeliyiz.
Mehmet Başaran için ne yapılsa az gelir. Yapıttaki yazılardan anlaşıldığı gibi Başaran dilimizi, Türkçemizi, kuyumcu titizliğiyle kullanırken arkadaşlarının yanlışlarını hemen düzeltmesiyle ünlenmiştir. Siz telefonda, ayrımında olmadan “tercih” sözcüğünü mü kullandınız. Hemen “yeğlemek” sözcüğünü anımsatır size. Bilir ki bilgelerin dediği gibi bir ulusu yok etmek isteyenler o ulusun dilinden işe başlamaktadırlar. İlk öykülerinin yer aldığı “Aç Harmanı”nda, Trakya köylüsünün yaşamını, Çanakkale’de, Galiçya’da, Kanal’da savaşanları, tutsak düşüp köyüne dönenleri ne güzel anlatır. Köy Enstitülerinin “bir özgürleşme eylemi” olduğunu ilk anlayan yazarlarımızdandır Başaran. Bu uğurda, “acının ve sevginin yurttaşı” olarak, eli öpülesi aydınımız, övüncümüzdür. “Toprak kokusunu duya duya büyüyen” çocuklardan biridir. Ona göre, “Yaşamın kendisi aşk çünkü; sevdiğimiz zaman tüm güzellikler bizde sürüp gidiyor”. Hasan Âli Yücel’le, İsmail Hakkı Tonguç’la bütünleşerek “Toprağı göverteceğiz, ocak tüttüreceğiz” diyerek yaşamın nöbetini tutan, Trakya rüzgârını estiren, damarlarında Ist-ranca rüzgârları dolaşan, aydınlanmacı bir eğitimci olan Mehmet Başaran yurdumuzun onurudur, onunla ne değin övünsek azdır.
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği