Özok, Adli Tıp'a dikkat çekti

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Özdemir Özok, Ankara Barosunca, Ankara Barosu Eğitim Merkezi'nde düzenlenen 2. Sağlık Hukuku Kurultayı'na katıldı.Özkök gündeme iliştin soruları yanıtladı.

Özok, bir gazetecinin ''Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Almanya'daki Deniz Feneri Davası dosyasının örneğini istemesi, yeni bir kapatma davası hazırlığı olarak yorumlandı. Ne düşünüyorsunuz?'' şeklindeki sorusu üzerine, Başsavcılığın görevlerinin Anayasa ve yasalarda düzenlendiğini ifade etti.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın konuyu kendi görevi içinde görmesi durumunda, buna söylenecek bir şey olmadığını kaydeden Özok, ''Her soruşturmada, her hazırlıkta usule uyulması, objektif davranılması, güçlü delillere dayanılması gerektiğini söylüyoruz. Kuşkusuz, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı da bunlara dikkat edecektir. Bir şey söylememiz mümkün değil. Kendi takdiri'' dedi.

Adli tıp kurumu

Özok, Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez hakkındaki davanın kamuoyunda çok tartışıldığına işaret edilmesi üzerine, konunun, kamuoyunu rahatsız ettiğini belirtti. Adli Tıp Kurumunun, Üzmez'in tahliyesini sağlayan raporunun teknik bir konu olduğunu ifade eden Özok, şimdiden, önyargılı olmanın, taraf tutmanın yanlış olacağını dile getirdi.

Özok, şöyle devam etti: ''Yalnız, Adli Tıp Kurumu ile ilgili sadece bugün için değil, 4-5 yıl geriye giden genel bir rahatsızlık süreci var. Orada birtakım kadrolar değişti, atamalar yapıldı. 5 seneden bu yana, yani AKP iktidara geldikten sonra yapılan tasarruflarda, atamalarda çok ciddi şikayetler oldu. Sanırım bu rahatsızlıkların, müdahalelerin bir uzantısı olarak, kamuoyu duyarlılık gösteriyor.''

Üzmez davasının, kamuoyunda kurumun yeniden masaya yatırılmasına neden olduğunu belirten Özok, yargı içinde önemli bir yeri bulunan kurumu ''ayaküstü, hemen'' eleştirmeden yana olmadıklarını bildirdi.

Özok, ''O bakımdan, tahliye kararını veren yargıç arkadaşlar için söylüyorum, önüne bir rapor gelince, yapacak bir şeyi yok. O nedenle, görmeden, sağlıklı bilgiye sahip olmadan eleştirmek istemiyoruz'' diye konuştu.

Özdemir Özok, ''Yargı kararlarının bu kadar tartışılır hale gelmesi, yargıyı nasıl etkiler?'' şeklindeki soru üzerine, yargı kararlarının kimilerini memnun etmesinin, kimilerini etmemesinin doğal olduğunu söyledi.

Asıl sorunun, yargının, bağımsızca, hukuk içinde karar verip vermediği konusunda düğümlendiğini ifade eden Özok, yargıyı yıpratmanın, kimseye yarar sağlamayacağını vurguladı.

Özok, ''Maalesef, bugünkü siyasal iktidar değil, her siyasal iktidar muhalefette bizim söylemlerimizi aynen tekrarlıyor. İktidara gelince bunları unutuyor. Çünkü hiçbir siyasal iktidar güçlü, bağımsız ve güvenceli bir yargı, yargıç istemiyor. İşin temelindeki sorun bu'' dedi.

Sağlık kurultayı

Özok, Ankara Barosunun düzenlediği Sağlık Kurultayı'nın açılışında yaptığı konuşmada da, tıp ve hukukun birbirine yakın iki bilim dalı olduğunu ifade ederek, ''Tıp biliminin gösterdiği pek çok konu, hukuka yol göstermiştir'' dedi.

Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Coşar da insani bir hak olan sağlık hakkının korunması ve geliştirilmesinin, devletin temel görevleri arasında yer aldığını belirterek, ''Onun için, sağlık hizmetinin, özgürlükler gibi iyi örgütlenmesi, iyi düzenlenmesi ve adaletli biçimde dağıtımının, yasalarla güvence altına alınması gerekir'' diye konuştu.

Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Abdülkadir Atalık ise sağlık ve hukukun yakın ilişkisi bulunduğuna dikkati çekerek, bu ilişkiye yönelik dikkatin, gittikçe arttığını ifade etti.
Bakanlığının, sağlık hakkı konusundaki görevlerin yerine getirilmesi için yoğun çaba sarf ettiğini kaydeden Atalık, bu çerçevede sağlıkta dönüşüm programı, sağlık kuruluşlarının tek çatı altında toplanması, Genel Sağlık Sigortası, kronik ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele, anne-çocuk sağlığı hizmetlerinin artırılması gibi çalışmalara ağırlık verdiklerini anlattı.
Açılış konuşmalarının ardından Ankara Barosu Başkanı Coşar, Özok ve Atalık'a birer teşekkür plaketi verdi.