Satrançta yeni hamle

Satrancın kazandırdıkları saymakla bitmez. Planlı hareket etmek, süratli ve doğru düşünebilmek, olayları doğru yorumlamak, kurallara uymak, kazanan rakibi dostça kutlamak...Satranç Federasyonu Başkanı Ali Nihat Yazıcı, aşık olduğu satrancı bizimle paylaştı.

- Satranca olan merakınız nereden geliyor?

- Ali Nihat Yazıcı: Satranç oynamayı 7 yaşında babamdan öğrendim. Öğrendiğim o anda satranca aşık oldum. O zamandan bu yana satrancın içindeyim. 19 yaşında oyunculuğu bırakıp, hakemlik ve eğitimlik yapmaya başladım. Şimdi de satranca başkan olarak hizmet ediyorum.

- Türkiye’deki en gözde spor dallarından biri de satranç. Başkanlığı geldiğiniz bu son dönemle birlikte, satrançta gelinen nokta nedir?

- A.N.Y: Bir federasyonun başarılı olup olmadığını anlamak 2 unsura bağlıdır. İlki o spor dalının ülke genelinde yurttaşlara yaptırılıp, onların sağlıklı bireyler olmasına katkı sağlamak. İkincisi ise tahmin edersiniz ki uluslararası arenada başarı elde etmek. Bunun yanı sıra elit sporcular ve şampiyon satrançcılar yetiştirmek de görevimiz. Bu noktada Satranç Federasyonu bu iki unsuru çok iyi şekilde yerine getiriyor. Örneğin başarı anlamında son olarak Hataylı Denizcan Temizkan Avrupa Şampiyonu oldu. Ayda bir yapılan uluslararası yarışmalarda, en az 3 - 4 madalya alıyoruz. Dünya Şampiyonumuz Kübra Öztürk’ün başarılarını zaten anlatmaya gerek yok.

- Göreve geldiğiniz 2000 yılından bu yana sporcu sayınız ne kadar arttı?

- A.N.Y: O yıllarda sporcumuz yok denecek kadar azdı, yani bin civarındaydı. Şu an ise 118 bin lisanslı satrançcımız var. 35 bin antrenör, 3 bine yakın da hakemimiz mevcut. Satranç ailesi fertlerinin artmasından da son derece memnunum.

- Satrancın okullarda seçmeli ders haline getirilmesi, katılımı ve başarıyı etkilemiştir.

- A.N.Y: Kesinlikle öyle. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan aldığımız rakamlara göre yaklaşık 1 milyon 700 bin öğrencimiz, satrancı seçmeli ders olarak seçiyor.

- Masa, sandalye ve satranç malzemeleri bu oyunu oynamak için yeterli. Tesis açısından sıkıntınız olmasa gerek.

- A.N.Y: Tesis sorusunu yanıtlarken çok güzel bir noktaya değineceğiz aslında. Bir örnekle anlatayım; çocuk okulda satranç eğitimi alıyor ardından da kulüp çatısı altında çalışmalarını devam ettirmek istiyor. Çocuğunu kulübe kayıt ettirmek isteyen aile, bir bakıyor eğitim aldırabileceği kulüp yok. Bunun tek nedeni ise önceki dönemlerde satranca spor olarak bakılmaması tabii. 86 yaşındaki devletimiz dağa, taşa, bayıra her yere spor tesisi yapmış ama tesislerin hiçbirine satranç oynanacak merkez koymamış. Böyle olunca, 2004 yılında belediye ve valiliklerimizin destekleriyle 30’a yakın ilimizde satranç merkezi açtık. Bu merkezlere masa, sandalye, saat ve satranç malzemeleri gönderdik. Büyük paralar harcadık. Federasyon kaynaklarının büyük bir kısmı tesisleşmeye gidiyor. Diyarbakır’dan Kars’a, Hatay’dan İzmir’e kadar ülkemizin çeşitli yerlerine tesislerimizi yaptırdık.