Selfie neslinin dramı: Aşırı paylaşımcılık
Tatilde güzel bir an mı yakaladınız? Selfie ile paylaşın. Lezzetli bir yemek mi pişirdiniz? Paylaşın. Yeni pasaport mu aldınız? Paylaşın. Paylaşın. Paylaşın. Ama dikkat! Aşırı paylaşımcı olabilirsiniz.
Aşırı paylaşımcılık, bilgisayarlar ile büyüyen, sosyal medya ile içli dışlı olan ve teknolojiyle beraber yaşayan genç nesil için tipik bir davranış biçimi sayılabilir. Hayatlarının her detayını paylaştıkları için, bu nesil pek çok ülkede “Selfie nesli” olarak ün kazanmış durumda.
Aşırı paylaşınca ne oluyor?
Kayıpların büyük bir kısmı isteyerek ya da istek dışı olarak online hesapların şifresi de olabilecek olan doğum tarihi, telefon numarası, açık adres ya da köpeklerinin adı gibi hassas verileri paylaşan kullanıcılardan kaynaklanıyor. Bu tip veriler, siber suçlular tarafından kimlik avı saldırısı için ya da kimlik hırsızlığı ile sosyal medya hesaplarının gasp edilmesi için kullanılabilir.
İşte bazı paylaşma(ma) önerileri
Aşırı paylaşım rutinlerinizi sınırlandırmanıza yardımcı olacak bazı ipuçlarına ne dersiniz:
Sosyal medyadaki gizlilik ayarlarınızı gözden geçirin. Paylaşımlarınızı sadece ilgili kişilerin gördüğünden emin olun. Eğer emin değilseniz, yakın arkadaşlarınız, uzak arkadaşlarınız, iş arkadaşlarınız ve aile üyeleriniz için ayrı gruplar oluşturun. Mümkün olduğu kadar seçici olun.
Lokasyonunuzu tüm dünya ile paylaşmayın. Sosyal ağlar sıklıkla kullanıcıların lokasyonlarını belirtir. Ama siz gerçekten herkesin nerede olduğunuzu ya da tatile gittiğinizi ve yaklaşık 2 hafta boyunca evde kimsenin olmayacağını bilmelerini istiyor musunuz? Kendi iyiliğiniz için bu özelliği kapatın ve geçmiş lokasyon bilgilerinizi silin.
Geçmişte katılmış olduğunuz gruplara tekrar bir göz atın. Bazıları eski ayarlarınızı kullanıyor olabilir. Eğer hala herkese açıklarsa, ne paylaştığınıza dikkat edin, paylaşım içeriğiniz herkes tarafından okunabilir ya da paylaşılabilir. Diğer bir seçenek ise gruptan ayrılmak ya da grup yöneticisinden ayarları değiştirmesini istemektir.
Herhangi bir yorum paylaşmadan ya da fotoğraf/video yüklemeden önce, yüksek seviyede kendi oto-sansürünüzü uygulayın. Paylaşımınızı büyük annenize ya da sokaktaki herhangi birine gösterdiğinizi hayal edin. Bu durum sizi rahatsız ediyor mu? Eğer ediyorsa, paylaşımınızı kendinize saklamanız daha iyi olacaktır.
Paylaştığınız fotoğraf ve videolar için polis gibi davranın. Paylaşımlarınızda bulunan bütün detayları inceleyin ve hassas verilerinizin ortaya çıkmadığından emin olun. Buna en iyi örnek, yeni aldığınız arabanızın fotoğrafını paylaşırken plaka bilgilerinizin gözükmesi, fazla ev anahtarınızı sakladığınız yerin ortaya çıkması ya da yeni pasaport numaranızın gözükmesidir. Bu bilgiler yanlış ellere geçtiğinde size zarar verebilecek bilgilerdir.
Kredi kartı detayları, parolalar, telefon numaraları ya da kimlik numarası gibi hassas bilgileri asla mesaj uygulamaları ya da e-posta ile göndermeyin. Eğer mecburen bu tip verileri göndermek zorundaysanız, bu bilgileri halka açık online alanlarda göstermeyin ve paylaşmayın.
Verilerinizi güvende tutmak için güçlü parolalar yaratın ve sıklıkla değiştirin. Parolalar, verileriniz ve kötü niyetli aktörler ile onların yapışkan elleri arasında duran en önemli engellerden biridir. Eğer parolaları hatırlamak sizin için zor ise, güvenilir bir şifre yönetim uygulaması kullanın.
İstanbullu Samsung Gear VR deneyimini yaşadı
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!